°~SİYAH AY~°

~2~ "Ben Kimim"

Açıkçası sonunda aradığım gibi bir yer bulmuştum.
sessiz bir ortamdan başka ne isteyebilirdim ki? Şu an geminin spor salonunda tek başıma olmam dışında da bir sorun yoktu zaten. Biri beni yakalarsa ne diyecektim "uyku tutmadı ben de spor yapayım dedim."
Tamam bu mantıklı bir sebepti bi kere.

Çantamdaki telefonu çıkartıp saate baktım 07:10 mu geçiyordu ? Sekiz gibi yemekler yenilecekti daha çok zaman da vardı.

"Yalnızlık ve sessizliği isteyen sen değil miydin aptal?!"

"Kapa çeneni bir de senle uğraşmayım."

İşine gelmeyince,kapa çeneni olur zaten...

"Her gün kendim tarafından sınanmak zorunda mıydım ben?!"

***

Karanlık,yalnızlık,sessizlik, temiz hava ve deniz...

Spor salonunda durmak sonradan çokta iyi bir fikir gibi gelmemeye başlamıştı ben de kendimi gemide ki en uygun ikinci yere attım. Kaptanın bulunduğu yer işte. Kitap okumak için en ideal yer,Yanımda gemiyi gezerken (daha çok kaybolduğumdan saf saf dönerken) bulduğum sandalyeyi de yerleştirdikten sonra oturdum, daha sonra çantamdan çıkardığım kitabı okumaya başladım.

Gerilim,korku ve cinayet türündeki kitabın akşamın serin sularında keyfi daha iyi çıkıyordu.Kitap nasıl mıydı?..

Küçük kız geceleyin duyduğu çığlık ve boğuşma seslerinden dolayı yatağında doğruldu,önce minik ayaklarını aşağı sarkıttı ve yavaşça atladı.Ayaklarını sürüyerek kapıya doğru ilerledi,kapıyı açtı ve ilk adımını attı ama ayağına değen ılık ve ıslak şey yüzünden gözleri kocaman açıldı ardından refleks olarak sol tarafına döndü.Ama daha sonra bunu yaptığına pişman oldu çünkü orda annesinin ruhsuz bedeni hareketsizce uzanıyordu,ona ilk defa böyle duygusuzca bakıyordu.Daha bunu idrak edememişken arkasında duyduğu birden gelen patlama sesiyle irkildi.

(Luna da öyle)

"Ne yapıyorsun sen burda?"

"Haa! Ne yapıyorsun gerizekalı bağırmasana!"

"Asıl sen ne bağırıyorsun ne işin var senin burda yasak olduğunu bilmiyor musun?"

"Bana bak adını bile bilmdiğim çocuk,benim sinirimi bozma istediğim yerde olurum sen niye buraya geldin madem yasak?"

"Seni uyarmak için geldim ne olacak başka?"

"Şimdi de beni bedenen mi takip etmeye başladın? Üzgünüm ama çocuk bakıcısını ihtiyacım yok."

"Ama sen çocuk gibi davranıyorsun sürekli."

"Ya sabır...Ya sabır."

"Ne oluyor orda! Ne işiniz var sizin burda?! Burası çok tehlikeli demedik mi biz?"

O kadar sesimizi yükselttik ki kaptan ile görevli burnumuzun dibinde bitmişti. Şimdi hapı yuttuk pardon ben değil,O yutmuştu.

"Yanımdaki şahıs buraya gelmiş ben de onu uzaktan fark edince uyarmaya geldim güzelce ama hemen bana bağırmaya başladı."Dedim

Kaptan ve görevli sinirli sinirli beni dinlerken ben de o sırada eşyalarımı çantaya tıkıştırıyordum,suçu üzerine yıktığım kişi ise ağzı kocaman açık bir şekilde bana bakıyordu içinden kesin küfrediyordu. Ama acıdım,bunu burda tek başına bırakırsam oksijen israfı diye denize atarlardı kolundan tutup onu çekiştirirken aynı zaman da laf yetiştiriyordum. Oradan bir an önce uzaklaşmalıydık.