Amedin topraklarından gelen iki genç, ikisi de hırçın ikisi de öfkeli. Bir berdel uğruna birbirine mahkûm edilir ve onlara bir kader çizilirse ne olur? İki genç bu durumu kabullenir mi?
Haydi gelin, Amedin topraklarına gidelim ve onlarla bu masalı...
(Okuduğumuz her şey hayal ürünüdür! Hiç bir yöreyi ya da kültürü kötülemek gibi bir amaç içermemektedir! Her bakımdan sahtedir!)
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!
🦋; Kelebeklerimizi bırakalım.
Malihülya & Mariposa
İyi okumalar.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Zaman öylesine hızlı akıp gitmişti kendimi Boranın dizleri üstünde uykuya teslim etmiş kendimi belki de günler sonra ilk defa az da olsa huzurlu şekilde uyumuştum.
Yattığım yerde sıcaktan terlerken zorlukla yutkunup gözlerimi biraz araladım, yine ve yine aynı hastane odasındaydım. Yeni aydınlanmaya başlayan havanın odaya yansıttığı ışıkla gözlerimi odada gezdirdim.
Gözlerim boşlukta gezinip dursa da asıl hedefim olan Boranı görememek kaşlarımı çatmama neden olurken boğazımı temizleyip yatağın içinde oturur hale geldim.
Başımı sağ tarafa çevirdiğimde mide bulantım bir kez daha kendini belli etse de umursamadım çünkü şu an ilgimi çeken başka bir şeydi.
Tüm bedenimi korku esir alırken bedenimdeki tüm tüylerimin diken diken olduğunu hissedebiliyordum. Karşımda gördüğüm kara güle bakarken belki de ilk defa bu kadar korktum.
