(BTS - home)
Naber?
Bu bölüm smut bir kısım var söyleyeyim dedim sadece 🤓
Iyi okumalar.
☆☆☆
"Taehyung şimdi herşey bitti ya, bizde kavuştuk ve nerdeyse herşey bi şekilde düzene girmeye başlıyor," Jeongguk Taehyung ile sarayın salonunda çift kişilik koltuklara oturmuş ve konuşuyorlardı.
Kehanetin gerçekleşmesinin üstünden bir hafta geçmişti ve bu bir hafta da herşey çok daha iyiye gitmişti, Taehyung o günden sonra büyük bir ziyafet vermiş ve kutlama olmuştu. Dünya da ise işler insanoğlu için mükemmeldi. Çünkü hepsi refah içinde yaşıyordu, yedikleri önlerinde yemedikleri arkalarında tabirinin tam tasfiriydiler.
"Evet aşkım herşey bitti ve yoluna giryor ama en önemlisi sen yanımdasın ve biz birlikteyiz. Ayrıca bu konuşmanın sonu nereye gidiyor merak ediyorum, devam et güzelim."
Jeongguk kıkırdamış ve Taehyung'a daha da yaklaşmıştı. Bu bir haftada onlarda iyice birbirlerine yakınlaşmalardı ama hiç ileri gitmemiştirdi. Taehyung daha çok yılların acısını çıkartır gibi sevgisini göstererek saf sevgi barındıran dokunuşlar da bulunuyordu, arada da ufak kaçamak öpücükler de vardı tabi.
"Ben okumaya devam etmek istemiyorum zaten ne gerek var, senin yanındayım hem çok da hoşlanmıyorum okuldan. Ama arkadaşlarım ve ailem ile birlikte olmak istiyorum, bunu nasıl yapacağız biliyorum. Sen gelemezsin ama onları buraya getirsen olmaz mı? hep beraber yaşasak tabi sende istersen sonuçta burası senin." Jeongguk cümlelerini ard arda sıralamaş ve konuşması bitince de hafif soluk soluğa kalmıştı göğüsü hızla inip kalkıyordu. O büyük ve masum gözlerini kocaman açmış umutla sevgilisine bakıyordu. Nefesleri düzene girmeye ve bu sırada Taehyung da söze başlamıştı.
"Çok haklısın Bebeğim ama ilk önce şöyle başlayayım. Okuman gerek, çünkü sen dünyada yaşayacaksın orda bi iş bulup hayatına devam etmen gerek,"
Jeongguk Taehyung'un sözleriyle şaşırmış ve kaşları çatılmıştı ' ne de demek istiyor, yoksa beni dünyaya gönderip ayrılacak mı?' diye geçirmişti aklından.
"Ne demek istiyorsun Tae beni Dünya'ya göndermeyi mi düşünüyorsun yani beni bırakacak mısın? Anlamıyorum neden böyle konuştun ki şimdi."
"Hayır bebeğim yanlış anladın izin verirsen konuşmamı bitireyim öyle devam et olur mu?" Jeongguk kafasını sallamış ve Taehyung da konuşmasına devam etmişti.
"Gerek çünkü hep beraber yaşamamız ve senin bana bakman için bu şart ben orda çalışamam ya da oranın düzenini bilmediğim için sana yardımcı olamam. O yüzden senin okuyup iş sahibi olaman lazım ki bize bakman için paran olsun. Anladın değil mi aşkım. Tabi benim de bı kaç holdingim var orda ama yıllardır başkası ilgileniyor ve ben nasıl yapıldığını bilmiyorum öğrenene kadar bana bakmak zorundasın yani."
"NE NASIL YANİ ŞİMDİ SEN BENİMLE BİRLİKTE DÜNYAYA MI GELECEKSİN?"
Taehyung kulağının dibinde bağrılmasından dolayı yüzünü buruşturmuş ve kendini geri çekmişti.
"Evet güzelim ama bağırmana ne gerek vardı hani kulağım bana lazım ya senin o bal sesini duyabilem için. Ayrıca tam geleceğim denemez ama öyle olacak."
Taehyung, Jeongguk'a tekrar yaklaşmış ve iyice kendine çekmişti, ikisinin bu halini gören birisi yıllardır birlikte olup evli bir çift sanabilirdi. Birbirlerine olan bakışları, dokunuşları bunu tescilliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Last Sacrifice | Taekook
Fanfiction"S-Sen de kim-kimsin?" "Azrailine merhaba de Jeon Jeongguk." Dünya da herşey değişmek üzereydi. Çok hırslı olan bir Azrail ve başına ne geleceğini bilmeyen bir insan, bu hırsın sonu ya bir çıkmaz ya da umut ve aşk dolu bir serüven olacaktı. NOT:Ailu...