Bölüm 5

31 6 38
                                    

Öncelikle parasal konuda ufak bir değişiklik yaptım ve mantık hatası olmaması için önce ki bölümde çok minik dokunuşlar yaptım o konuya, bilginize.

Tatilde olduğum için bölüm atmaya ara verdim maalesef. Aslında bölüm hazırdı ama üzerinden geçmem gerekiyordu o yüzden paylaşmak taa bugüne kaldı anlayışınız için teşekkür ederim.

Son olarak da üniversite sınavına tekrar hazırlanacağım için bölüm atmam daha da yavaşlayacak ya da hatalar bi tık daha fazla olabilir o konuya da anlayışla yaklaşacağınızı düşünüyorum.  Ve de bölümleri her hafta cumartesi atmayı planlıyorum ama yine de söz vermiyim çünkü sadık kalamayabilirim sşdkcşeld

Neyse çok konuştum. Kocaman öpücükler. Seviliyorsunuz, keyifli okumalar 🧡

&

⇆ ◁ Nilüfer - Son Arzum ▷ ↻

Samimiydi konuşurken. Bakışları bile yumuşacıktı. Ben ise hala şaşkın.

Sinir ve ciddiyetle "Bir daha bana dengesiz dersen seni bayıltana kadar döverim." dedim. Kahkaha atmasıyla kaşlarımı daha da çattım "Senin şu yaptığının da dengesizlikten farkı yok."

"Durumu eşitledik. Bundan sonra iki tarafta dikkat edecek buna." dedi, göz kırparak. Önce konuşmak istemediğini söylüyordu sonra gün bitmeden gelip ya özür diliyor ya da olayı çözmeye çalışıyordu hep. Bu tavrı çok sinirlendirmişti fakat makul bir anlaşma olduğu için kabul etmeyi tercih ettim. Sonuçta ikimizde hatalıydık. Elimi uzattım "Anlaştık."

Uzattığım elimi tuttu "Anlaştık."

Elimi çekerek bakışlarımı sorarcasına elinde ki pakete çevirdim. Bakışlarımı takip ederek o da baktı. "Barışma hediyesi gibi düşün." dedi.

"Tek dal versen kafi fazlasını almam." dedim. Şuan sigarasızlıktan çıldırmak üzere olduğum için yüzsüz gibi direkt kabul etmem de sakınca yoktu bence. Bir anda Kırgın Çiçekler Eylül'e dönüşmüştüm. 

"Yarı yarıya o zaman. Özellikle senin için aldım çünkü bir tane alarak kurtulamazsın." dedi, kaşlarını çatarak. Sırıttım.

"Sen sigara içiyor muydun ya?" diye, sordum alayla. Sigara içtiğini öğle arasında öğrenmiştim ama eğlencesine bir daha soruyordum.

Sırıtması daha da arttı "Memnun oldum ben de Ege." dedi.

Bu sırıtış ve verdiği cevap daha yeni tanıyorsun beni anlamına geliyordu. En azından ben öyle anlamıştım. Sırıtmam gülümsemeye dönerken uzattığı paketin içinden bir tane aldım ve dudaklarıma götürdüm. Hemen ardından panikle yere attım "Ne yapıyorsun!" diye çıkıştım, yüksek çıkan sesimle. Şaşkın ve boş suratıyla yüzüme bakıyordu. Haliyle ne olduğunu anlamamıştı.

"O kadar rahat davranıyorsun ki ben de az daha herkesin içinde içmeye başlayacaktım. Ya biri görseydi?" dedim, aynı ses tınısıyla. Gözlerini kırpıştırarak bakıyordu hala suratıma. Yere attığım sigarayı hızla alıp durağın yanında ki ara sokağa girdim. Birkaç adım attıktan sonra gelmediğini fark edince arkamı dönüp "Gelmiyor musun?" diye seslendim. Çok geçmeden ayaklanıp yanıma geldi. Yanıma geldiğinde omzuna hafifçe iki defa vurdum "Sana kızmadım panik oldum sadece." dedim, gülüşlerimin arasından. Söylediğim onu rahatlatmış olacak ki sıkıntılı bir nefes verip benimle beraber güldü.

Ege kendi sigarasını yakarken ben de sigaramı tekrar dudaklarımın arasına koydum. Sigarasını yaktından sonra çakmağı cebine atıp yüzünü yüzüme yaklaştırdı. İkisinin de ucundan tutup sigaraları birbirine temas ettirdi. Yanması için içime derin bir nefes çektim. Fakat aldığım bu nefesin sebebi sadece o değildi. Bakışlarını sigaralardan kaldırdığında gözlerimiz buluştu. Aramızda sadece sigaraların yarattığı mesafe vardı. Bu yakınlık benim için çok fazlaydı ve ben şu ana kadar kaç defa sigara dediğimi bilmiyordum.

LotusHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin