Yaralı beden

845 120 442
                                    

Aldığım darbelerden dolayı kafamda hissettiğim ağrıyla elimdeki kürekle mezar kazıyordum.Sungho elindeki metal sopayla beni izliyordu.Ne yapmaya çalıştığını anlamıştım.

Babasını gömdüğüm bu yere o da beni gömecekti.

Bütün gün aç,susuz ve yaralı olmaktan dolayı zorlukla ayakta duruyordum.Yorulup duraksadığımda sopayla kolumu itekledi.

"Devam et."

Yarı açık gözlerimle uygulayabildiğim kadar güç uyguluyordum.İçine girilecek kadar kazdığım mezarda başım dönmeye başlamıştı.Küreği yere sabitleyip ondan güç aldım ama hiçbir faydası olmadı.

Sırt üstü yere düştüğümde Sungho'nun bulanık görüntüsünü gördüm.

"Kalk ayağa!"

Ellerini bana doğru uzattı,sonrası karanlıktı.

Hatırladığım şeylerle gözlerimi açtım.Ellerim hala kafamdaydı.Hoseok endişeli gözleriyle bana bakıyordu.Yavaşça yanıma oturup kollarımı tuttu.

"İyi misin?"

Bir şey demeden kollarımı ona sardım.Sarılmama karşılık verdi.Bir süre öylece oturduk.Elleri saçımı bulup okşamaya başladığında tamamen rahatlamıştım.

Kafamı kaldırıp loş ışıkta bile parlayan koyu kahvelerine baktım.Elimi yüzüne koyup dudaklarına bir öpücük kondurdum.Birkaç saniye bana bakakaldıktan sonra yüzüme yaklaştı.

"Az önce ne oldu?"

"Başım ağrıdı."

"Yoongi-"

"İyiyim."

"Benden bir şey saklamıyorsun değil mi?"

Kafamı iki yana salladım.Kolumdan tutup beni yavaşça yerden kaldırdı.Koltuğa oturtup ışığı açtıktan sonra tekrar yanıma adımladı.

"Yiyecek bir şeyler hazırlayacağım.Sen o sırada dinlen tamam mı?"

"Tamam."

"Özellikle istediğin bir şey var mı?"

"Yok sevgilim."

Gülümseyerek saçlarımı öptükten sonra odadan çıktı.Arkama yaslayıp hatırladığım şeyleri düşünmeye başladım.Sungho bana mezar kazdırdı.Güçsüzdüm orada bayıldım ve sonra...

Öne eğilip ellerimi kafama götürdüm.Sonra ne oldu?Ormanın sonuna kadar nasıl gittik?Birbirimizi mi bıçakladık yoksa biri bizi mi bıçakladı?

Birbirimizi bıçaklamamız büyük ihtimal.Vahşi bir yanım var,acımasızca cinayet işliyorum.Sungho'yu kesin ben öldürdüm.Kriminal sonuçları çıkınca Komiser Seonghwa evime gelecek ve beni tutuklayacak.

"Her şey bitecek."

Koltuktan kalkıp mutfağa yürüdüm.Hoseok tezgahın başında sebze doğrarken kapıya yaslanıp baktım.O kadar güzeldi ki gülümsememe engel olamadım.

Beni fark ettiğinde kaşları havalandı.Doğradığı sebzeleri tencereye koyup yanıma geldi.Kolumdan tutup tekrar salona götürdü ve oturttu.

"Sana dinlenmeni söylemiştim."

"Sıkılıyorum ama."

"Sebzeler haşlanana kadar seninle kalabilirim."

Kollarımı açtığımda kafasını göğsüme koyarak sarıldı.Birkaç saniye sonra elini karnıma koyup yavaşça hareket ettirdiğinde saçlarını öptüm.

Wake me up | SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin