Last Night on Earth

98 14 9
                                    

"My beating heart belongs to you
I walked for miles 'til I found you"

Universitenin kapanmasına 2-3 hafta kalmış, bunun serbestliğiyle Jaehyuk'un okula karşı zaten hiç olmayan ilgisi iyice bitmeye başlamıştı. Oğlan ilgisini hiçbir ders çekmeyince genelde yaptığı şey olan Asahi'yi düşünüyordu.

En son konuşmalarından yaklaşık bir hafta geçmiş, ondan sonra da aynı davranmaya arada göz göze gelmeye devam etmişlerdi. Gerçi durumun böyle olması Jaehyuk'u rahatlatmıyordu, sonuçta o kadar şeyden sonra konuşmayı kesmek aralarına soğukluk girmiş demekti.

Oğlan kafasından tüm olumsuz olanakları geçirirken yanında olan en yakın arkadaşı Yoshi ise Jaehyuk'un onu dakikalardır izlediğini, dünyaya geri dönmesini belirttiği bakışını görmesini bekliyordu.

"Ve ayrıca çocuklar, biliyorsunuz ki okulun kapanmasına az bir süre kaldı ve bunun için ufak bir etkinlik düzenliyoruz. Katılımınızı bekliyoruz."

Dersin son dakikalarına doğru yapılan bu müthiş duyuruyla Jaehyuk dünyaya dönmüş ve yanına bakınca ona çatık kaşlarla bakan Yoshiyi görmüştü.

"Hoşgeldin dünyalı merak etme sana zarar vermem"

"Aman Yoshi altı üstü dalmışım"

"Dalmışım mı? Bence beynin kendini kapatıp yeniden açtı"

Yoshi derin bir nefes verdikten sonra sarkastik bir şekilde gözlerini devirdi.

"Etkinliğe katılıyoruz di mi"

Jaehyuk hafifçe gülümseyip yerinden kalkarken dramatik bir şekilde elini alnına koydu, "Aman Tanrım Yoshinori Kanem...soyadın her neyse, eğer Hamada ailesinden pozitif bir cevap alabilirsen neden olmasın"

Yoshi arkadaşının onun yerine yine hoşlandığı çocuk için bir etkinliğe katıldığını duymamak için kulaklarını kesmek istese de kıyamayıp iç ısıtıcı bir gülümsemeyle elini oğlanın omuzuna koydu.

"Siktir git kendin sor"

Sonra da amfiden çıktı.

"Tch bu çocuğun kabalıktan ciğerleri kararacak bi de beni burda ölüme terk ett-"

"Kendi kendine mi konuşuyorsun"

E çüş

"Ahaha ne alaka Sahi? Sadece gözlem yapıyordum"

"Yine de kendi kendine konuşuyordun"

Jaehyuk Tanrının bu anı soruyu sorması için gönderdiği sinyalini kısa sürede kavramış, biraz daha konuştuktan sonra soruyu sorma kararı almıştı.

"Biliyor muydun üstün zekalı insanlar kendi kendine konuşurlarmış"

"Deliler de öyle"

Kaba insan

Jaehyuk bu kabalıklara karşı yüzünü buruşturmuş sonra da konuyu değiştirmek amacına elini havada sallamıştı. Kendini soruyu sormaya hazırlarken yanaklarının kızardığını, ellerinin terlediğini hissetti.

"Bu arada etkinliğe katılacak mısın..Asahi"

"Bilmiyorum. Büyük ihtimalle Haruto beni sürükler o yüzden sen evet olarak sayabilirsin"

Ve işte Jaehyuk'un kalbi patlıyor.

Aman tanrım aman tanrım aman tanrım en salak şeye bile çok heyecanlanıyorum galiba sonunda kafayı yedim.

Evet yedi.

"Anladımmmmmm o zaman sonra görüşürüz"

"Görüşürüz Yoon"

Jaehyuk koşarak Asahiden uzaklaşmaya başladı, zaten domates gibi kızarmıştı ve üstüne üstlük Yoshiyi araması gerekiyordu.

"YOSHI YOSHI KANEMETO"

"Soyadım Kanemoto Jaehyuk Yoon" nefes verdi "Ne oldu ayrıca aşk böceğim"

"Ne aşk böceği iyy"

"Seni öldürmeden önce ne olduğunu söylemek ister misin"

"ASAHI GELİYORMUŞ"

"GERÇEKTEN Mİ"

İkisi de şuan ponpon kızlar gibi yerlerinde zıplayıp çığlık atıyorlardı. Yoshiye sorsanız niye böyle bir tepki verdi onu bile bilmiyordu. Sonrasında uzun oğlan üstünü düzeltti ve ciddileşti.

"Ona çıkma teklif edicem" Yoshi ağzındaki suyu püskürttü. "Ne"

"En azından şansımı denemeliyim"

Yoshi hayali göz yaşlarını silmiş sonra da Jaehyuk'a bakmıştı

"Eğer utançtan gebermezsen bol şans dostum çünkü şimdi bile yanakların ve kulakların kızardı"

"Sussana sen"

Kırmızı kafalı çocuk kıkırdayıp ağzını kilitleme işareti yaptı.

"Görüceksin sen"

____________________

Tamam Yoon Jaehyuk her şeyi bi anda gaza gelmesiyle söylemiş olabilir ama belki bi umut kendinde gerçekten Hamada Asahiye çıkma teklif edecek özgüven bulunuyordur.

Green Day and The 1980's Japanese | JaesahiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin