| Hatırlatma |
"Sen dünyada gördüğüm en iyi arkadaşsın. Teşekkür ederim." dedim ve yanağından kocaman öptüm.
Duman ~ Senden daha güzel
İyi okumalar^^^
Su'dan
Bu akşam Antalya'nın düzenlediği partiye gidecektik. Giyeceğimiz kıyafetleri almaya çıkacaktık. Antalya'nın en ünlü alış veriş mağazasına gidecektik. Öykü, oranın iyi bir yer olduğunu ve her şeyin uygun fiyata satıldığını söyledi. Ee ne de olsa kız Antalya'da yaşıyor.
"Artık gitsek mi?" dedi Öykü sabırsızca.
"Bence de. Geç oluyor. Ne kadar erken gidersek o kadar fazla zamanımız olur." dedim gülümseyerek ve ayakkabımı giymek için kapıya yöneldim.
"Peki bayanlar. Sizi bırakmamı ister misiniz?" dedi Buğra ve arabasına doğru gitti.
"Sen gelmiyor musun?" dedim şaşkınca Buğra'ya bakarak.
"Yok ya. Bir erkek en fazla ne giyebilir ki bir parti için? Siz bir takım elbise alıp gelirsiniz." dedi ve gülüp üç tane 200 lük uzattı.
"Biz alırız gerek yok." dedim ve uzattığı parayı ona geri uzattım.
"Su ısrar etme de al şunu. Bir kız yanında bir erkek varsa asla hesabı ödemez." dedi ve o an aklıma Anıl geldi. Anıl'ı nasıl unutmuştum? Bu kadar çabuk unutulacak biri miydi benim için? Hayır tabii ki. Ben onu unutmadım. Birden aklıma o veda edişimizdeki hesabı ödeme olayı gelmişti. Anıl, böyle zamanlarda çok tatlı oluyordu. Ben bile hayranlıkla onu izliyordum.
"Almayacak mısın artık şu parayı?" dedi ve tekrar uzattı parayı Buğra.
Ben de bir şey demeden aldım parayı. Yüzüm ifadesizdi.
"Aferin." dedi ve gülümseyerek arabaya binmemi işaret etti. Kapımı açtı ben de bindim. Sonra kendi şöför koltuğuna oturdu ve Öykü'yü beklemeye başladık.
"Geliyorum!" diye bağırdı Öykü. Sonra telaşla yanımıza doğru geldi.
"Ne oldu Öykü? Neden bu kadar telaşlısın?" dedim şaşırarak.
"Telefonum kayboldu. Siz çıktığınızdan beri arıyorum ama hiç bir yerde yok. Bulamıyorum. Siz gördünüz mü?" dedi üzülerek. Küçük te olsa bir tebessüm belirmişti yüzümde. Sonra silindi.
"Bilmiyorum. Ben hiç bir yerde görmedim ama-" dedim fakat sözümü tamamlayamadım.
"Burda." dedi Buğra ve elinde salladığı iphone 5'i Öykü'ye uzattı. -Su'nun iphone 5s'i var. Yazarınızın da iphone 5s'i var. O yüzden Su'nun da öyle yaptım.-
Öykü'nün yüzüne renk gelmişti.
"Benim telefonumun sende ne işi var acaba?" dedi Öykü, Buğra'ya imalı bakışlar atarak. Sonra telefonu Buğra'nın elinden aldı ve cebine koydu.
"Sadece telefonunu aldım çünkü kuzenimsin. Yani sevgilin var mı yok mu diye bakmak için almıştım mesajlarından falan." dedi Buğra gülerek.
"Ne?!" dedi Öykü de sinirle.
"Sence ben öyle bir şey yapar mıyım?" dedi ve bir kaşını kaldırıp Öykü'ye baktı Buğra. Ben de gizlice kıkırdıyordum. Bu halleri gerçekten çok komikti.
"Ne bileyim senden her şey beklenir. Ne için aldın peki?" dedi Öykü. Hala biraz sinirliydi.
"Benden? Her şey? Beklenir? Yok be gülüm. Sadece şaka olsun diye yapmıştım." dedi ve kibarca gülümsedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bay Uyuz. #Wattys2015
RandomAslında uyuzluklarla başladı her şey. Ama sonra bütün uyuzluklar eriyip gitti aralarında. Su, kendi kabuğuna çekilmiş bir kız, Anıl, okulun en popüler erkeği. Okuyunca imkansızmış gibi görünüyor ama değil. Aşk, imkansızmış gibi görünen bir şey değil...