İçeceklerimiz alıp koltuklarımıza yerleşmiştik baştan üçüncü koltuktaydık ve burası perdeyi en iyi gören yerlerden biriydi. jungkook benim sol tarafimda kalırken sağ tarafimda'da beyaz tenli olan çocuk vardı adını unuttuğum için beyaz tenli çocuk diyorum.
Filim başladığına dair bir yazı çıktı perdede ve filim başlamıştı. Bu filimi izledikten sonra belki bir kaç gün uyumakta zorluk çekebilirim. uyamaya bilirdim bunu sadece sevdigim adamla filim izlemek için göze aldım size korkunç gelemeye bilir ama ben bu tür seylerden oldum olası korkardım.
Yani en kötü ne olabilirdi ki sadece izleyip gideceğiz
########
Evet korkudan meyve suyunu jungkookun pantolonuna dökmedigimi sayarsak güzel geçmişti zaten tüm filim boyunca parmaklarımla gözümü kapatarak parmaklarımın arasından seyretmiştim filimi. Jungkook lavboda pantolonunu temizlemek için gitmişti yeonjun denen çocuğunda sevgilisi aramıştı adı soobin'di sanırım.
Geriye ben ve şu yoongi denen çocuk kalmıştı tabi o telefonuna bakarken bende etrafa bakıyordum saat geç olmaya başlamıştı filim oldukça uzun sürmüştu bilene ve benim fazlasıyla uykum vardı uyumamak için etraftaki insanlara sayıyordum koyun saymak gibi orada bir anda zombi fırlamasay'dı bir şey olamz'dı. "sende jungkooka aşksın "
"ne h-hayır yok yani ne alka tatbi ki yok öyle bir şey" bu ani sorusuna karşılık epeyce bir şaşırmıştım nerden çıktık ki bu.
ama çocuğa söylediğim şeyle kedi mi kandırıyorsun der gibi bakışını atarken bende niye böyle sacam konuştuğumu anlamaya çalışıyordum gercekten o kadar belimi oluyordu jungkooku sevdiğim. " kendini bu kadar beli etmeseydin zaten bu dediklerinden sonra tamamen emin oldum"
Gerçekten bu çocuk ne saçmalıyordu zaten ima etmeye çalıştığı şeyi jungkooka aşk olduğumu bunu dedi diye pat diye evet aşığım diyemezdim ki.
" büyük bir hata yapıyorsun zamanın varken vazgeç-"
"yoongi eğer o sikik ceneni kapatmasan ben kapatmasını bilirim!"
arkdan gelen jungkookun sinirli sesiyle o tarafa doğru döndüm gercekten şu an neler oluyrodu hiç'mi hiç anlamıyordum " ben gidiyorum eğer aynı şeyleri bu çocuğa da yaparsan... " yoongi denen çocuk ayağa kalkip çıkışa doğru yürümeye başladı. bende hayal ne olup bittiğini anlamaya çalışıyordum. bana ne yapacaktı ki gercekten kafam karma karışıktı.
"sen onu boş ver yine sacma sapan konuşmaya başladı neyse hadi gidelim çok geç oldu" kafami slayıp ayağa kalktım zaten bu konuyu düşünüp beynimi yoracak kadar enerjim yoktu bunu yarına bırakacaktım.. jungkookla beraber çıkışa doğru yöneldik gercekten çok fazla uykum vardı genelde geç saatlere kadar duran birsi olmadığım için alışık değildim bir anda esneme istegi geldigi için ağzımı elimle kapatıp esnedim "uykun'mu geldi?"
"biraz" birazdan kastım buracıkta uyua bilecektim. Arbaya geldigimizde aynı yerime oturtup emniyet kemerimi taktım "taehyung senin sınıf şuben ne?" birden bu soruyu sorunca aflamıştım gerçekten sanırım hayat sevincimi geri getire biridi "11/D" kafasını sallayıp arba sürmeye devema etti. kafamı cama yaslayıp dışarıyı seyrettim en büyük yıldızına baktım ve içimden şunu geçirdim ' jungkook' la umarım her zaman mutlu zamanımız olur lütfen yıldız tek mutluluğum'da elimden alma' gözlerim ağrımaya başlayınca gözlerimi dinlendirmek için gözlerimi kapatım. Sadece bu güzel günü düşündüm sinema da her korktuğumda jungkookun beni konturol edişi çok tatlı bir hareketi
₺#₺₺₺₺#₺₺₺₺
Yavrularım yeni bölüm beğendiniz mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deceived
Teen FictionKaranlığından kurtulmak için ışığına sığındı taehyung, lakin ışığında yok olmak istemedi.