Güz Öncesi

Hatun

Saltuk, Evren Alp ile gelen Çolpan'ı görmüştü. Talim yapacaktı belli, kılıcı tutuyordu elinde Çolpan. Bu kadın ne eder diye düşünürken buldu Saltuk kendini. Bir anda Evren Alp'e atak yaptığında Evren Alp kaçtı ve ikisinin inadını gördü. Çolpan yakalanmanın acısını çıkarmaya çalışıyordu belli ki. Tam o sırada Saltuk, Çolpan ile göz göze geldi. Daha da hırslı saldırmaya başladığında Saltuk kaybedeceğini anlamıştı. Çolpan kaybettiğinde buna sebep olduğu için üzüldü. Fakat Evren Alp onlara öyle bir oyun oynamıştı ne yapacağını bilmiyordu. Bir anda kendini Dağ Bikesi ile dağın tepesine çıkarken bulmuştu. Gökben başı olarak yenilme iması yapmışlardı ve bu doğruydu, bu dağ bikesine Gökben başına yenilmişti tam kalbinden bir ok yiyerek...

"Gökben başı." dedi Çolpan ve kafasını ileriye doğru çevirdi. Saltuk hareketlendi, dağ obasındakiler Dağ bikesine gülümsüyordu. Saltuk ise Dağ bikesine göz ucuyla bakıyordu. Bir süre sonra yan yana yürümeye başlamışlardı. Dağ tepesi için orman yoluna girdiler. Saltuk, Çolpan ile nasıl talim yapacağını düşünüyordu. Çolpan ise aşk talimi yapmaya çoktan hazırdı. Yan yana yürümeye başlarken yavaş yavaş kolları değmeye başlamıştı. Dünkü gibi bir temasa hazır değildi, Saltuk. Tılsım bikenin toyundan beri düşünden gitmeyen bu bike ile bir küçük temas bile onun ruhunda büyük bir yangına sebep oluyordu. İkisi de sessizdi fakat Saltuk kendisinin konuşması gerektiğini biliyordu.

"Çolpan bikem." dedi. Çolpan güldü. "Çolpan." Saltuk durdu ve ona baktı. "Çolpan." dedi garip bir ses tonu ile. Nefes verirken güldü. "Çolpan." Saltuk için yeni ve güzel bir deneyimdi. İmkansız sevdasına bikem demek yerine Çolpan demek ne garip bir şeydi. İkisi birbirine gülümsedi. Saltuk, Çolpan'ın elinden tuttu ve el ele yürümeye başladılar. "Birileri görür diye endişelenmez misin?" Saltuk içini kemiren soruyu sormaya cesaret bulmuştu sonunda. "Babam duyar diye mi korkarsın, Gökben başı?" Saltuk soruya güldü ama cevap vermedi. "Evren Alp, seni çok sever." Çolpan başını salladı. "Akkız geldiğinden beri benim yeğenim gibi oldu. Batuga gibidir." Çolpan, Saltuk'un elini sıktı. "Sorun bu değildi dimi? Evren Alp neden seni kucağına aldı diyemezsin?" Çolpan en iyi bildiği şeyi yapıyordu, oyun oynuyordu. Bu yeni oyun ona çok iyi geliyordu, kanının yeniden aktığını gösteriyordu. Saltuk'u uzun süredir fark ediyordu birçok kişiyi fark ettiği gibi ama bu gök alpi onun kalbine girmişti bir kere. Saltuk öfkeli bir şekilde ona baktı. "Demem mi gerek, Çolpan bike?"

"Bilmem demen mi gerek?" dedi yürümeye devam ederken. Saltuk onu durdurdu. Çolpan'ın üzerine yürümeye başladı. Sırtı bir ağaca yaslanana dek yürümüştü. Tıpkı Çolpan'ın yaptığı gibi kadının yanağına yanağını değdirerek kulağına konuştu. "Kıskandırmaya mı çalışırsın hatun?" Çolpan bu tehlikeli oyunu ateşlemeye her zaman hazırdı. "Kıskanır mısın, Saltuk?" Saltuk bu ateşli oyuna daha fazla dayanamadı ve dudaklarını Çolpan ile birleştirdi. Önce yavaş başlayan bu oyun Çolpan'ın derinleştirmesi ile devam etti. Acemi olduğu belli ama karşılık vermeyi bilen cesaretli bir hatundu, Çolpan. Saltuk bu oyunu devam ettirirse kendisine zararı olacağını bildiği için geri çekildi. "Talim yapmak gerek." dedi. Çolpan geri çekildiği için sinirlenmişti. "Ne talimi?"

