Herkese selamm. Bölüme başlamadan önce vote atmayı unutmayın lütfen. Hepinize iyi okumalar dilerim.
🪄
"Merlin..."
Oda karanlıktı. Ancak asalarımız etrafı aydınlatıyor ve bu tuhaf manzarayı bize sunuyordu. Karşımızda bir yılan duruyordu. Arkasında kelid aynası. Nam-ı diğer dilek aynası.
Yılan tüm aseletiyle karşımızda duruyor kendisine hayran bırakıyordu. Gerçi Hermione ve Ron korkmuş bir şekilde bakarken Harry ve ben sakince bakıyorduk. Ruhum onu daha yakından görmek istedi. Bir kaç adımdan sonra Harry'nin elini kolumda hissettim.
"Y/n baksana her an birimizin üstüne atlayabilir. Yaklaşma."
Onu dinlemedim. Ondan korkmuyordum. Beni korkutmuyordu. Adımlarım ilerledikçe yılan daha fazla hareket etti. Üstündeki siyah pullar hafif loş ışıkta çok güzel parlıyordu. Ona iyice yaklaştığımda bana saldırmak için ufak bir atak yaptı ama kendimi tam zamanında geri çekmiştim.
"Y/n geri gel! Görmüyor musun? O tehlikeli."
Ron'nun endişeli sesini umursamadım.
-Devamında bizim söylediklerimizi Çatal dili olarak düşünün-
Belki de onunla konuşmayı denemeliydim. Sonuçta o iksiri içtiğime göre artık bu özelliği sahiptim.
"Merhaba güzellik. Endişelenme, sana zarar vermeyeceğiz. Biz sadece bir taş arıyoruz. Bizden korkma. İstersen şu an bu kapıyı açabilirim gitmek istiyorsan."
Yılan kafasını hafifçe aşağı yukarı salladığında yavaşça kapıyı açtım ve yılan süzülerek gitti. Altın üçlüye döndüğümde Harry hiç şaşkın gözükmüyordu. Biliyordum o da anlamıştı. Çünkü o da Çatal ağızdı. Hermione ve Ron ise şaşkınlıkla bana bakarken Hermione konuşmaya başladı:
"Y/n... bu nasıl olur? Sen..."
"Evet Hermione. Çatal ağızım. Her Çatal ağız Salazar Slytherin'nin kanından gelmek zorunda değil."
Harry aynaya doğru ilerledi. Bir süre aynaya baktı.
"Dumbledore bu aynanın yerini değistireceğini söylemişti. Eğer buraya koyduysa demek ki dönen olayların farkında."
Önce Hermione aynanın yanına yaklaştı ve gördüklerini söylemeye başladı.
"Ünlü bir seherbaz olmuşum. Hatta büyü bakanıyım."
Sonrasında Ron aynanın önüne geçti.
"Quidditch kaptanı olmuşum. Quidditch kupasını kaldırıyorum."
Sonra Harry gördüklerini söyledi.
"Annem ve babam... yanyana çok güzel görünüyorlar."
En son ben de aynanın yanına gittim. Gördüğüm şey hakkında ne düşünmem gerekiyordu? Pansy, Tom, Blaise ve Draco... hepimiz yanyanayız ama büyümüş hallerimiz. Draco elimi tutuyor. Bilekliklerimiz hâlâ takılı. Ben de ailemizi görmeyi beklemiştim ama öyle olmadı. Diğerlerinin ne gördüğümü sormalarına aman vermeden konuşmaya başladım:
"Hadi gidelim buradan demek ki diğer odaya girmeliyiz."
Ben arkamı döndüğümde Ron şaşkınlık akan sesiyle bağırdı.
"Merlin! Ayna nereye kayboldu?!"
Ne? Arkamı döndüm ve ayna kaybolmuştu. Ama daha az önce buradaydı ve bana harika bir manzara sunmuştu.
"Belki de gerçek ayna değildi. Bir büyüydü."
Hermione haklı olabilirdi. Umut ediyorum ki gerçek aynadır. Kelid aynası düşlerimizin en derininde en çok arzuladığımız şeyi gösterirdi. Bu gördüğüm gerçekleşirdi umarım. Çünkü çok güzeldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SILLAGE*Draco Malfoy*
Fanfiction"İnsanlar iki kafa, dört kol ve bacaktan yaratılmıştı. Ancak bu hayatı yaşanılmaz kılıyordu. Tanrı ise buna bir çözüm buldu. İnsanlar artık tek kafa, iki kol ve bacaktan oluşuyordu. Ancak Tanrı tek bir şeyi ayırmadı. Ruhlarını. Böylece iki ayrı ins...