promise||• zeyçağ

0.7

Zeynep's pov;

"Zeyno senin kravat nerede?" diye sordu Arap. Ofladım. "Bende bilmiyorum sabah aradım ama bulamadım." diye cevapladım. "Bir yerde falan düşürmüş olabilirsin." Ali'ye omuzlarımı silktim. "Bilmem olabilir." dedim ve sınıfa girdik.
_______________________________________

Masada tek başıma kahvenin keyifini sürüyordum gerçekten. Arap Duru denen kızla bir şeyler yaparken Ali de Cemre'nin yanındaydı. Ben dahil üçümüz de bu okula neden geldiğimizi unutmuştuk.

Bugün Ali ile konuşucaktık ama Sinan'ı da çağırıp bu olay hakkında konuşmalıydık. Artık gerçekler ortaya çıkmalıydı.

Boynum da hissettiğim eller ile irkilip arkama döndüm. Çağrıydı. "Pardon korkutmak istememiştim. Dün kediyi kurtarmak için kravatı çıkarıp bana vermiştin bende kalmış. Kravat sahibini bulsun dedim." diyerekten çaprazımda ki sandalye'ye oturdu.

Sonra aniden kalkıp. "Oturabilir miyim diye sormadım pardon. Oturabilir miyim?" dedi telaşla, güldüm. "Saçmalama otur işte." Bu sırada Çağrının boynuma bıraktığı kravatı gelişi güzel bağladım. "Of bende sabah her yerde bunu aradım. Teşekkür ederim." "Ne demek."

Kahvem den bir yudum daha aldım. "Ee sen neden yalnız oturuyorsun. Ali, Sinan falan yok mu?"

"Yoklar. Biri okul temsilcisi Duru'nun peşinde biri de sizin Cemre nin e bende böyle oturuyorum işte ne yapayım."

Kafasını salladı.

"Anladım. O zaman yalnız geçirdiğin anlarda ben sana eşlik edebilirim."

"O niyeymiş?" diye sordum. Geriye yaslandı.

"E aynı kaderi paylaşıyoruz. Ege bizim sınıfta ki Alara'ya vurulmuş tüm günü ona bakmakla geçiriyor. Berkle de bu aralar konuşmuyoruz bizden uzaklaştı. Cemre'yi biliyorsun zaten. Anlayacağın bende yalnızım. İki yalnız insan birbirini dermanı olur derler."

"Öyle mi derlermiş?"

Yüzümüzde ki gülüş her defasında büyüyordu.

"Öyle derlermiş."

"Güzel demişler."

_______________________________________

"Birinci proje ödeviniz tiyatro metni yazmak arkadaşlar. Bu ödevi ciddiye alın okul yeni başladı diye baştan savma yapılmasın. İkili gruplar olarak yapılacak. Ben ikili grupları ayarladım şimdi de panoya asıyorum teneffüste bakarsınız." dedikten sonra elinde ki kağıdı tahta nın yanında ki panoya astı edebiyat hocası.

Ardından geri masasına oturdu ve ders işlemeye devam etti.
_______________________________________

Çağrı's pov;

Yani neden? Ben gidipte öküz Ege ile mi eş olmuştum? Ne olurdu da orada Çağrı Koçak -Zeynep Sarı yazsaydı. Ne de güzel uyumluyuz.

"Çağrı best kankam." Ege yanıma oturarak elimi tuttu. Hızlıca elimi çektim. "Ne yapıyon lan!" gözlerini devirdi. "Of dur bi' ben senden bir şey istiyeceğim."

"İste."

"Şimdi biz maalesef ki seninle eş olduk."

"Dangaloza bak beni beğenmiyor sanki ben sana bayılıyorum." sinirle çıkıştım.

"Of ne alaka. Bi' sözümü kesme."

"Tamam devam et."

"Şöyle ki Alara Zeynep ile eş olmuş. Sende benim Alara'ya olan hoşlantımı biliyorsun e pek konuşamıyoruz bu ödev de bahane olur diye düşündüm. Sen Zeynep ten istesen eş değişimi yapsak nasıl olur. Ben isterdim de Zeynep ile iyi anılarımız yok biliyorsun. E sizi de yakın gördüm sen ikna edersin Çağrım dimi be."