Han: Aynı okul mu?
Felix: Evet
Han: Tamam, yüzünü hatırlıyorsun değil mi?
Felix: Az çok evet
....
Okulun kapısında durmuş gelen çocuklara bakıyorlardı, erken gelmiştiler bu yüzden,tek tek sınıflara bakmak zor olurdu
Felix: Sıkıldım
Han: O zaman dedektif olmasaydın
Yerimi değişmek isterken öğrencilerden biri bana çarptı
- Özür dileri- Siz!
Felix: Sen
- Kurtulmuş sunuz
Han: Bu kız mı?
Felix: Evet
- Bir şey mi yaptım?
Han: Sana sormamız gereken şeyler var
....
Felix: O adamla işin neydi? Neden sana saldırdı?
- Şey, söyleyemem. Söylersem öldürürler beni
Han: Rahat ol lütfen
- Üzgünüm ölmek istemiyorum
Felix: Ama konuşmadığın halde bile geçen sefer nerdeyse ölüyordun, koruyacağız seni merak etme. Hepsi tutuklanıcak
- Arkadaşım..annesi hastaydı, ona baka bilmek için yarı zamanlı bir işte çalışıyordu. Bana sürekli iş yerinin sahibinden rahatsız olduğunu söylerdi. En son onu gördüğümde bana maaşını peşin isteyip oradan ayrılacağını söyledi. O günden beri yok. Sizi gördüğüm gece oranın sahibi ile konuşmak için gitmiştim, belki bir şey öğrene bilirim, belki de işler bildiğim gibi değildir diye düşündüm. Adam ters tepti siz gelmeseniz beni öldürmüştü.
Han: Bu adamın çalıştığı yerin adresini vere bilir misin
- Tabi - diyip cebinden bir kağıt çıkardı - buyurun
Felix: Teşekkürler
- Şey.. Sizi o halde bırakıp kaçtığım için çok kötü hiss ettim, koşarken yolda birine çarptım. Bana neden böyle koştuğumu sordu bende heyecanla orda birinin hayatının tehlikede olduğunu söyledim o da koşarak gitti. Kendimce size yardım ede bileceğimi düşündüm, özür dilerim.
Felix: Özür dilemene gerek yok, bana çok yardım ettin, teşekkür ederim.
Eğilip çıktı
Han:Gidelim mi?
Felix: Gidelim
....
Han: Burası mı
Felix: Kağıtta öyle yazıyor
Han: Bakalım
Felix: Kapıda işçi arandığını yazıyor, bence doğru gelmişiz
Felix ve Han kapıyı açıp içeri girerler.
- Hoş geldiniz
Han: Buranın sahibi sen misin
- Hayır.. bay Kim
Han: Nerde şu anda
- Buranın arka kısmında, ah işte
b/kim: Ne oluyor- Lanet olsun
Han: Dur kıpırdama
b/kim: Asıl siz kıpırdamayın kıpırdarsanız bu kadını öldürürüm
Belindeki tabancayı çıkarıp kadının kafasına dayamıştı. Diğerleri korkudan bağırarak dışarı çıkıyorlardı
b/kim: Çekilin önümden
Felix: Ne yapacağız?
Han: Sanırım çekilmemiz gerek
Felix: Delirdin mi?
Han: Boşu boşuna kan mı dökülsün
Derken arkadan birisi gelip elindeki sert cismi adamın kafasına vurdu ve adam yere yığıldı. Kadın ordan kurtulup bağırarak eşinin yanına kaçtı
Felix: Buraya kadar
Han: Teşekkürler
- Ne demek
....
Han: Sorguya kim girecek
Felix: Kim denen adamın sorgusuna ben gitmek istiyorum
Han: Yapa bilir misin?
Felix: Evet
Sorgu odasına girmiştim. Adam beni gördüğünde sırıtmaya başlamıştı
- O gece seni bitirmeliydim
Felix: Tüh yazık olmuş
Adam sorduğum soruların hiç birisine doğru düzgün cevap vermiyordu üstelik sürekli gülmesi de sinirimi bozmuştu, dayanamayıp çıkmıştım. Bir kahve alıp içmeye başladım. O sırada Han yanıma geldi.
Han: Ne oldu?
Felix: Sabrım yetmedi, aptal aptal konuşuyordu. Sen öğrene bildin mi?
Han: Sayılmaz, ama cinayetlerin hepsini üstlendi şu kim denen herifle yaptıklarını söylüyor
Felix: Palyaço kıyafetleri?
Han: Bizim bildiğimiz gibi
Felix: Ya şu çocuklar?
Han: Sustu
Felix: Yoruldum, bir an önce bitse artık
***
Nerdeyse iki haftadır hiç bir şey yoktu, ceset toplamıyorduk. Belki sadece iki kişilerdir diye düşündüm bu iyi bir şeydi ama ya şu çocuklar? Onlara ne olduğunu hâlâ öğrenememiştik. İki haftadır boş boş işe gidiyor biraz dosyalarla oyalanıyor sonra da hiç bir şey olmadan eve dönüyordum. Hyunjin.. o geceden beri onunla da görüşmemiştim. Yaptığım aptallık aklımdan çıkmıyordu. Belki de buraya kadardı, Hyunjin ile bir daha görüşmeyecektim karşıma çıkmayacaktı. Bu bir taraftan iyiydi bir taraftan da içim hiç iyi değildi.
....
Felix: Ben çıkıyorum
Han: Görüşürüz
Eve gitmek için yola koyulmuştum. Eve varınca benle aynı anda evin önünde bir araba durmuştu. Arabadan inen kişi..
Hyunjin: Sen bana gelmezsen ben sana gelirim sevgilim
~~~~~~