Amedin topraklarından gelen iki genç, ikisi de hırçın ikisi de öfkeli. Bir berdel uğruna birbirine mahkûm edilir ve onlara bir kader çizilirse ne olur? İki genç bu durumu kabullenir mi?
Haydi gelin, Amedin topraklarına gidelim ve onlarla bu masalı...
Bölümdeki hiç bir olay, mertebe gerçeklik içermemektedir! Her şey hayal ürünü olmakla beraber sahtedir!
İyi okumalar.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bitmişti her şey.
Artık dönüşü olmayan bir yola girmiştik.
En alt katın divanına oturmuş sadece düşünüyordum. Boran aklına koyduğunu yapardı ama bu sefer aklında olan şeyi yapmaya kalkarsa aşiretler birbirine girerdi. Kan davası yeniden can bulur ve en başta Boranının ölümüne sebep olurdu.
Boranın ölümünü düşünmek bile boğazıma bir düğümünü oturmasına neden olurken aklımın yarısını odada bırakmıştım.
Kendine zarar veriyordu, ama yapma demeye cesaret edememiştim.
Gerçekten neden durdurmamıştım onu, canını yakmasına neden izin vermiştim.
Ne zaman dişlerim arasına aldığımı bilmediğim tırnağımı serbest bıraktım. Ayağa kalkıp merdivenlere yöneldim.
Kendine zarar vermesine engel olmalıydım.
Onun yerinde ben olsam bırakırdı ve kendime zarar verişimi izlerdi. Sonra da derdi ki "Pişman olacağın şeyleri yapma!"
