02 : Berke

1.1K 51 8
                                    


Kısa süre içerisinde sınıfa vardık . Sınıftan girince Hazal'a "Sonra görüşürüz " diyerek öğretmenin beni oturttuğu yere doğru yöneldim . Cam kenarı en arka sıranın bir önünde oturuyordum . Arka sıraya doğru gittiğimde arka üçlü iştahlı iştahlı konuşuyordu . Oturmam gereken yerde de Yiğit oturuyordu . Yanlarına gittiğimde Yiğit beni fark etti ve kalktı . Sonra da konuştu . "Cam kenarına sen geç . " Tereddüt etmeden geçtim ve oturdum . Yiğit de ben oturunca arkamdan o da yeniden oturdu ve Konuşmalarını sürdürmeye kaldıkları yerden devam ettiler .

Bizim sınıfın Cool çocukları arkamdakiler ve yanımdakiymiş . Ayrıca Berat da okulun sahibinin oğlu imiş , ünleri de sınıfı aşmış tüm okula yayılmış . Bu grubun bir de belalısı varmış . Yani okulda coolluk çatışması var . İki grup en Cool olmaya çalışıyor gibi bir şey . Hazal'ın anlattığına göre böyleymiş yani . Ben daha olaylara Fransızım . Çok yakında neler bitiyor belki öğrenirdim ama şimdi ders başlamak üzere olduğundan sadece öğretmeni bekleyebildim .

Bir süre sonra öğretmen geldi ve anında derse başladı . Bazen sınıftaki birkaç kişiyi kaldırıp soru soruyordu .

En sonunda zil çaldı ve ders bitti . Daha sonra da öğretmen eşyalarını alarak sınıfı terk etti . Öğretmen çıkınca sınıftakiler de teneffüse çıkmak için ayaklandılar .

Tabii zil çalar çalmaz arkamdakiler öğretmen gelmeden önce konuştuklarını devam etmeye başladılar . Bu konuşmaya Yiğit de dahildi . Oturup konuştukları için bende öyle kalakalmıştım . Sıralar cama dayalı olduğundan geçiş yeri yoktu . Ya teneffüs oturarak geçirecektim ya da Yiğit ile iletişime geçecektim .

Kısa bir bekleyiş ardından sohbetleri koyulaştı . Ben de dinlemekteydim . Akşam bize gelin PS atalım maç izleyelim falan klasik erkek konuşmaları yapıyorlardı .

En sonunda sıkıldım ve bir anda ayaklandım . Berat'ın bakışları bana döndü . Berat'ın sustuğunu gören Yiğit ne olduğunu anlamak için Berat'a ondan sonra da baktığı yer olan bana dönüp baktı . Daha sonra bende geçmek için Yiğitten izin istedim . Yiğit varlığımı yeni hatırlamış gibi kalkıp yol verdi . Sonrasında da "Ben seni unutmuşum ya . " Diyerek güldü . Hayır yani boyum da kısa değil sessiz kaldığım için mi unutmuştu yoksa onlar mı koyu sohbete daldıklarından mı belli değil .

Ufak bir gülümseme yapıp Hazal'ın sırasına gittim . Beni görür görmez konuşmaya başladı . " Ah selam ! Ben sana söylemeyi unutmuşum . Bizim sınıf grubumuz var . Telefon numaranı ver de ekliyim . "

Bende cevap olarak "Olur " dedim ve telefon numaramı verdim. Kısa süre içerisinde beni gruba ekledi . Daha sonrasında da telefonum çalmaya başladı . Hazal " Bu benim numaram kaydedebilirsin . " diyerek gülümsedi .

Biz böyle havadan sudan sohbet ederken Yiğitler dışarı çıkmıştı . Artık sıram boştu . Gerçi benim sıram değil onun sırasıydı . Hazal'a dönerek bu sıra konusunu açtım . " Oturacak başka yer yok mu ya ? "

- Maalesef bir tek Berat'ın yanı boştu , tek oturmayı sever kendisi . Sen gelince tabii işler değişti . Buğra ile oturmak zorunda kaldı . Sana da Yiğit kaldı artık .

" Biri ile yer değiştirebilme gibi bir seçenek de mi yok ?

- Rahatsız mı oldun yoksa ?

" Yani bir kızla oturmak daha hoş olabilirdi ."

- Çok rahatsız ederlerse klasik erkekler sonuçta öğretmene söyleriz belki bir şeyler ayarlar .

" Neyse şimdilik kalsın bu mesele . Yeni geldim sonuçta kimseye tavır takınmak istemem . "

Kolej Aşkı : Entrikalar KolejiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin