» more than just a bodyguard

3.6K 399 844
                                    

*Bol bol yorum yaparsanız çoooook mutlu olurum*

"Yani sen şimdi bu adamla yüz yüze görüşmek istiyorsun, ben doğru mu anlıyorum?"

Seokjin oturmuş oldukları arabanın arka deri koltuğunda bacak bacak üstüne atmış, kuzenine doğru dönmüştü. Sabahın körüydü, dışarıda deli gibi yağmur yağıyordu lakin Taehyung'un atmış olduğu mesaj üzerine kendini birdenbire burada, polis merkezine gitmek üzere yola koyulmuş bir şekilde bulmuştu.

"Evet."

"Neden?"

Kaşları çatıldı Taehyung'un, "Nedeni gayet ortada değil mi? Bu herif beni öldürmeye çalıştı. Ve bunu yapamadığı için Jimin'i bıçakladı."

"Polis gerekeni yaptı Taehyung."

"Ama ben yapmadım."

İç çekti Seokjin. Taehyung oldukça ciddi görünüyordu.

"Tüm bu şeyler olurken hiçbir şey yapamadım hyung, öylece izledim. Öylece Jimin'in bıçaklanışını, önüme geçişini izledim. Ve bu şerefsizi bizzat kendim görmezsem rahat edemeyeceğim, anlıyor musun? Elini kolunu sallayarak hastaneye girmiş olmasını, hiç kimsenin bunu fark etmemesini ve onun yaptığı şeyleri.. bunlar benim içimi yiyor. Orospu çocuğu."

Seokjin çantasından çıkartmış olduğu belgeleri Taehyung'a uzattı.

"Al, istediğin ne varsa yazıyor bunun içinde."

Taehyung parmakları arasına aldığı belgelerin ilk sayfalarına bakındı.

"Seo Jun.." Sağ tarafta bulunan fotoğraflara baktı. Bunlar hastaneye girilmeden hemen önce çekilmişti. "Seo Jun.. doğum tarihi, geç, nerede doğduğu, geç.."

Sayfaları çevirdi. Seo Jun'un o güne ait bir sürü fotoğrafı vardı, yalnız değildi. Gözüne çarpan fotoğrafa daha yakından baktı Taehyung.

"Takıntılı antilerden biri mi yoksa öylesine etrafta dolaşan biri mi anlamadım, bunu anlamanın da tek bir yolu var.." Belgelerin kapağını kapattı ve ceketinin iç cebinde titremeye devam eden telefonunu aldı parmakları arasına. Jimin'den gelen bir sürü mesaj vardı ve hepsini sadece yukarıdan okumuş, cevap vermemişti.  "Gidelim artık, bir an önce Jimin'in yanına dönmek istiyorum. Bana ulaşamadığı için kafayı yiyor şu anda."

Sabahın en erken saatlerinde uyanmış ve sessiz olmaya özen göstererek Jimin'in yanından kalkmıştı Taehyung. Geceden beri aklında dönüp dolaşan o şey içini yemişti ve doğru düzgün uyuyamamıştı bile. Her ne kadar Jimin hemen burnunun ucunda olsa bile, bir türlü içindeki o öfkeyi atamamıştı. Bu yüzden Seokjin'e mesaj atmış ve hastaneden gizli bir şekilde çıkabilmek için yardım istemişti. Her ne kadar polis kalabalığa müdahale etmiş olsa bile onlar uzaktan hastaneyi gözetlemeye devam etmişti. Olası bir haber durumunda anında içeri giriş yapacaklardı.

"Haber vermedin mi?"

Başını iki yana salladı. "Söylesem izin vermezdi, gelmek için tuttururdu ayrıca."

"İzin mi vermezdi? Patron olanın sen olduğunu zannediyordum."

Duraksadı Taehyung. "Öyleyim zaten?"

my little bodyguard  ༄ vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin