14. çekişme

2 1 0
                                    

 

  Kevin nana'nın saf olduğunu biliyordu  ama tsu öyle değildi kevin, tsu'yu yakalamıştı emindi nana'ya aşık olup bunca yıl içinde tutan biri nana'ya "biriyle beraber oldun mu?." diye sorunca gözleri öylesine açılıp şok olmazdı o panik havasını sezmiş kokuyu almıştı, 'bir şey var ve ben bunu çözeceğim' diye içinden geçirdi içkisinden bir yudum alıp onu yatakta bekleyen kadına doğru yöneldi.

   "Ben çıkıyorum tsu kendim kullanacağım gelmene gerek yok görüşürüz" tsu donakalmıştı, nana onu hiç bir yere götürmüyor bilakis onunla birlikte gelmemesi için alelacele çıkıyordu bırak öpmeyi yanına bile yaklaşmıyordu nana'nın rakip şirketi bloss kozmetik hakkında bile uzun zamandır oturup konuşmamışlardı, 'o herif bu ara çok sessiz bunları bırakıp işe odaklanmalıyım' hızla kapıya doğru ilerledi sirkete gitmek için hazırlanırken karşısında kevin'i gördü duraksadı yutkundu 'demek geldin ' dedi içinden soğuk bakışlarıyla kevin'i adeta boğuyordu.

  "Hey sakin ol dostum hoşgeldin demeyecek misin?." Tsu şüphe çekmenin anlamsız olduğunu düşündü bakışlarını yumuşattı "oh hoşgeldin işle ilgili bir durum vardı da sinirliydim" kevin gülümsedi "doğru ya nana sürekli benimle meşgul işler üstüne yıkıldı merak etme seni yakında bu yükten kurtaracağım" tsu ifadesizliğini zar zor korumaya çalışıyordu "memnun olurum bay kevin bu ağır işlerden anlıyor musunuz korkarım ki ögrenmeniz gerekebilir lakin ne işinize yarayacak ki?." Kevin tsu'nun dibine kadar yaklaştı bu herif ondan uzun ve çok benzemerine rağmen daha çekiciydi kevin nana'nın bu zavallı kopyaya çekilip çekilmediğini çok merak ediyordu "yakında nana ile yöneteceğim şirketin, elbette ki her şeyini öğreneceğim".

     Tsu sessiz kaldığı için pişman olmuştu ama kevin bu sözlerin ardından beklemeden çekip gitmişti 'menfaatçi piç' tsu direksyonu yumrukluyordu "kahretsin sakin kalamıyorum kahretsin". Öte yandan kevin kendi arabasında nana ile buluşmak için yola çıkmıştı bir yandan içkisini yudumlarken bir yandan düşünüyordu 'kesinlikle o herifle bir şey yaşamış' artık emindi nasıl ögrenebilirdi "hey evdeki hizmetlilerden nana'ya en yakın olanı bulup onu satın al ne gerekiyorsa ona bir şeyler sormalıyım anladın mı?" Asistan şaşırdı "peki efendim" kevin kurnazca güldü 'tsu efendi bakalım neler yapabilirsin, ben senden kurtulurken' aklında dönen kurnazlıklardan haz alıp kahkaha attı asistan bile uzaktan bakınca onun hırs içinde delirip kıvrandığını görebiliyordu.

   "Merhaba ben uyumaya gidiyorum" nana tsunun cevap vermediğini görünce onu ihmal ettiğini fark etti 'kendini fırlatılmış hissediyor olmalı' diye düşündü salonda tek başına oturan tsunun yanına yaklaşıp kucağına oturdu yanağına sıcacık bir öpücük kondurdu gözlerine baktı tsu da aynı şekilde duygulu gözlerle ona bakıyordu "ne o bana kızgın mısın" tsunun ellerini beline koymaya çalışıyordu tsu beklenmedik şekile büyük elleriyle nana'nın belini sıkıca kavradı nana şaşırdı önceden bütün sırnaşmalarına tepkisiz kalan tsu şimdi onu ölesiye tutuyordu "özür dilerim tsu" tsu başını nana'nın omzuna koydu "sen iyi misin" nana tsu'nun başını kaldırıp iki eliyle kavradı nefesleri birbirine çarpıyordu "çok mutluyum tsu sende mutlu musun benim için" tsu zoraki gülümsemesini takındı "sen mutluysan bende mutluyum benim varoluş sebebim bu" nana vucüdunu tsu'nun kucağına iyice yerleştirip başını onun boynuna gömdü "her zamanki gibi beni şımartıyosun" öyle çocuksu bir edayla söyledi ki tsu kalbindeki bıçağın daha derine itildiğini hissetti 'ona da öyle yapıyor mu bu masum çocuksu yönüyle ona teslim oldu mu' aklında senaryolar bir biri ile yarışıyordu en kötü ihtimalden en iyi ihtimale kadar beyninin her kıvrımına bastırıyor ona acı veriyorlardı "seni yatağa götüreyim mi?." Nana başıyla onayladı "üstümü de ört" tsu gülümsedi başıyla peki hareketi yapti.

   "Buyrun bay kevin bunlar dün gece hizmetlinin çektiği fotoğraflar" kevin inceledi nana'yı tsu'nun kucağında görünce bu kadar sarsılacağını tahmin etmemişti 'kıskandım mı? Tsh saçmalık sadece kaybedemem' gözlerini devirdi, o kevin idi tsu gibi bir varoş onun hedeflerine ulaşmasına engel olamazdı 'sadece itiraf etmesini sağlamalıyım nana'yı seçim yapmak zorunda bıraksam yeter' kafasında planı çoktan kurmuştu nana'ya yarın onlara gelip yemek yemek isteğini söyleyen bir mesaj gönderdi, tsu nana'nın telefonuna gelen mesajı çoktan görmüştü belirsiz bir şekilde gülümsedi "gel bakalım"

Şeytan Üçgeni (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin