"bak çok yakıştı sana. Ama Sana dah güzel yakışacak şeylerde var ama bugün ilk günümüz olduğu için bu kadar yeter" kalbimdeki acı göğüsümdeki acıya kat be kat artırırken bu sözleri benim acımı körüklüyordu.
Sanki bu hayatın bana uyguladığı bir cezaymış gibiydi her mutu olduğunda mutlugumu söndürecek bir lutuftu sanki ama bu hayatın bana sunduğu acılara katlanamıyorum mutluluk ne kadara uzun sürerse üzüntüde mutlulugun kat be kat daha fazla oluyordu.
"jungkook yapama l-lütfen ben... ben bunu kabulenmek istemiyorum ben mutlu olmak istiyorum"jungkook elini saçlarıma daldırarak yavaşça koşmaya başladı "merka etme güzelim burda mutlu olacaksın ve ya olamayacaksın ama bana göre olmaman daha zevk verici olur"
Bu benim sevdiğim, aşık olduğum jungkooka hicmi hiç benzemiyordu neden böyle yapıyordu?
'ah senin bu hüzün dolu bakışların iştahımı kabartıyor'
Karanlığın içinden bana yaklaşan yaratığı görmemle kafamı yavaşça yaratıktan çekerek yere egdim benim bu acınası halimi gördükçe mutlu olan yaratığı görmek istemedim onun yine haklı oluota benim haksız olduğum bu sahneyi yine girmesini istemedim ama istmemekle olmuyordu
"böyle yapma güzelim burdaki gördüğün her aleti özenle seçtim hepsini senin için aldım ve bunlar üstünde kulnmam için daha fazla göz yaşı dök" çenemi sertçe tutarak kafamı kaldırmıştı jungkookun arkasında bana bakan ve bu acı dolu gözlerimle daha çok iştahı kabaran yaratığın bakışlarının ardından beni bu karanlıktan kurtaracak olan umudum olan sevdiğim adamın bana küçümseyerek bakışları arasında giderek yoruluyordum .
"bu güzel deniz andıran gözlerin. İçindeki acı dolu bakışları görüyorum ve senin güzel kare gülüşünün ardında yatan acı dolu çocuğuda görüyorum güzelim hayat acımasızdır bunu bende en acı şekilde öğrendim güzelim-"
" d-dur lütfen" göğsümdeki acı artıyordu gözlerimin içine bakan jungkook bir elini saçlarımdan çekerek sol yanağıma bir tokat atı sonra bir tane daha ve bir tane daha yaratığın kahkası kulağıma dolarken bir yandanda sevdiğim adamın ellerine dokunmaya kıyamadığım elleriyle bana hiç açımdan vuryorudu o her atığı tokat için kalbimden eser kalmıyordu "bir daha ben konuşurken lafımı kesmeyeceksin!"
Boğazımda dizilen hıçkırıklarmı birer birer çıkıyordu ağzımda hisetigim metelimsi tatla berber "bak şimdiden uyarıyorum konuşurken lafımı kesersen daha fazlasını yaparım bundan asla hoşlanmam gebertirim seni!" her bir kelimeyi şöyleyişinde daha da göz yaşım dökülüyordu.
'ah bu manzarayı izlemek keyfimi artırdıkca artırıyor sanırım bundan sonra sevdiğin adam seni öldürecek bana ihtiyacın kalmadı sonunda özgür olacağım'
Ağzımdaki kan her hıçkırdıgımda ağzımdan taşıyordu.Jungkook tekrar çenemi tutarak bu sefer dudağımın üstünde ki kanı diliyle yalayarak ağzından güzelmiş gibi bir kaç mırıltı çıkarı verdi "kanının tadı harika güzelim bunu kendine saklaman bencillik" ne zaman kapandığını bilmediğim gözlerimi açarak jungkookun kömür rengi olan gözlerine baktım gözlerindeki Şevkat yoktu, gözlerindeki sevgi kaybolmuştu. Sanki sevdiğim adam yerine bir başkası gelmişti.
" sana kuraları öğretmem gerekiyor en azından bilipte yapınca daha iyi oluyor ben konuşurken lafımı kesmesin, sana istediğim her şeyi yaparım eğer karşı çıkarsan seni geberene kadar döverim, istediğim zaman istediğim saat sana her istediğimi yaparım ve sakın ağlayışını içinde tutma güzelim anladınmı o güzel sesin yırtılncaya kadar agla"
Uyukm geliyordu bu sözler ne kadar acı olsada yorlumşutum bu kadar üzüntü ikinci kez tadıyorudum ve ikisinde bir birnden beterdi boğazımda kan Tatı vardı ve bu her an kusma isteğimi gerçekleştiriyordu. Yorgunluk dahada çöktüğünde gözlerimi açık tutamıyordum ve jungkookun sesini duymaz hale gelsmitim keşke bu uyku sonsuz bir uyku olsa bu kabustan beni kurtarsa keşke dedim içimden keşke var olmasaydım bu hayat acımasızdı hemde çok fazla acımasız.
_________________💜___________________
Bugünde taehyung için yakıyoruz 😔🚬
Umarim yeni bölümü beğenmişsinizdir sonraki bölümde görüşmek üzere
not :hayat kısa more dinleyin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deceived
Teen FictionKaranlığından kurtulmak için ışığına sığındı taehyung, lakin ışığında yok olmak istemedi.