Piştt...
Ben geldim. Ömrüm ve Kıraç'ı özlediğinizi duyar gibiyim. O zaman gelsin güzel bir bölüm öyle değil mi? Ben bu bölümü çok sevdim. Bakalım sizlerde beğenecek misiniz?
Klasik...
Ne Diyoruz?
Keyifli ve bol yorumlu okumalar tatlişlerim.
Ömrüm sponsor şirket yöneticilerinin arasında kalmıştı. Hepsi övgü dolu sözleri ile onu nefes alamayacak hale getirmişti. Daha öncesinde de yaptığı işleri takip eden araba markasının sahibi olan adamın,
"Sizin gibi insanların var olması dünyayı daha yaşanabilir hale getiriyor." Ömrüm hafifçe tebessüm ettikten sonra,
"Aslında çok da zor değil." Adama ince bir şekilde mesaj gönderiyordu. Çünkü büyük paralarla oynadığını biliyordu.
"Elbette haklısınız ama hayat koşturmasından bazı şeyleri unutabiliyoruz"
"Bu konuda size yardımcı olmaktan memnuniyet duyarım."
"Gerçekten mi?" Dedi heyecanla orta yaşlarının sonunda olan adam.
"Siz istedikten sonra elimden geleni yapacağıma emin olabilirsiniz." İkisinin konuşmasından sonra diğer şirket sahipleri de aynı talepte bulundular. Bu tarz toplantılarda yaşadığının aynısını yaşamıştı. Aslında büyük bir organizasyon yapıp yardım etmek isteyenleri bir araya toplamanın daha doğru olacağını düşündü. Unutmamak için Gül'e işaret etti. Yanına gelen arkadaşının kulağına eğilip,
"Canım yardım organizasyonu yapılacak diye bir yere not alır mısın?"
"Tamam"
"Burak nerede hemen yanıma gelsin. Boğuluyorum." Bir kenara geçmiş kendi aralarında konuşmaya başlamışlardı.
"Seni anlıyorum ama Kıraç'ın yanında görünmen daha doğru olur."
"İnan ki elimden geleni yapıyorum."
"Biliyorum ama şu salona girdiğimizden beri ikiniz yan yana hiç görüntülenmediniz."
"Of" Dedi Ömrüm gergince.
"Çok zor ama yapmak zorundasın." Gül'ün haklı olduğunu bildiği için yavaş adımlarla kadınların ortasında olan Kıraç'ın yanına doğru yürümeye başladı. Başka zaman olsa yolu sürekli kesilir ve onlarca soruya cevap vermek zorunda kalırdı. Oysa şimdi Kıraç'a giden yolda önüne hiç kimse çıkmamıştı. Derinden gelen müzik sesi eşliğinde yürüyordu ve yanına gitmesine çok az kalmıştı. Uzaktan onun geldiğini gören Kıraç tüm dikkatini onun üzerinde topladı. Yanında olan kadınların kurlarının hiçbir umurunda olmadı. İkisinin bakışları karşılaştı. Birinde hasret, diğerinde hala öfke vardı. Kıraç'ın hemen yanındaydı. Kokusu tüm hücrelerine işliyordu. Ağır olmayan aromatik kokusu başını döndürmüştü. Kendine gelmesi çok kısa sürdü. Kadınların yanında Kıraç elini kibarca arkasına değdirdi. O ufacık dokunuş onu baştan aşağı titretti. Kendini kaptırmamak için konuşmaya dahil olmaya karar verdi. Kadınlar Kıraç'ın yaptığı spor dallarını soruyorlardı. O da gayet kibar bir şekilde cevaplamaya çalışıyorlardı. Kadınların çoğu sponsorların eşlerinden oluşuyordu. O yüzden onlara karşı daha hassas davranmaya çalışıyorlardı.
"Kıraç Bey yurt dışındaki proje ile hala ilgileniyor musunuz?"
"Gerekli incelemeler yapılıyor. Bu konuda Ömrüm Hanım açıklama yaparsa daha doğru olur." Elindeki limonatadan büyük bir yudum aldıktan sonra,

ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKAR KIZIMIZ
General FictionMinnoş bir kızın sakarlıkları yüzünden başına gelebilecek en güzel şeydi aşk. Elif ve Barış'ın inanılmaz hikayesinin satır aralarında buluşalım...