「chapter 5」

609 61 59
                                    

bölüm 5

"SON SAYI" sesiyle önüne gelen saçları kulaklarının arkasına attı Shun

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"SON SAYI" sesiyle önüne gelen saçları kulaklarının arkasına attı Shun. Ucu ucuna kazanıyorlardı. Profesyonel oyuncularla oynadıkları için çok yorulmuşlardı, ralliler çok uzun sürüyordu.

Suna kızların bu kadar iyi oynamasını beklemiyordu. Normalde takıma yeni biri girince oynamalarının kötüleşmesi gerekiyordu ama hiçte öyle olmamıştı. Voleybol eğitimi almak böyle bir şey demek ki diye düşündü. Suna takıma girdiği gibi sanki her zaman takımdaymış gibi ona alışmışlardı.

Atsumu smaca kalktığında bloka kalkan tek kişi Sunaydı.

Shun yarım saat içerisinde bir şey öğrendiyse, o da Atsumu'nun hayvan gücündeki smacının durdurulması gerekiyorsa az 2 kişinin bloka kalkmasının gerekmesiydi. Atsumu topa vuracağı anda zıpladı ve Suna'nın yanında bloka kalktı.

Top ikisinin elinin arasına çarparken ikisi de topu karşı tarafa gönderdiler ve yere geri düştüler. Top yere değerken öğretmenleri düdüğü çaldı ve kazanan takımın 2. takım olduğunu söyledi.

"Yoruldum!" diye bağırdı smaçörleri ve kendini yere attı. Shun saçındaki tokayı çıkarttı ve bileğine takıp çantasına ilerledi. Suyunu çıkarıp içtiken sonra karşısındaki Suna'ya baktı.

"Güzel oynuyorsun." dedi Suna, Shun'un gözlerinin içine bakarken.

"Teşekkür ederim, sende eminim ki gelecekte milli takımda oynarsın." dedi Shun ve suyunu çantasına atıp geriye yaslandı. Suna yanına oturdu.

"Biraz daha çabalarsan aslında voleybolcu olabilirsin, neden menajer olmak istiyorsun ki?" dedi merakla.

"Bence maç izlemek, maçta oynamaktan daha eğlenceli." dedi Shun kafasını sandalyenin sırt bölümüne yaslarken. "Ortaokuldayken voleybol kulübündeydim. Maça çıktığımda ellerim titriyordu o yüzden düzgün pas atamıyordum."

Suna kafasını salladı. Stres sorunları var demek diye düşündü.

"Hadi beyler, gidelim." dedi öğretmenleri onlara seslenirken.

"Görüşürüz." dedi Suna ve yerinden kalkıp öğretmeninin yanına ilerledi. Suna gittiğinde ise Shun sandalyesinde uyuklamaya başlıyordu.

Shun'un ailesi o ilkokuldayken boşanmışlardı. İkisi de Shun'a bakmak istemediği için onu anneannesine vermişlerdi. İlkokuldan beri anksiyetesi vardı Shun'un. Üniversiteye gidiyordu ama hala gitmemişti.

Ortaokuldayken depresyona girmişti. Artık ailesinin onu terkettiğini anlayacak yaşa gelmişti. Okulda ise dışlanıyordu. Kimseyle arkadaş değildi. 13 yaşına geldiğinde anneannesi ölmüştü. Onu seven tek kişi de onu terk etmişti.

İntihar etmişti Shun. Bileklerini kesmişti, ama komşuları onu farkedip hastaneye yetiştirmişti. Terapisti onu mutlu eden bir şey bulup başlamasını önermişti.

smoke メ | suna rintarouHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin