Ruhumu koparıp aldılar benden. Bir kavanozun içine hapsettiler.
Çıkması için çırpındım.
Önce devirdim kavanozu çatladı sonra yuvarlandı, yere düştü, kırıldı.
Bir Toz Zerresi kadar parçalara ayrıldı.
Sayısızca Toz Zerrelerinden oluşan cam parçalar tek tek ruhuma saplandı.
Kendi ellerimle yaralamıştım ruhumu. Beni bunu yapmama mecbur bırakmışlardı çünkü.
Şimdi saplanan parçaları ruhumdan temizlemem gerekiyordu.
Temizledikçe yaralandım. Yaralandıkça canım yandı.
Üstelik etrafa dağılan cam parçalarının üstüne başka bedenler de bastı. Onlar da yaralandı.
Benim yüzümden.
3 kişi...
Tanımadığım, kim olduklarını bilmediğim 3 kişi karşımda ayakta dikilmiş şekilde bana bakıyorlardı.
Ne olduğunu anlayamıyordum. Sadece bende onlara korkak gözlerle bakıp, bana ne yapacaklarını düşünüyordum.Ama düşündüğümün aksine bir şey yaptılar.
Eğilip Toz Zerrelerinden oluşan cam parçalarını saplanan ruhumdan çıkarmaya çalıştılar.
Hiçbir şey söylemeden sorgusuz sualsiz bana yardım ettiler.
🧷
"Artık bedenim iyileşmeyecek kadar çizik geçmeyecek kadar darbeyi yemişti. Çünkü keskin parçalar ruhumda bile izini bırakacak kadar derin yaralamıştı."
~ İ. Laçin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Toz Zerresi
Teen Fiction''Gittiniz, beni bıraktınız sandım.'' O an dudaklarından kırık bir tebessüm peyda oldu, bakışları koyulaşmıştı. ''Öyle bir ihtimali bir an önce at kafandan. Çünkü...'' dediğinde yanıma yanaştı. Nefesi yüzümde geziyordu. ''Biz seni hayatımıza nakış...