Kapıyı çalmadan son kez Mete ye baktım.
"Hazır mısın?"
"Huuh! Değilim."
"Peki o zaman" dedim ve zili çaldım. Mete heyecandan elimi sıkmaya başladı.
"Elim sağlam kalsın" dedim ona bakarak. O Sırada Derya abla -Hizmetçi- kapıyı açtı .
"Buyrun masal hanım" dedi ve kapıyı sonuna kadar açtı. Ona içten bi gülümseme gönderip içeriye girdim. Babam televizyon izliyor ve annem elinde telefonla bişeyler yapıyo.
"Biz geldikkk" dedim en Neşeli hâlimle. Ikisininde bakışları hemen bizi buldu. Mete elimi biraz daha sıktı ve konuştu.
"Merhaba efendim." annem ve babam ayaklandılar.
"Hoşgeldiniz çocuklar" dedi babam. Annemde
"Hoşgeldiniz" dedi. Yanlarına doğru gittik ve önce babama sonra anneme sarıldım. Mete de önce babamla sonra annemle selamlaştı. Babam lafa atladı daha ayaktayken
"Çocuklar hemen sofraya oturalım isterseniz"
"Olur baba" dedim ve salonun içindeki yemek masasına geçtik. Görünüşlerinden annemin hazırladığı belli olan yaprak sarmasını görünce
"Oo! Betül sultan. Döktürmüşsün yine" dedim ve sandalyeye oturdum. Babam sofrada konuşulmasından hoşlanmaz.
"Afiyet olsun" dedi babam ve yemeklere başladık.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
"Senin gömleğim mi Yırtık? Kaldır bakalım kolunu." Dedi babam ve Mete kolunu kaldırınca tavlayı koltuk altına sıkıştırdı. Annem babam ve ben kahkahalarla gülmeye başladık. Yemekten sonra babam nasıl tanıştığımız falan sordu ve bahçede kahve içtik. Meteyle babam tavla oynamaya başlayınca ortam neşelendi. Telefonu çıkartarak saate baktım. 22:55 .
"Bittiyse oyununuz biz gidelim. Yarın okul var sonuçta." Dedim ve babama baktım.
"Bitti güzelim bitti. Saatte geç olmuş zaten" dedi ve saatine baktı. Ayağa Kalktım ve anneme sarıldım. Sonra babama sarıldım ve babam kulağıma fısıldadı.
"Iyi çocukmuş. Gözüm tuttu" dedi. Ve gülümsedim. Babamdan ayrıldım ve Mete'nin elinden tutarak bahçeden çıktık. Arabaya binince rahatlamışcasına bi
"Huhh! Yoruldum" dedim ve meteye baktım.
"Bide bana sor" dedi ve arabayı çalıştırdı. 5-10 dakika Sessizliğin ardından konuşmaya başladım.
"Babamla ne konuştunuz siz?"
Bana baktı ve sonra tekrar önüne döndü.
"Boşver."
"Söyler misin?"
"Ya kızımı üzme falan dedi."
"Bu kadar mı?"
"Bu kadar" dedi ve sustu. Üstelemedim. Eve kadar konuşmadık. Evime gelince arabadan indi ve kapımı açtı.
"Görüşürüz aşkım" dedim ve yanağına uzandım. Tam öpecekken kafasını çevirdi ve dudaklarıma yapıştı. Gözlerimi kapattım ve anın keyfini yaşadım. Ellerini belime koydu. Bende ellerimi ensesine götürdüm. O Sırada karşı komşum Hanife Teyze
"Tühh! Terbiyesizler! "Dedi.
Mete den ayrıldım ve Kafamı eğdim. Utanmıştım.
"Gir hadi içeriye. Sabah almaya gelirim." Dedi. Bişey demeden orda Öylece bekledim.
"Noldu benim güzelime" dedi ve çenemden tutarak Kafamı yukarıya kaldırdı.
"Yok bişey. Sadece. Immm. Şey..."
"Ney?" dedi.
"Bende kalsan?"
"Kalırım sevgilim. Tek derdin bu olsun."
Gülümsedim.
"Ben eve gidip formalarımı alayım. Sabah bidaha eve gitmek zorunda kalmam" dedi. Kafamı salladım ve evime girdim.Meteden
Deli bu kız. Onun yanında kalmak için ben delirirken o 'bende kalsana ' demek için utanıyo. Bugün yorulmuştum zaten. Arabayı çalıştırdım ve eve gittim. Yorgunum abi! Yürüyemem. Arabadan indim ve eve girdim. formalarımı aldım. Üstümdekileri çıkartarak eşofmanla Tshirt giydim. Formalarımı elime alarak odadan çıktım. Ne olur ne olmaz diye evin alarmını aktif hale getirdim. Kapıyı kilitleyerek arabama atladım. Masalın evinin önünde arabayı parkettim ve kapısını kilitleyerek eve girdim. Zili çaldım ve beklemeye başladım. 10-15 saniye sonra kapı açıldı ve benim prensesim minik prensesler kadar tatlı bi Eşofman ve tatlı bi gülümsemeyle kapıyı açtı. Bu kız bana böyle bakarsa ben nasıl öpmem bu kızı? Dudaklarına ufak ve kısa bi öpücük bıraktıktan sonra içeriye girdim. Oda sırtımı yumrukladı ve
"Alıştın sen bu işe" dedi . Bi anda arkama dönünce tekrardan öpmeye başladım. Beni itti ve
"Kendine gelsene oğlum yaa!" Dedi ve önden yürümeye başladı. Utanmıştı belliydi.
"Masal!" Diye seslendim merdivenlerden çıkarken. Döndü ve baktı
"Uyucam Mete. Cidden yoruldum. hatta Şura'da bile uyurum" dedi ve yeri gösterdi.
"Kıyamam ben sana" dedim ve kucağıma aldım. Çok yorulmuş sonuçta. Odası'nın önüne gelince
"Açsana kızım. Ne Bakıyon?" Dedim ve kapıyı gösterdim. Kapıyı açtı ve Masalı yatağa fırlattım.
"Yemeği azalt kızım. Ne bu ağırlık" dedim ve kendimi koltuğa attım. Gözlerimi bikaç saniye kapattım ve kapatır kapatmaz yastık yedim suratıma.
"Sensin o şişkoo!" Dedi ve bi tane daha yastık Attı.
"Yastık Savaş'ı haa?" Dedim ve attığı yastıklarda ona vurmaya başladım.
"Vurmasana ayıı! Mete yaa! Haksızlık ki bu. "
"Neresi haksızlık. Meydan okudun bende kabul ettim" dedim ve bi kere daha vurdum. O hiçbirşey yapamıyordu. Yatakta yatarken yakalandı sonuçta. 5-10 defa daha vurduktan sonra yastıkları kenara atıp gıdıklamaya başladım.
"Yaa. Ahaahahhaa- met.." Hiçbir cümlesini tamamlayamadan gülmeye devam etti. Bende yorulunca kendimi masalın yanına attım.
"Huhh!" Dedim ve ona baktım.
"Uyu hadi prenses. Sabah erken kalkcaz. "Dedim ve pikeyi üzerine örttüm. Alnını öptüm ve
"Iyi geceler masal" dedim
"Iyi geceler" dedi ve bana sarıldı. Bende onu kendime iyice Çekerek sarıldım. Onun yanındayken huzurluca yatabiliyodum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ilk Aşkım
ChickLit5 senelik platonik Aşkın'a ulaşan Mete ve ilklerini sadece mete'de yaşayan masalın hikayesi