「chapter 4」

581 59 48
                                    

bölüm 4

SUNA, ÖNÜNDEKİ ÜNİVERSİTEYE BAKTI

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

SUNA, ÖNÜNDEKİ ÜNİVERSİTEYE BAKTI. Görüntüsü çok sadeydi ama gelecekte iyi bir yere gelmek istiyorsa kesinlikle bu üniversitenin yetenek sınavlarını kazanmalıydı.

"Çok fazla yaygara çıkarmamaya çalışın. İzini zor kopardım zaten, sırf sizin için." dedi beden öğretmenleri. Gerçekten iyi bir adamdı. Kapıya geldiklerinde kapıdaki güvenliğe gelme sebeplerini söylediler ve ziyaretçi kartını alarak içeri girdiler.

"İlk önce müdürün yanına gideceğiz, ardından sırasıyla derslikleri, amfileri, spor salonlarını gezeceğiz." dedi beden öğretmenleri en önde yürürken.

"Kocaman" dedi Atsumu etrafı incelerken. Yanından geçen kızlara selam vererek ilerliyordu.

Suna sessizce etrafı inceliyordu. Sadeydi okul, ve bu sadeliği çok sevmişti Suna. okulun koridorlarında sessiz bir klasik müzik çalıyordu. Okul tertemizdi ve çok güzel kokuyordu. Çok hoşuna gitmişti.

Müdürün odasına girdiler ve müdür, beden öğretmenleri ile konuştuktan sonra bir kağıt verdi. Bu derslere girebilmeleri için gereken izin kağıdıydı.

Geri odadan çıktıklarında ilk girecekleri amfiye ilerlediler. Bu takım kaptanlığı yapmak isteyenler için bir sınıftı.

İçeri girdiler ve herkese selam verdikten sonra amfiyi incelediler. Profesör onlara bir şeyler anlattıktan sonra geri çıktılar.

Şimdiki girecekleri amfi menajerlik içindi. Atsumu da Suna da menajer olmayacaktı ama öğretmenleri girmek istemişti.

İkisi de içeri geçtiğinde Suna az önce yaptığı gibi amfiyi inceledi. Ardından öğrencilere baktı.

Gözleri tanıdık gelen yüzle durdu.

"Shun?" diye mırıldandın sessizce. Kimse onu duymamıştı. Shun aynı anda Suna'ya baktı.

Sporcu muymuş bu çocuk? diye düşündü. Hem sporcu hem de sigara ve alkol içiyor. Ne kadar da salak.

Profesör bir şeyler anlatmaya başladığı anda zil çalmaya başladı. Herkes eşyalarını alıp dışarı çıkarken Suna, Atsumu ve öğretmenleri hala profesörle konuşuyordu.

Shun eşyalarını yavaşça çantasına sokuşturdu ve merdivenlere adımını attı. Amfiden çıkarken Suna'ya kısa bir bakış attı.

Suna ona 5 dakika bekle anlamında bir el işareti yapmıştı. Shun kafasını salladı ve masalardan birine oturdu.

Konuşmaları bitince Atsumu ve öğretmenler dışarı çıktı. Suna ise kızın yanına ilerledi.

"Mesleğinin kasiyerlik olduğunu sanıyordum?" dedi kızın yanına, masaya, otururken. Konuşkan birisi değildi, ama üniversite hakkında bilgi alması gerekirdi. Tanıdık birisini bulmuşken de sormak istediği sorular vardı.

"Kasiyerlik yaparak hayat geçmez." dedi Shun. "Hem sigara hem de alkol alıyorsun, bende sporcu olduğunu düşünmezdim."

"Niye sporcular alkol ve sigara içemez mi?" dedi Suna dalga geçercesine.

"Dengenizi ve sağlığınızı korumanız lazım, koçunuz bunları öğretmiyor mu?" dediğinde Suna kafasını hayır anlamında salladı.

"Liseye gittiğini düşünüyordum, kaç yaşındasın?" dedi Suna. Çok büyük göstermiyordu ne de olsa kız.

