Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"GÜZEL ŞAKAYDI AMA GÜLDÜRMEDİ." dedi Shun ve eşyalarını topladı. Suna'nın dalga geçmesi onu kırmıştı. Suna okulaki o popüler çocuktu. Yakışıklıydı, sporcuydu, yüz vermezdi kimseye. Shun ise en arka sırada oturan ve her ders uyuklayan o çirkin kızdı. Çirkin kız popüler çocuktan hoşlanırdı, ama popüler çocuk ona yüz vermezdi kimseye vermediği gibi.
"Şaka yapm-" Suna'nın konuşmasına izin vermeden devam etti Shun: "Hadi eve dönelim. Bugün evine mi gideceksin bende mi kalacaksın?"
Doğruyu söylemek gerekirse, Suna şaka yapmıyorsa bile şuanda ondan hoşlandığını bilmek istemiyordu. Duygularından emin değildi, onu arkadaş mı yoksa sevgili mi olarak gördüğünden emin değildi. Emin olana kadar görmezden gelecekti bu itirafı.
Suna ise reddedildiğini anlayıp susmuştu. "Eve gideceğim." Bir süre sadece tavanı izlemek istiyordu. Kimseyle konuşmak istiyordu.
İkisi de evlerine dağıldıklarında Shun işe gitmişti, Suna ise evde oturmuş sigara paketini bitiriyordu. Bitirecekti ve bir daha almayacaktı. Shun sigara sevmezdi, belki de sigara yüzünden onunla sevgili olmuyordu. Parayla beraber evden çıkarken bir yandan da Kita'yı arıyordu. Bugün yaşanan her şeyi anlattı ve Kita'nın düşüncelerini aldı.
"Bana kalırsa zamana ihtiyacı var. Shun anlattığın kadarıyla seni görmezden gelecek kadar kalpsiz birisi değil. O yüzden ona zaman vermeye ne dersin?"
"İstediği yeter ki zaman olsun."
Markete geldiğinde kasaya yöneldi. Onu gören Shun sigara reyonuna ilerledi ve her zaman içtiği sigaradan aldı: "Bu, değil mi?"
"Hayır, sigarayı bırakıyorum." dedi Suna ve kasadaki sakızlardan birini aldı.
"Oh öyle mi?" Shun şaşırmış bir yüz ifadesi takındı. "Seni bu kadar çabuk bırakmaya zorlayan şey ne?"
"Sevdiğim kız sigara içmemi istemiyor." dedi Suna elini ensesine atarak. İmayı anlamasını ummuştu, ama Shun ona gülümseyerek cevap vermişti.
"Ne güzel!"
"Onu umursadığımı bilseydi daha güzel olabilirdi."
Sakızı aldı ve marketten çıktı. Bir süre sokaklarda boş boş dolaştı, ardından evine geri döndü. Yorucu bir gündü.
↗･べ↝⊰⊹メ
"İşte böyle. Ne düşünüyorsun Kenma?"
Kenma bir süre sessizce oturdu ve düşündü. En yakın arkadaşlarından birinin yaşadığı karmaşık olayı çözmeye çalışıyordu.
"Ondan hoşlanıyor musun?" dedi Kenma
"Bilmiyorum." dedi Shun ve hüzünle yüzünü yere çevirdi. "Sevdiği birisi var, ve o kişinin ben olmamamdan korkuyorum Kenma. Ya başka birinden hoşlanıyorsa?"
"Senden hoşlandığını açıkça belli etmiş Shun. Sende onu reddetmişken böyle konuşmaya bence hakkın yok. Ondan hoşlanıyorsun ama birisinden hoşlanmayı kendine uygun görmüyorsun. Haklı mıyım?"
"Haklısın." diye mırıldandı Shun. "Onunla olmayı haketmiyorum. Bana göre çok iyi birisi, ayrıca kat kat yakışıklı. Onun yanında çok paçoz duruyorum. Saçlarımın sarılığı bile kötü kalıyor onun yanında."
"Yakışıklı olduğunu da kabul ediyorsun. Bu kadar abarttıysan kim olduğunu merak ediyorum." dedi Kenma. Shun telefonunu çıkarttı ve dün çekildikleri fotoğraf kabinindeki fotoğrafları gösterdi.
"Shun. Suna değil mi bu? İnarizakiden?" Kenma şok içinde Shun'a baktı. Shun suçlu bir çocukmuş gibi sessizce oturdu ve azarlanmayı bekledi. "Sen onun yanında paçoz falan kalmazsın abarttığın kadar yakışıklı değil. Ayrıca sende güzelsin yani."
"Ne yapacağım Kenma yardımcı ol" Shun telefonunu Kenma'ya ittirdi ve bir şeyler yapmasını bekledi.
"Kuroo'dan yardım alalım. O sizi 2 dakika geçmeden sevgili yapar. O türden bir abaza o."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
---
1 Nisan adına şaka gibi bir bölüm olsun istedim :D
