36.Bölüm: ❝Kıskançlık❞

1.6K 223 38
                                    

Bölüme başlamadan küçük yıldızımızı parlatmayı satır arası yorum yapmayı unutmayalım.💚

Bölüm şarkısı; Suzan Kardeş - Sendeki Kaşlar

Keyifli okumalar.

***

36.Bölüm: ❝Kıskançlık❞

Dostluklar, akrabalıklar, anne ve babalar ve en önemlisi hayat arkadaşın. Babanı seçemezsin ama hayat arkadaşını sen seçersin. Onu tanırsın ve anlarsın.

Her zaman yanında olmaya yemin edersin. Çünkü anlarsın, onsuz geçen süre hep boşmuş. Geç bulunan aşklar sonsuza kadar sürermiş bir efsaneye göre. Ben ve Bora bu efsaneye ayak uyduracağız.

"Biralı Boram nasılsın hayatım?" Bulut'un sorusu ile hepimizin dikkati ona yoğunlaştı.

"İyi," dedi kısık bir tonda. Nefes nefese kalmış gibiydi.

Yerimden kalktım ve bir bardak su doldurup ona uzattım. İçmek için doğruldu, bende bir elimi sırtına koydum destek oldum. O da rahat bir şekilde suyunu içti.

"Ya gidin ötede cilveleşin!" Bulut'un sesiyle ona baktım. Ulaş ve Ahenk'e diyordu ama ikisi hiç bir şey yapmıyordu.

"Ne diyorsun oğlum sen?" Ulaş, tek kaşını kaldırarak sordu bunu.

"Sen daha iyi bilirsin ne dediğimi." Bora bardağı bana geri verdi ve bende koydum.

Odanın kapısı aniden açılması ile irkildim. Artık en ufak bir sesten bile korkuyordum. Doktorumuz içeriye girdi ve derin bir nefes aldım.

"Geçmiş olsun Bora bey." Yanında ki sarışın hemşire ile odanın içerisine ilerlediler.

"Hemşire hanım siz hastanın serumuna vitamini ekleyin." Hemşire ufak adımlarla Bora'nın yanına ulaştı ve gülümseyerek sordu.

"Çok geçmiş olsun." Bora düz bir ifadeyle başını salladı.

Hemşire, Bora'nın kolunu usulca sıyırdı ve kateter girişlerinden dolayı morarmış teninde parmaklarını gezindirdi.

"Acıyor mu?" Bora başını hayır anlamında salladı.

Hemşire iğneyi hazırladı ve serumuna usul usul ilave etti. İlave ederken de Boraya bakıp gülümsüyordu.

"Tedaviniz gayet başarılı Bora bey hiçbir sıkıntı yok." Doktorun sesiyle içime su serpilmiş gibi derin bir oh çektim.

Hemşire ilacı enjekte ettikten sonra Bora ile aynı anda kahkaha attılar. Aralarında ne gibi bir konuşma geçmişti de Bora bu kadar güldü bilmiyorum ama garibime gitti.

"Millet akıllıya biz deliye hasret." Bulut bunu dedi. Bora'nın yüzüne baktığım da hemşireye gülerek baktığını gördüm.

Bana bile böyle güzel gülmedi.

Başımı iki yana salladım saçma sapan triplere girmeye gerek yok.

"Tekrardan geçmiş olsun," Doktor bunu dedi ve çıktı.

Hemşire hâlâ odada kalırken ben sessizce odadan çıktım. Yan tarafta bulunan sandalyeye oturarak ellerimi yüzümün arasına aldım.

Bir hadi bilemedim iki saniye içinde ne demiş olabilir de Bora bu kadar gülebilir?

Telefonumu çıkartıp ekranını açtım. Boş boş dakikalarca açık ekrana baktım.

TUTKULU DANS | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin