Bölüm 22

49 5 0
                                    

Felix'ten
Tepede beraber uzanmış yıldızları izliyorduk ya da sanırım ben izliyordum, o beni izliyordu

Hyunjin: Felix? Yüzüme neden bakmıyorsun

Felix: Yıldızlara bakıyordum da, çok güzeller

Hyunjin: Yüzündeki yıldızlar daha güzel

Ona taraf döndüm, gülümsüyordu çok güzel gülümsüyordu. Bu anın hiç bitmemesini istemiştim o gece keşke zaman burada dursaydı..

Felix: Gitmem gerek, geç oldu Minho Hyung bekliyor

Hyunjin: Peki.. Felix, dur

Felix: Efendim

Hyunjin: Artık sevgilim olduğunu inkar etmeyeceksin değil mi?

Felix: Şey.. sonra konuşsak gitmem gerek *telefonunu gösterip* bak abim de arıyor belli ki geç olmuş

Diyip arkasını döndü ve adımlarını hızlandırarar oradan uzaklaştı.

Hyunjin: Sürekli kaçıyor

...

Eve geldiğimde ışıklar kapalıydı. Minho hyung uyuyor muydu ki? Beni beklerdi hep. Salondan sesler duydum, yoksa tahmin ettiğim şey miydi? Salona geçtim ve evet doğru tahmin etmiştim. Minho hyung, ışıkları kapatmış film izliyordu

Felix: Hayır bari girişteki ışığı açsaydın

Minho: Lix? Ne zaman geldin?

Felix: Şimdi de, sadece salonun ışığını kapatmak yetmiyor muydu

Minho: Diğer odalarda oturmuyorsam neden ışığı açık bırakayım?

Felix: E giriş?

Minho: Patladı o patladı

Felix: Ondan yanmıyordu demek

Minho: Hmhm

Saati kontrol etti

Minho: Şuraya bak, filme o kadar dalmışım ki saati fark etmemişim. Neden bu kadar geciktin?

Felix: Geziyordum

Minho: Şehir ayakla mı geziyordun anlamadım ki

Felix: Hyung, çocuk değilim ya

Minho: Benden küçüksün, sözümü dinlemelisin. Dinlemeyince neler olduğunu görüyoruz

Felix: Tamam haklısın, uyumaya gidiyorum ben

Minho: Tamam, iyi geceler

Odama girip üzerimdeki ceketi bir kenara fırlattım ve kendimi yatağa atıp gözlerimi kapadım. Gerçekten bunlar yaşanmış mıydı? Gerçek miydi? Gerçek olmayacak kadar güzeldi, çok mutluydum ama yarın işe gideceğim ve yine bir türlü çözülemeyen olaylarla ilgileneceğim aklıma gelince moralim bozuluyordu. Bunları dinlerken uykuya dalmıştım, sabah abimin sesi ile uyandım

Minho: Geziyormuş, o kadar çok gezmişsin ki kalkmıyorsun bile. Kalk Felix işe gecikeceksin

Felix: 5 dakika

Minho: Han'ın senin için 5 dakikası yok aşağıda şu an

Felix: Ne?

Minho: O kadar tembelsin ki defalarca seslenmeme hatta bağırmama rağmen uyanmadın

Felix: Han aşağıda mı?

Minho: Evet, eğer kalkmazsan kovulacakmışsın, kalk hadi

Dedi ve kalkıp odadan çıktı. Kalkıp üzerimi değiştim ve diğer işlerimi hall edip aşağıya indip

Han: Bu muydu trafik Felix

Minho: Ne trafiği?

Han: Sürekli trafik vardı geciktim diyor

Minho: Der o, kalktıktan sonra yarım saatde masada uyuyor

Han: Hayret bir şey

Felix: Ya trafikte oluyor

Minho: Sen o kadar geç gidiyorsun ki o zamana trafik falan kalmıyor

Felix: Tamam tamam, iyi tarafından bakalım bundan sonra Han'a yalan söylemek zorunda kalmayacağım

Han: Doğru çünki kovulacaksın

Minho: Neyse kahvaltı yapalım bende gecikeceğim yoksa

Beraber kahvaltı edip çıkmıştık. Hanla ben ofise gelmiştik sonra yine bir ceset bulunduğu için olay yerine gitmiştik

Han: Ama annesi kızının her gün eve geldiğini söylemişti

Felix: Dün gece olmuş olmalı

Han: İlk önce kayb oluyor sonra da kurbanlardan biri olduğu ortaya çıkıyor

- Bay Han, çöp kutularına bir göz atsanız

Han: Bir şey mi var?

- Sanırım

Felix: Palyaço kıyafetleri..

Han: İki tane

Felix: Birisi büyük tam da tutukladığımız kişilerin üzerine

Han: Diğeri farklı

Felix: O zaman başka iki kişi daha var

Han: Aynen, buraları iyice kontrol edin

- Peki

Felix: Okula gidelim

Han: Sebep

Felix: Şu kızla konuşmamız gerek ayrıca arkadaşını bulduğumuzu

Han: Ölü bulduğumuzu

Felix: ...

Han: Peki gidelim

~~~~~

Selamün hai, hasta olduğum için bölüm atamıyordum sorry bir az iyileşince atmaya karar verdim ve ortaya bole bise çıktı bu arada finale yaklaşıyoruz <33

Circus|| HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin