Altın Deniz Kızları (PPGXRRB)

11- İnsan Olmak İçin Tehlikeli Bir Yol

Boomer sabah olduğunda Bubbles'ı görmeye gitmek için kardeşlerine ısrar ediyordu.

İçinde yanan bir şeyler vardı. Kalbi alev alev yanıyordu ve Bubbles'ı görmezse bu ateş sönmeyecekti. Bunu çok iyi biliyordu bu yüzden onu görmeye gitmek istiyordu. Onun bir gülümsemesi bile kalbinin yağlarını eritiyordu. Zaten ilk başta onu gördüğünde korkudan bayılmandığında bu kızda içini hoş eden bir şeyler olduğunu fark etmişti. Bu yüzden şu anki hislerine o kadar da şaşırmıyordu.

Fakat kardeşleri istemiyordu. Blank ve Butch dün fazlasıyla korkmuşlardı. Evet Blank Butterfly'ı çok özlemişti ama korkusu şu anlık aşkının önüne geçiyordu. Bu yüzden de Boomer ne kadar ona ısrar etsede kabul etmedi.

Boomer'ın sayısız yalvarmaları ile diğer 3'lü işlerine devam etmek isteselerde odaklanamıyorlardı. Sonunda Brick dayanamamış ve okuduğu kitabı sinirle kapatmış ve ayağa kalkmıştı.

Brick: Yürüyün gidelim yoksa bu bizi rahat bırakmayacak

dedi yanında duran Boomer'a bir bakış atarak. Aslında Boomer'ın sızlanışları o kadar önemli değildi onun merak ettiği farklı şeyler vardı. Mesela Bubbles kendilerini o kız kardeşleri ile tanıştıracak mıydı? Kızlar hediyelerini almışlar mıydı? Ayrıca Bubbles ve Butterfly'ın onlar için endişelendiklerinden adı gibi emindi bu yüzden onları daha fazla endişelendirmek onlara yakışmazdı.

Brick biraz daha ısrar edince Blank ve Butch sıkıntı ile nefes vermişler ve sonra da diğerleri ile gitmeyi kabul etmişlerdi.

Hep birlikte hazırlanmaya başlarken başlarına ne geleceklerini bilmeseler bile sadece hayata kalmaya çalışacaklarını hissettiler. Bubbles hediyeyi aldıysa bugün kesinlikle gelirdi. Bu yüzden yanına gitme seçeneği en iyisiydi. Ama diğer seçeneklerde vardı elbette ve erkekler sadece başlarına bu korkunç derecede vahşet içeren sahnelerin gelmemesini umuyorlardı.

Yağmurluklarını giyen 4'lü takım hızla teknelerine yol alırken yanlarına kova ve balık tutmalarına yarayacak diğer şeyleri almamışlardı. Zaten dün fazlasıyla balık tutmuşlardı daha fazlasına şu anlık ihtiyaçları yoktu...

(PPG) Deniz Kızları...
Sabahtan beri ben ve kız kardeşlerim erkeklerin teknelerinin olduğu kısımın en derinlerinde sohbet ediyorduk. Bugünü biraz kendimize ayırmak istemiştik. Normalde aptal deniz halkının bakışlarına maruz kalmamak için sürekli çalışırdık. Ama bugün hepimiz onları umursamayacak kadar keyifliydik. Bu yüzden bugünü kendimize ayırmıştık.

Deniz halkının bize olan bakışları "Bunlarda kraliyet ailesindeler diye tembellik yapabiliyorlar" tarzı bakışlardı ama aldırış etmeden sohbet ediyorduk ve ben ara sıra yukarı bakıyordum erkekler gelmiş mi diye. Ama yoktu nerdeyse 3 saattir burdaydık ve erkekler gelmemişti. Onlara teşekkür etmeyi çok istiyordum. Tavşanıma sarılıp uyumak çok huzur vericiydi. Hem Butterfly'da saatlerce kendi küresini sallayıp ona bakmıştı ve Blossom ile Buttercup bizim bu hallerimize çok gülmüşlerdi. Çünkü onlar için biz aptal aşıklardık.

Başımı bir kere daha yukarı kaldırarak baktığımda oraya yeni yeni ulaşan tanıdık karaltıyı görmemle kuyruğumu heycanla çırpmıştım. Kuyruğumdan bazı altın parçaları düşerken Buttercup onları toplayarak bana "Tamam en mutlu sensin kes şunu" bakışları atıyordu. Ona aldırmadan hızla yukarı yüzerken hiç bir şeyi umursamadım.

Hızla su yüzeyine çıktığımda erkekleri korkutmuş olmalıydım ki geriye kaçmışlardı. Onlara en samimi gülümsememi sunarken hayla kuyruğumu heycanla sallıyordum. İçimde belirsiz bir mutluluk patlaması vardı ve kuyruğumu bu çırpmayla yüzersem muhtemelen yunusları bile geçerdim.

Boomer'ın bana baktığı özlem dolu bakışlara dalıp gideccekken arkadan su sesi duyunca arkama dönmüştüm. Kızlar da benimle çıkarken geri erkeklere bakışlarımı döndürdüğümde geriye doğru gittiklerini gördüm. Korkmuşlardı...