"Evren Alp, bizi buraya talim için göndermedi mi?" Çolpan kafasını yana yatırarak güldü. "Benimle ilgilen diye gönderdi, Gökben başı." Çolpan, Saltuk'un elini tuttu. Saltuk kadının elini öptü. "Hatun, ben bana verilen görevi yaparım." Kılıcını çıkardı ve elinde döndürdü. Kafasını salladı ve hareketlenmesini bekledi. Çolpan buna çok sinirlenmişti, öpmesini beklerken kılıç çıkarmıştı bu gök alpi. Kılıcına asıldı ve yumuşak başlayan talim sertleşmeye başladı. Kılıç sesleri ile Çolpan gittikçe daha da sinirleniyordu. Başka bir zaman ne kadar vakit geçireceğini bilemediği sevdalısı ile neden talim yapıyordu. Bu sırada Saltuk ona karşılık vermiyordu ama kadın hiç durmadan saldırıyordu. Dağ bikesi tahmin ettiğinden daha güçlüydü yine de Saltuk bir savaşçıydı ve kılıcı birbirine çarpıştırıp dururken birisi hamle yapmadan kadının ayağına çelme taktı. Fakat kadın yere düşerken adamı da üstünü çekmişti. Saltuk, bir anda hayal gibi bir şeyin içine düşmüştü. Çolpan altında, Saltuk ise üstteydi. İkisi birbirine bakıyordu, nefes alışları verişleri hızlanmıştı. Saltuk, menekşe gözlü bu hatuna dayanabilecek gibi değildi. Kim daha hızlı tepki vermişti bilmiyordu, Çolpan'ın eli başının arkasına dolandığında o da kadının yanağından tutup öpmeye başlamıştı. Saltuk kendini çok zor tutuyordu, altındaki bu istekli beden yüzünden deli olmak üzereydi. Genç yeni yetme bir delikanlı değildi nihayetinde fakat bu kadın kendini yeni yetme gibi hissettiriyordu. Kendini kadının boynunu açmış öperken buldu ve kendini yana doğru attı. Nefes alış verişlerini düzenlemeye çalışırken Çolpan ona doğru döndü ve üstüne çıkıp adamı öpmeye başladı. Saltuk şok içindeydi. Tüm sınırları zorlanmıştı. Kadının bu istekli hali sebebiyle ne yapacağını şaşırmıştı. Sakin ve yumuşak şekilde karşılık vermeye çalışırken kadın daha da derinleştiriyor. Bedeni kaskatı bırakıyordu. Saltuk bir anda "Dur." dedi. "Dur kadın."

"Durmak istemezsem." Kadın menekşe gözleri ile istekli bir şekilde bakarken tüm mantığı kör olmuştu. Saltuk artık duramayacağını anladığında kadının üstüne çıktı. Tam o sırada bir ıslık oku duydular. İkisi de şok olmuştu. Kendilerine geldiğinde ikisi de ayrıldı ve üstünü başını toplamaya başlamışlardı. Islık okunu neden anlattıklarını bilmiyordu ama acilen dönmeleri gerekiyordu. Çolpan kıyafetinin yakasını paçasını topladığında Saltuk'a baktı. Saltuk kaskatı olmuş bedenine bir de gerginlik yüklenmişti. Çolpan ise hızlıca Saltuk'a yaklaşıp dudağına bir öpücük kondurdu ve kaçar gibi uzaklaşmaya çalıştığında adam kadını tuttu. En yakın ağaca dayayıp kendilerini kaybetmeye başlamışlardı. Bir anda Çolpan diyen bir ses duydular ve ikisine şok içinde bakan kişiyi gördüler.

***-*-*-*-*-

Bölümü okuyan herkesi yoruma davet ediyorum. Bu bir fan kurgusu dizi senaryosuna bağlı kalmadan gönlümüzce yazılabilir. Önerilerinize açığım. Yorum ve yıldızı unutmayın!