5 kişi, 5 farklı insan, 5 farklı beden.
Hepside, tek bir amaç için toplandı. Dans!
Onlar aşklarını dansa kattılar.
Bahar, yeni gittiği okulda bir dans yarışmasına katılır. Orada 4 yeni insan ile karşılaşır. Bu yarışmanın kazananı belli değil mi?
"A...
Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatmayı unutmayalım.
Kırmızı kalplerinizi bu satıra doldurabilirsiniz.
Keyifli okumalar.
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
26.Bölüm: ❝Fırtına Öncesi Sessizlik❞
Bir insan yerini bilmeliydi. Çünkü herkes yerinde mutludur. Benim ve takımım yeri de, gideceğimiz yer. Kaderimizin yazıldığı yer. Orada belki birinci olamayacağız. O zaman da sınava gireriz yine başarırız. İstedikten sonra her şey olmaz mı? Olur.
"Bahar kızım." Annemin sesini duyduğum da başımı defterlerden kaldırdım ve ona baktım.
"Efendim anne?" Odama kadar geldi elinde bez vardı ve ıslak elini kuruluyordu.
"Yarışmanıza 2 gün kaldı hazır az kalmışken arkadaşlarını çağır. Ben güzel bir sofra hazırlayayım beraber yiyelim." Siyah aydınlatıcıları ile 2 gündür konuşmuyoruz. Başımı onaylar anlamda salladım annemde odadan çıktı. Telefonumu elime alıp gruba girdim.
"Selam herkese. Annem bizim için sofra hazırlamış hepiniz gelir misiniz?"
Bulut Tiryaki :Ben gelirim Baharcım.
Ulaş Bozoğlu :Beni de sayın.
Ahenk Günday :Beni de.
Ulaş Bozoğlu :Aman sen eksik kalma.
Ahenk Günday :Kalmam.
Bora Atahan :Beni pas geçin gelmem.
"Niye?"
Bora Atahan : İşim var.
"Annem ısrar etti. Yarışmaya gitmeden gelsinler yiyelim beraber dedi."
Bora Atahan : Gelmeyeceğim.
Ulaş Bozoğlu :Tamam Bora'nın işi bitince gelir.
Bora Atahan :Olur.
Sohbeti sinirle kapattım ve telefonumu masaya attım. Ben bunun ikide birde terslemesi ile mi uğraşacağım? İçimden sabır çekip odamdan çıktım. Annem zaten sofrayı kurmuştu ekmek falan götürüyordu. Bende yardım etmek için suyu götürdüm. Babam ve abim 2 gündür eve gelemediler çünkü işleri vardı.
"Anne bu kadar hazırlığa gerek var mıydı?" Dediğimde, annem başını onaylar anlamda salladı.
"Vardı kızım vardı."
Deyip, mutfağa geçti. Bende masaya şöyle bir baktım. Pilav, tavuk sote, kırmızı mercimek çorbası ve karnıyarık vardı. İçecek olarakta ayran yapmıştı, ev yapımı. Yaklaşık 20 dakikadan sonra kapının zilini duydum. Annemde mutfaktan, "BAHAR KAPI!" Dedi, hızlı adımlar ile kapının yanına gittim ve açtım.
