Okuldan
- Bak sana Eun Ji kaç gündür okula gelmiyor
+ Aynen oda kayb mı oldu acaba
- Belki hastadır
+ Soo Ah'a soralım sonuçta yakın arkadaşlar
+ Hey! Soo
Soo Ah: Efendim
+ Eun Ji nerde kaç gündür?
Soo Ah: Bilmiyorum bende haber alamadım
- Belki seninki de lunaparka gitmiştir
*Diyerek diğer kızla gülmeye başlarlar*
Soo Ah: O öyle şeylerle ilgilenecek biri değil
- Tabi (tekrar gülerler)
.....
Okuldan sonra Soo Ah, Eun Ji'nin yarı zamanlı çalıştığı iş yerine gelir
Soo Ah: Bakar mısınız
- Buyurun?
Soo Ah: İki gün önce Eun Ji buraya uğradı mı?
- Buranın sahibi ben değilim, bay Kim saat 21:00 gibi döner. Gelince ona sora bilirsin
Soo Ah: Peki - diyerek oradan ayrılır
***
Felix'ten: Palyaço kıyafeti mi
Felix: Siz!!
Diye yerimden sıçradım
Hyunjin: Hey, hey sakin ol, düşündüğün gibi değil
Felix: Tamda size inanmaya karar vermiştim
Hyunjin: Ne güzel, şimdi bir şeyler öğrenmek istiyorsan otur yerine ve sakince dinle
Felix yavaşça yerine oturur
Hyunjin: Sen bana bu olayı anlatmadan önce de haberim vardı, diğer cinayetlerden de haberim vardı
Felix: Peki neden bilmiyormuş gibi davrandınız?
Hyunjin: Bana karşı olan şüphelerin daha da artacaktı
Felix: Şu an artdı zaten
Hyunjin: Yanlış kişiden şüpheleniyorsun. Cinayeti işleyen bir kişi değil ve onlar bildiğin siyah maske falan da takmıyorlar, kendilerini gizlemek için palyaço kıyafeti giyiyorlar. Bunu neden yaptıklarını, ne tür bir sapık olduklarını bilmiyorum, insanların evine palyaço olarak gidiyorlar sonda da gözlerine kestirdikleri kişini katl ediyorlar
Felix: Kafam karıştı, anlattıklarınız inandırıcı gelmiyor
Hyunjin: Evet ama hatırlasana, cesedi bulduğunuz bölgede renkli kumaş parçaları vardı
Felix: Doğru
Hyunjin: Artık bana güveniyor musun?
Felix: İstiyorum
Hyunjin: Bana güven lütfen ve ola bildiğince bu işten uzak dur
Felix: Asıl siz uzak durun, bu benim işim
Hyunjin: Uzak durmanı söylüyorum
Felix: Bende size durmayacağımı söylüyorum
Hyunjin: İnatçısın
Felix: Neden birlikte çalışmıyoruz? Hem sizin çoğu şeyden çabuk haberiniz oluyor eminim sağlam kaynaklarınız vardır
Hyunjin: Bu konuda bir şey diyemem, düşüneceğim. Fazla iş konuştuk birazda başka şeylerden konuşalım diye ayağa kalktı
Felix: Başka şeylerden konuşacak vaktim yok maalesef
Kalkıp kapıya doğru adımlamaya başladım. Arkamdan bana seslendi
Hyunjin: Peki, akşam lunaparkda buluşalım
Felix: Neden? Ve orası tehlikeli
Hyunjin: Ben yanında olduğum sürece değil ve sana bir şey söyleyeceğim
Felix: Neden şimdi söylemiyorsunuz?
Hyunjin: Emin olmam lazım, istediğin gibi gide bilirsin şimdi - diye kapıyı gösterdi
Merdivenlerden aşağı inip ordan çıktım.
Felix: Keşke taksiye beklemesini söyleseydim
Otobüs durağına gidip beklemeye başladım. Otobüs sonunda gelmişti, binip eve yakın olan bir durakta inmiştim. Evin kapısına geldiğimde Han'ı aramıştım.
Felix: Alo, eve geldiğimde arayacağım demiştim onun için aradım
Han: Tamam, azar işitmeyeceğime sevindim
Felix: Kenini düşünüyorsun sadece
Han: Hayır, ikimizi de düşünüyorum
Felix: Tamam tamam, yarın görüşürüz
Han: Görüşürüz
Kapıyı çalmak istediğimde abım açmıştı bile
Minho: Bende ses nerden geliyor diyordum, erken gelmişsin
Felix: Evet erken çıktım
Minho: Geç. Kimle konuşuyordun?
Felix: Han'ı aramıştım eve vardığımı söylemek için
Minho: Ah anladım, o gün işittiği azardan bayağı etkilenmiş olmalı
Felix: Öyledir. Odama çıkıyorum ben, uzanacağım biraz
Minho: Bir şeyin mi var?
Felix: Hayır yorgunum sadece
Minho: Peki
~~~~~~~~
