31.Bölüm: ❝Sessiz Gürültü❞

2.6K 297 161
                                    

Yıldızımızı parlatmayı unutmayalım!

Medya: BAHAR AYDIN

Bölüm şarkıları; Bu Şehir Girdap Gülüm

Buray - Girdap

Suzan Hacigarip - Eklemedir Koca Konak

KEYİFLİ OKUMALAR!


31.Bölüm: ❝Sessiz Gürültü❞

Güneş battı gece oldu, bütün kötülükler şehre çöktü. Sonra güneş doğdu, iyi görünümlü insanlar şehre indi. Biz ise onlara inandık. Bora'nın yanından sadece ve saniye 3 saniyede ayrıldım ve kendimi dışarıya attığım da göz yaşlarına boğuldum. Ağlamamam gerekirken bir anda oldu.

"Ne oldu lan bu kıza?" Ulaş'ın sesi ile yere bakmaya devam ettim. Yanıma gelen ilk kişi Ahenk oldu ve bir anne edası ile bana sarıldı.

"Tamam, tamam." Dedi, beni sakinleştirmek için sakin sakin konuşuyordu.

Ondan sonra da Bulut geldi ve koluma girdi. "Biz seninle bahçeye çıkalım." Ahenk'e kaş göz hareketi yaptı ve ikimiz bahçeye indik. Bulut beni boş bir banka oturttuktan sonra iyice yaklaştı.

"Bizimkileri yalnız bırakayım dedim, baş başa kalınca iyi şeyler yapar onlar." Dedi, ben ise başımı yere eğdim.

"Git, gitki seni affedeyim."

Dedi, hiç düşünmeden. Onu orada beklememe rağmen git dedi.

Öküz!

"Ne oldu bakalım çiçeğim anlat hadi." Parmaklarımla oynadım, etime tırnaklarımı batırdım.

"Yanına girdim," Dedim, ve sesim kısıldı. Bildiğin içime kaçtı.

"Evet." Dedi, devam etmemi ister gibi.

"Neden geldiğimi sordu, hepimizin gitmesini istedi, ben gitmezsem beni affetmeyecekmiş." Dedim, ve yeniden göz yaşlarına boğuldum. Bulut, ellerini usulca sırtıma koydu ve kendisine çekip sarıldı. Beni ürkütmekten korkar gibi çekingen bir ifadeyle sarıldı.

"Gidecek misin peki?" Dedi, başımı hayır anlamında salladım.

"Nasıl gideyim ki? O hasta, çok hasta." Dedim, Bulut sırtımı sıvazladı.

Geriye çekildiğimde Bulut konuşmaya başladı.

"Git dediği hâlde gitmiyorsan vardır içinde bir şeyler Bahar." Bulut'un sayılı kez ciddi oluşlarına denk gelmiştim ve dediklerini düşündüm. Bora git dediği hâlde gitmiyorsam vardır içimde bir takım şeyler.

"Hayır, o hasta. O yüzden." Dedim, ve gözlerimi kaçırdım.

"Ona değer veriyorsun diyelim biz." Dedi, o an yanaklarım da yükselen sıcaklığı hissettim.

"Ya biz ne saçma sapan şeyler konuşuyoruz?" Diyerek hızlıca ayağa kalktım.

Utandım sanırım.

"Tamam tamam kızarma hemen. Bora'ya söylerim seni kovmaz." Omuz silktim ve koşarak hastaneye girdim.

Koşarak dediysek, koşar adımlarla.

Ahenk ve Ulaş'ın yanına ulaştığım da ikisinin de yine bir kavgaya başladığını gördüm.

"SENİN YÜZÜNDEN ASIL!" Bağırıyorlardı birbirlerine.

TUTKULU DANS | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin