DO-26

3.3K 277 85
                                    

yorum yapmadığınızda kendi kendime yazıyormuş gibi hissediyorum bu da beni kitaplardan uzaklaştırıyor :( şu yandaki yazıyı taaa ne zaman yazmışım AMK hayata bak neyse gençler kütüphane bugün çok kalabalıktı beynim ağrıyooo rezalet gürültü vardı!. Hem bahçede hem içerde hoş değil kardeşim yani

Bu arada bu bölümleri yeni yazmıyorum taslakta olan kitaplardan bölüm yazamadım ne vaktim var ne de teknolojim... 

Sıddık, elindeki poşetleri dinlenmek için yere koydu ve soluklandı. Hiçbir şey olmamış gibi ilerleyen Kemal arkasına baktı, aniden duran Sıddık'a. "Ne oldu? Neden durdun?"

Sıddık elini beline yerleştirerek "Yoruldum biraz dinlenelim." dediğinde Kemal başını salladı.

Sıddık ve Kemal bir kenarda bulunan üçlü dinlenme koltuklarına oturdular. Sıddık yan profilinden Kemal'e baktı. Bu geçen aylar içerisinde gerçek anlamda olgunlaşmıştı. Eski tavırlı ve kibirli konuşması yoktu. Daha düzgün ve akıcı konuşuyordu. Hatta bazen gereğinden fazla sessizdi şu an olduğu gibi...

Sıddık bu garipliğe anlam veremiyordu. Kendisine kırgın mı yoksa zaman onu değiştirmiş miydi anlamıyordu. Birkaç saat içerisinden çıkarabildiği tek şey onunla konuşurken artık rahatsız olmadığıydı. Çünkü kendisini aşağılayarak konuşmuyordu veya babasına laf söylemiyordu.

"Eksik bir şeyin kaldı mı?" diye sorduğunda Kemal ona döndü. Cebinden bir not kağıdı çıkartıp gözünü gezdirdi.

tava
tencere
su kaynatıcı
yastık+yorgan
tabak
çatal kaşık
temizlik için kova

"Sadece yastık ile yorgan kalmış fakat sorun değil. Zaten tek başıma taşıyamam onları da alırsam." Derin bir nefes aldı ve elindeki notu tekrar katlayıp cebine koydu. "Her şey için teşekkür ederim,Sıddık." dedi.

Sıddık gülümsedi. "Ne demek."

Kemal, Sıddık'ın gözlerinin içine bakmaya devam ederken Sıddık yerinde kıpırdanarak gözlerini kaçırdı. Hâlâ kendisinden hoşlanıyor muydu?

"Kemal?"

Kemal, özlediği yüzü tekrar tekarar izlerken dalgınlıkla "Hım?" dedi.

Sıddık başını çevirdi dalgın gözlere baktı. "En son konuşmamızdaki o mevzu hâlâ geçerli mi?" dediğinde Kemal gözlerini kırpıştırdı ve bakışlarını kaçırdı. Karşılarında duran mağazanın gösterişli ışıklarına ardındam vitrindeki mankenlere ve elbiselere göz attı. Parmaklarıyla oynuyordu. Ne demeliydi? Evet derse tekrar kaybedelibilirdi onu ama hayır derse de yalan söylemiş ve saçma sapan bir yola girmiş olacaktı.

Komik bir şey varmış gibi güldü ve elini havada salladı. "Sıddık, kaç ay geçmiş üzerinden..." Sözünü devam ettiremeden bitirdi. Gözleri hala vitrindeki cansız mankendeydi.

Sıddık yerinde rahatlamış ama rahatsızca hareket etti. "Peki hala şey misin?" diye sorduğunda Kemal'in bakışları ona döndü. Dudakları hala gülümsüyor gibiydi fakat hayır Kemal şu an hiç mutlu değildi. Göğsünde koca bir orman yangını vardı.

"Ney miyim?"

Sıddık bu sefer gözlerini kaçırdı ve yutkundu. "Gay?"

"Senin için iyi mi yoksa kötü mü bilmiyorum ama ben ölene kadar böyle olacağım. Yani bu değişen bir şey değil." dediğinde Sıddık durgun bakışlarını gözlerine çıkardı. "Doğrudur, araştırmıştım." Ardından hafifçe gülümsedi. Aynı lisedeki arkadaşça bir gülümseme gibi. "Ne sen değişebilirsin ne de ben. Nasıl yaratıldıysak öyle yaşıyoruz. Sen erkeklerden ben ise kadınlardan hoşlanıyorum. Benim içinde bu değişmeyecek." dediğinde Kemal gülümsemeye çalıştı fakat başarılı olamayacağını hissettiği için başını Sıddık gibi çevirdi.

İki beden de karşılarındaki renkli mağazayı izliyordu.

Kemal gözlerini kapattı ve sol gözünden bir damla yaşın süzülmesine izin verdi. Göğsündeki yangın şimdi tüm bedenine yayılmış inanılmaz bir azap veriyordu. Aşkına karşılık veremeyecek bu çocuğa gönlünü kaptırmış yetmiyor gibi bu geçen aylarda asla gerçek olmayacak hayaller kurmuştu.

Onu özlediğini buluştuklarında kısa da olsa sarılmayı beklemişti mesela...

Kemal çenesine inen göz yaşını elinin tersiyle sildi ve ayağa kalktı. Sıddıkla göz teması kurmadan poşetlee yöneldi hızlıca "Ben artık gideyim. Yolları tam olarak bilmiyorum." dediğinde Sıddık'ta onunla beraber kalktı.

"Dur yardım edeyim avm dışına kadar." desede Kemal hiç poşet bırakmayıp hepsini topladı ve yürümeye başladı...

_matmazelnoir espark evet

DİNCİ'NİN OĞLU -GAY | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin