Küçük bir bölümle karşınızdayım. İyi okumalar..
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Daniel rahatsızlanmış ki, mızmızlanmaya başladı. Arkaya dönüp onu sakinleştirmeye çalıştım.
-Az kaldı aşkım, hadi bak bu oyuncağın çok güzelmişşş - diye eline yumru halkalı garip sesler çıkaran oyuncağı verdim. Biraz sakinleşmiş ki, önüme döndüm.
Restorana yaklaştıkca bir kaç kişinin geldiğini gördüm. Görevli kapımı açtıkta yüzüme gülümseme kondurup indim arabadan ve Emo ve Annaya doğru yürüdüm.
-Ohaa, bu ne güzellik yaa bayıldımmm - diye Anna hemen sarıldı bana. Henry de Emoyla tokalaştı. Emo ile Anna geçen ay evlenmişlerdi. Bir birlerine çok yakışıyor ve gerçekten de aşık çiftlerdi.
-Madam - Emo elimi tutup öptü. Ben de ona uygun diğer elimle elbisemi tutup baş selamı verdim oyunculukla.
Annayla kol kola içeriye yürüyorduk.
-Ya Miray, her hamileliğinde daha da güzelleşiyorsun. Umarım bende de böyle olur. - demesine yalnızca gülümsemiş ve teşekkür etmiştim.
İçerisi oyuncak ve balonlarla bezedilmişti. Henry'e önerdiğim gibi yapıp menuler veriliyordu her kese. Kim ne isterse ondan yesin. Böylesi daha iyi.
İlerleyen dakikalarda konuklarımız gelmiş. Hepsi gülüyor, eğleniyorlardı. Yemekler de baya güzellerdi. Çocuklar için bazı oyuncular gelmişlerdi. Her tarafda da küçük ve büyük oyuncaklar, oyun sahaları vardı. Saate baktığımda 9a geliyordu. Baya yorulmuştum. Danielin Kovboy karakterinin kucağında huysuzlanmasıyla almak için oraya gittim. Danieli kucağıma alacakken belimde oluşan ağrıyla iki büklüm kaldım karnımı tutup. Kovboy çabuk Danieli yeniden kucağına aldı. Çocuk ağlamaya başladı.
-Miray hanım. - kulaklarım biran uğuldadı belimin ağrısıyla. Karnımda hafif hafif sancılar oluşuyordu.
-Miray! - Henry'nin bağırmasıyla müzik falan da durmuştu. Yanıma hızlıca gelip doğrultmaya çalıştı sonra belimden tutup yavaşca kucağına aldı. - Aşkım, noldu? İyi misin? - koltuğa oturmamı sağladı.
-İyiyim, iyiyim geçti - ağrılarımın geçmesiyle rahatça nefes aldım. - Henry Daniel ağlıyor. - kalkıp kovboydan oğlumu kucağına alıp yanıma oturtdu.
-Oğlum. - elimle karını falan okşayıp sakinleştirmeye çalıştım.
Her kesin endişe dolu bakışları üzerimizdeydi. Elimi dj'e kaldırdım - açın müziği lütfen, bir şey yok, iyiyim. - birkaç saniye sonra her kes yeniden kendi haline dönmüştü.-Aşkım noldu? Danieli mi kucağına aldın? - diye sorduğunda kafamla onayladım. - ama olmaz sana yapma böyle. Hastaneye gidelim mi?
-Gerek yok iyiyim.
-Emin misin? - dizleri üste önümde oturmuş karnımı okşuyordu
-Hıhım.
- yanımıza gelen garsona seslendim - bakar mısınız? Peynirli mantar ve mantar turşusu var mı?-Evet efendim.
-Güzel, bir de nar suyu var mı?
-Evet efendim.
-Bir de ondan getirin, bu kadar.
-Yiyeceklerin her birinden 2 tabak getirin - Henry garsona döndü. Garson onaylayıp gitti.
-Henry gide bilirsin, iyiyim.
-Küsmüsün bana? - kafamı Daniele dönderip saçlarıyla oynadım.
Kalkıp saçlarımıza öpücük bırakıp uzaklaştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Autumn
RomanceUYARI!! Arada yaş farkı çok ve 18+ sahneler var. Rahatsız olacaklar okumasın. TAMAMLANDI!. ~ Sanırım gözlerinde kaypoldum..