22|BAŞBAŞA

22.1K 1.6K 1.1K
                                    

🌻

Merhabaaa. Nasılsınız?

Bu sefer arayı fazla açmadan geldim... Çünkü bizimkileri özlemişim...

Oy ve yorumları size zorla attıramam. Sınır koymayı da sevmem ama nedense çok kişi bölüm istemesine rağmen bir tık sanki az geliyor yorum ve oylar. Tabi bunun için yazmıyorum ama bir kitaba teşvik eden olay da bu...

Neyse...

Keyifle okuyunnnn. Ayrıca adamakıllı okuyun yav. Kitabımı şikayet etmeyin 😔

 Kitabımı şikayet etmeyin 😔

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌻

Yatağın içinde dönüp dururken gözüme uyku girmiyordu. Hastanede saat başı gözlerim kapanmaya yüz tutardı ama şimdi dudaklarım esnemek için bile açılmıyordu. Sonunda vazgeçip yatakta doğrulurken etrafa şöyle bir göz attım. Saat epey geç olmuştu. Günlerdir bu sorunun içinde cebelleşiyordum. 

Uykum gelmiyordu. 

Korkut da gelmiyordu. 

Akşam üzeri saat on gibi evden çıkıyordu ama kaçta eve geri döndüğünü bilmiyordum. Odaya da gelmiyordu lakin sabah dokuz civarlarında kahvaltımı yatağıma getirtiyor sonra da bana dikkatle yediriyordu.

İlk gün getirdiği kahvaltı, beni çılgına döndürmüştü. Alelacele yer yemez çarşafları değiştirmek için yeltenmiştim. Allah korusun çarpılıverirdim iki dakikada. Belli mi olurdu yahu? Bir ekmek kırıntısı ağzımı yüzümü yamulturdu.

Tabi düşüncemi Korkut'a anlattığımda dudaklarını dişlemiş ve çarşaf işini Tuğçe'ye vermişti. Her gün o değiştiriyordu çarşafları.

Bu kadar çok çarşafın kaynağı nereydi? Hepsi de pür paktı. 

 Derin bir soluk çekip karnımı okşamamla gurultu sesi odada yankı yaptı. Kalbim anlık hızlı çarparken sanki odada benden başkası varmış gibi karnımı içine doğru çekip sesi engellemeye çalıştım ama olmadı.

İçten içe kendimi ayıplarken odada başkası olmadığı için neredeyse sesli dua edecektim.

"Bir mutfağa gideyim..." dedim kendi kendime ama emin de olamadım. Odadan dışarı çıktığım pek söylenemezdi. 

Köydeki Erhan'la kaldığımız küçük odayı hatırladığımda özlemim daha da kabardı. Aylardır oradan oraya sürükleniyordum ve hiçbir yer beni huzura erdirmiyordu. Nereye varsam hep yadırgıyordum. Biri beni kolumdan tutup kardeşimin yanına götürse ve bir gecelik o gıcırdayan karyolanın rahatsız yatağında uyusam günler sonra gerçekten uyumuşum gibi olurdu herhalde. Korkutların köydeki evleri olsun, hastane olsun, bu ev olsun... Kocaman, tertemiz olmalarına rağmen sanki ben buralara ait değildim, eğrelti duruyordum.

Mutfağa girmekten bile çekinir miydi insan? Ben bazen çekiniyor, fazla bir şey yememeye çalışıyordum.

Karnım delinmiş gibi tekrar guruldadığında sesli bir şekilde kıkırdadım.

PÜRSEVDA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin