hi, ı'm taehyung | taekook

üç

İyi okumalarr.

Jungkook

Elimde ki poşetleri mutfak masasının üzerine bıraktığımda Gureum ve Bam yanıma geldiler. İkisininde kafasını sevdiğimde Gureum bacağıma daha çok sırnaştı. Bam ise poşetleri rahat bırakmayarak poşetin kulpu ile oynamaya devam etti. Eğilerek Gureum'un burnunu kontrol ettim. Nefes almakta sıkıntı yaşıyordu doğduğundan beri. Korkuyordum onu kaybedeceğim diye.

Mamalarını taslarına koyup yerleştirdiğimde ikiside yemeklerini yemeye başladılar. Televizyonun karşısında ki koltuğa oturduğumda ellerimde ki boşluğu hissetmiştim aniden. Saatler önce tanıdığım bu çocuğa nasıl bağlanmıştım böylece cidden. Dövmeli elimi diğer elim ile tutarken titrememesi için sıktım hafifçe. Bir kaç yıl önce yaşadığım kazadan dolayı sağ elimi kullanırken sorun yaşıyordum. Ara sıra titreme tutuyor ara sıra uyuşuyordu. Bugün çoğunlukla bunu yaşamamıştım çünkü Taehyung sürekli bu elimi tutmuştu.

Gureum ve Bam yanıma geldiklerinde Gureum'u kucağıma almıştım. Bam ise yanıma yatmıştı. Elim ister istemez Gureum'um burnuna gidiyordu. Uyuduğunda bile korkar hale gelmiştim. Bazen su içmeye kalktığımda bile onu kontrol ediyordum. Bir gün uyandığımda nefes alamamasından o kadar korkuyordum ki.

Gureum'u son kez kontrol ederek yerine yerleştirdim. Bam ise kendiliğinden Gureum'un yanında ki yatağına gitmişti. Onunda başını okşayıp öptüğümde yerine uzanmıştı. Kendimi odama attığımda gözlerim yıldızların doldurduğu gökyüzünde gezindi. Yıldızlı gökyüzüne baktığımda aklıma Taehyung'un gözlerinin gelmesi ile gülüşüm büyüdü. Kendimide yatağa attığımda yorgunluktan gözüm kapanmaya başlamıştı bile.
.

.

.

.

Bir kaç hafta sonrası

Gözümü yüzümde ki ıslaklıkla açtığımda Bam'ın üstüme çıktığını anlamıştım. Yüzümü yalıyor yatakta bir diğer tarafa bir benim olduğum tarafa gidip geliyordu. Yatakta doğruluğumda kucağıma gelmişti hemen. Yüzümü yalaması ile bende onu öptüm. Gureum'um havlamasını duyduğumda aşağı inmemiz gerektiğini anlamıştım. Gureum'un bacakları Bam'a göre bayağı kısa olduğu için merdivenleri çıkamıyordu. Bu yüzden uyandığımda genellikle Bam'ı görüyordum.

Aşağı kucağımda Bam ile indiğimde Bam'ı ilk önce yere bıraktım. Gureum'un kucağıma gelmesi ile onu öpmeye başladım. Onunda beni yalaması ile sevgi zamanımızı bitirdik. Bam'ın yemek taslarının oraya giderek havlaması ile kapaklı dolaptan mamalarını alarak kaplarına doldurdum. İkiside yemeye devam ederken su kaplarınıda doldurarak yerine bıraktım.

Kendime kahvaltı hazırlayıp yemeğimi yedikten sonra kapı çaldı. Hoseok Hyung'u görmemle ona sıkıca sarıldım. İçeri geçerek bilgisayarın başına oturduk.

"Hyung bugünlük bu kadar yeterli hadi yemek yiyelim."

"Evde yiyeceğiz değil mi?"

"Dışarda da yiyebiliriz bence."

"Hayır Jungkook ne zaman dışarda yemek yemeye çıksak 'oh hyung afiyetle yedim sağolun' diyip orayı terk ediyorsun."

Konuşurken beni taklit etmesi ile yanımda ki yastığı ona fırlatmıştım. Gülerek bana tekrar attığında kahkaha atmaya başlamıştık. Evde yemeğimizi yiyip bitirdikten sonra Hoseok Hyung Bam'ı birkaç günlüğüne almak istediğini söylemişti. Hoseok Hyung veterinerlik okumuştu ve hayvanlara olduğundan fazla ilgi duyuyordu. Şuanlık kendi kliniğini açamadığı için ara sıra arkadaşlarının hayvanları ile ilgilenmeyi seviyordu. Bende her zaman teklifini kabul ediyor ara sıra geleceğimi belirtiyordum. Hoseok Hyung'a güvenmediğim için değil, Bam benden ayrı kaldığı zaman duygusallaşıyordu. Bam ve Gureum'un tasmalarını takıp dışarı çıkmıştık. O ters yöne evine giderken ben ise Gureum ile birlikte parka gitmeye başlamıştım. Uzun bir süredir Taehyung'u görmek için her gün parka gider olmuştuk. Bazen Bam ile ama çoğunlukla Gureum ile parka gelirdik. Bam genellikle Hoseok Hyung ile kalmayı tercih ediyordu. Hoseok Hyung'un bahçesinde bulunan köpekler için yapılmış alanı kendine benimsemişdi.