4 of the 7 are Different

20. Bölüm

Yeni bir sabaha uyanmışlardı hepsi...

Yeni gün... yeni umutlar...

Dün akşam ki konuşmadan sonra hepsi yenilenmiş ve motive olmuş gibi görünüyorlardı.

Markson Odası

Birlikte mışıl mışıl uyuyorlardı... taa ki jacksonın telefonu çalana kadar. Jackson telefon sesine uyanmıştı. Telefonu açmadan sessize aldı ve markın kollarından yavaşça sıyrıldı. Kendi yatağına doğru ilerlerken telefonu açtı ve cevap verdi.

- Yobuseyo! (korecede telefon açarken ki kelime)

oh! sajangnim (korecede başkan ceo anlamına gelen kelime,hitap şekli)

babam mı gelecek?

.....

neden?

......

size daha önce söylemiştim ben şirketten ayrılmak istemiyorum.

.....

lütfen bana yardım edin... ben gerçekten onunla hongkonga dönmek istemiyorum.

.....

onu şirkete almasanız olmaz mı?

.....

anladım. O zaman ben oraya geleceğim.

Mark duymasın diye sessizce konuşmuştu Jackson. Ama zaten görünüşe göre Mark mışıl mışıl uyuyordu. Telefonu kapattıktan sonra marka doğru ilerledi ve yatağın köşesine oturarak derin derin baktı sevgilisine... Elini yüzünde gezdirerek sevdi onu. Gerçekten onu bırakıp hiç bir yere gidemezdi. Ne yapacağını bilmiyordu ama gitmemek için elinden geleni yapacaktı.

Bütün bu düşüncelerin ardından sevgilisini öperek uyandırdı Jackson. Mark gözlerini hafifçe araladı. Ve Jacksonla buluşturdu gözlerini. Günaydın.. dedi kısık bir sesle ve oturur pozisyon aldı.

Jae&Jae odası

İkiside uyanmış ama yataktan kalkamamışlardı bir türlü. Birbirleriyle oynuyor gülüşüyorlardı.. Ama artık kalkma vaktiydi. Omma jinyoungun sesi birazdan duyulurdu. Artık debut(çıkış) yapabilmek için daha sıkı çalışmaları gerekiyordu.

Bir saat sonra...

Herkes masaya oturmuştu. Kahvaltı yapıyor bir yandanda konuşuyorlardı. Grup olarak yarışacaklarını bildirmek için herbiri sözleşmelerini imzalamak için konferans salonunda toplanacaklardı. Ve bu yarış hakkında daha fazla bilgi edincekleri bir toplantı yapacaklardı. Jackson, Park Jin Young ve babasıyla görüşeceği için biraz erken çıkmalıydı. Bu yüzden masadan kalktı... herkesin ona baktığını farkettiğinde:

-Bugün babam geliyor.. bu yüzden Park Jin Young sajangnim ile görüşme yapacağım. Önemli bir konu değil siz önden gidin ben geç kalmadan geleceğim.

Jackson açıklamasını yapmıştı... ama Mark ona hala boş gözlerle bakıyordu. Sanki bir şeyler daha demesini bekler gibi. Bunu daha önce marka neden söylememişti. Sabah hazırlanırken bile bundan hiç bahsetmemişti jackson.