Selam!
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar dilerim ♡
🦋; Kelebeklerimizi bırakalım
Olay sabahı, yazarın anlatımıyla.
Kulağında tek bir şarkı, aklında tek hedefi vardı, sabahın altısında kimseye görünmeden parmak uçlarında geziyordu konağın içinde.
Yüzündeki gülümsemesi solmayan genç Elfesya kapalı ortamlarda daraldığını hissediyordu, bu kapalı ortam on üç odası, üç büyük salonu, ve saymaya üşendiği teraslar olsa bile çabuk daralırdı o.
Ağıla geldi hızlıca, oğlu onu bekliyordu, yanına yaklşatı elini yelelelerinin üstünde gezintiye çıkardı "Fırtına, çıkalım mı yine? Amedin tozunu toprağını kaldıralım mı?" dedi atının yelelerini okşarken.
Fırtına sessiz şekilde kişneyip sahibine onay vermiş, kendini biraz daha Elfesyanın avucuna ittirmişti. Elfesya için bu bir izindi, ki Elfesya izinleri normalde umursamazdı.
Atını hızlıca hazırlayıp çıktı ağılın dışına, yeni yeni aydınlanan hava ile gülümsemesi daha çok büyüdü. Mavinin farklı tonu olan bu havayı seviyordu.
Atının ipini tutup konaktan biraz uzaklaştığı an atını durdurup önce yelelerini okşadı sonra yüzüne bir buse kondurup "Özür dilerim Fırtına." diye geçirdi içinden, atının üstüne binip önce yavaş, sonra ise hızlı şekilde haraket etmeye başladılar.
Elfesyanın ağzından
Özgür bir kadındım ben, babam abilerinden ayırmamış onlara ne öğrettiyse bana da aynısını öğretmişti. Onlara silah nasıl tutulur derken kucağında beni tutarmış hep.
Aşiret toplantılarına giderken benide kucağında götürürmüş, o zamanlarda bile değer verirmiş bana. Abilerimin aksine bana olan farklı bir zaafı vardır babamın.
Beni babam nazlı kızıyım diye sever hep, aynı zamanda ise asi kızıydım ben onun.
Düşüncelerim arasında her zaman geldiğim tepeyi görünce gülümseyip Fırtınanın üstünden atladım. Fırtınanın boynundaki ipi rahat şekilde kendine dolayıp onunda serbest kalmasını sağladım.
"Özgürsün Fırtına." dedikten sonra Fırtınayı kendi haline bırakıp uçuruma yaklaştım, kollarımı havaya kaldırıp gözlerimi kapattım, derince nefes çektim içime. Bugün bir başkaydı sanki.
Bugün daralıyordum. Bugün herzamanakinden farklıydı. Nedenini bilemediğim şekilde göğüs kafesim kasılıyordu.
Sanki içimde bir kelebek vardı, tam göğsümün ortasında, ama o kelebeğin son saniyeleriydi, can çekişiyordu her kanat çırpışında ise benim kalbim kasılıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MALİHÜLYA
Подростковая литератураAmedin topraklarından gelen iki genç, ikisi de hırçın ikisi de öfkeli. Bir berdel uğruna birbirine mahkûm edilir ve onlara bir kader çizilirse ne olur? İki genç bu durumu kabullenir mi? Haydi gelin, Amedin topraklarına gidelim ve onlarla bu masalı...