"18" dedi Shun. "okula 1 yıl erken başladım. o yüzden yaşıtlarımdan 1 sınıf üstüm."

Demek aynı yaştayız diye düşündü Suna.

"Okul güzel mi? Burada okumayı planlıyorum."

"Hangi sporu yaptığına göre değişir, duyduğum kadarıyla futbol okuyanlar kötü bir okul olduğunu söylüyor." dedi shun. "Ne sporcususun?"

"Voleybol" dediğinde Shun gülümsedi.

"Bende voleybol menajerliği okuyorum. Ne rolündesin? Pasör arkası gibi bir his alıyorum senden."

"Orta kırıcıyım. Pasör arkası olmak pek eğlenceli değil." dedi Suna ve arkasına yaslandı. "Haftaya maçlarımız var. İzlemelisin."

"Bazı maçları izleyeceğim." dedi Shun izleyeceği liseleri düşünerek. "Karasuno, Kamomedai, İnarizaki ve Aoba Johsai liselerini merak ediyorum. Ayrıca Nekomada okumuştum ve voleybol takımının menajerliğini yapmıştım, o yüzden Nekoma maçına da gideceğim."

"Oh, o zaman maçımıza geliyorsun." dedi Suna. Kız anlamayarak kafasını sağa eğdi. "İnarizaki lisesindeyim."

"Öyle mi" dedi kız şaşırarak, "O zaman zaten maçınıza istesem de istemesem de geleceğim. Ödevim bu.

"Kazanacağız." dedi ve zilin çalması ile yerinden kalktı. "Soracağım sorular için vakit kalmadı."

"İstiyorsan numaramı verebilirim, istediğin zaman sorabilirsin. Belki de gelecekte senin takımına menajerlik yaparım, nereden bilebilirsin?" dedi kız telefonunu çıkarırken. Suna da kendi telefonunu çıkarıp kıza verdi.

Shun, kendi numarasını Suna'nın telefonuna kaydetti. Suna'da aynı şekilde Shun'un telefonuna kendini kaydetmişti.

"Sonra görüşürüz." dedi kız. Gülümseyerek, aynı zamanda elini sallayarak koşarak amfiden çıktı. Sıradaki dersi spor salonundaydı. Koşarak giyinme odasına gitti ve üzerini değiştirip spor salonuna koştu. Saçlarını sıkı bir at kuyruğu yaptıktan sonra yerine geçti.

"Yerine imza attım." dedi yanındaki kız. Arkadaş değillerdi ama bu tarz konularda birbirini kolluyorlardı. Shun, voleybol oynadıkları derslerde pasör oluyordu. Yanındaki kız ise smaçördü. Birbirlerinin eşi sayılırlardı.

Spor salonunun girişindeki suna ve arkadaşını görünce kaşlarını çattı. Şimdi de onları izleyeceklerdi sanırım.

"Ah geldiniz mi?" dedi voleybolu kızlara öğreten profesör onlara ilerlerken. Suna ve Atsumuyu sınıfın önüne getirdi.

"Millet, bunlar İnarizaki lisesinden gelen 2 voleybol oyuncusu. Bugünkü maçımızda bizimle oynayarak size yardımcı olacaklar." dediğinde Suna ve Atsumu köşeye ilerlediler. Suna üzerindeki tişörtü çıkarınca Shun bakışlarını yere çevirdi. Suna ise o sırada formasını giymişti. Altında zaten şort vardı, değiştirmesine gerek yoktu. Aynısını Atsumu da yaptı ve sahaya döndüler.

"Atsumu, sen ilk takıma geç. Suna sen ise ikinci takıma." dedi profesör ve herkesin takım rollerini söyledi. Her zamanki gibi pasördü shun.

Suna, Shun'un takımındaydı. Mutlu olmuştu çünkü orta kırıcıları çok kötüydü. Suna söylediği kadar iyi oynuyorsa maç bizde, diye düşündü Shun. 

"Düdük çaldığında maç başlıyor." dedi profesör ve düdüğü çaldı.

" dedi profesör ve düdüğü çaldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
smoke メ | suna rintarouHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin