gün batıyor yoldaşım
hiç doğmamışçasına, inkarla
utanç var isyanının tozlarında
bak güneş sönüyor
gecelerime gezegenler yağıyor
yıldızlar küskün, yıldızlar yaralı
incinen yerlerinde parlıyor kor
insanlar gibi hayata
yapraklar gibi dalına
sönüyor umutları, tutunamayışlarına
hıçkırıklarımda gizlenen kahkahalar
gülüşlerimde yeşeren
hüzüne dair akan yaşlar
bilemiyorum yoldaşım, hangisiyim
ağlayan insanlar değilim artık
ağlayamayacak olanların bedeniyim
atamayacak yürekler
ışıldayamayacak gülüşler
ve bir daha asla
yaşaramayacak gözlerim
bıçaklarla diktiğim
yaralarım mı kanıyor hâlâ
yoksa melankolinin onurlandırdığı
hükmü masumluğu olan
katillerim mi beni yakalayan
ihtiyacım olan şefkati bağışlayan
yıldızlar mı asıl kurban olan
affet yoldaşım, ne olur
tüm yaptıklarımın ağırlığına karşın
bir özür hediyesi sunayım
kanatlar vereyim sana
inanabilirsin
meleklerin gözyaşlarından yapıldığına
dünya görüşüm bambaşkadır benim
göremezsin gördüğüm gibi
benim gördüklerim
göremediklerimdir aslında
çiçeklerim her büyüdüğünde
biraz daha zehirlerler sağlığımı
minnettarlığımın aslı
topraklarındaki delilik tohumları
affet beni yoldaşım
sana yaptıklarım için pişmanım
affet ki
daha beterini yapayım