"Y/n!"
Tam yatakhaneye girecekken Draco'ya döndüm. "Şey sadece... sadece teşekkür etmek istemiştim. Anlatmak iyi geldi. Son kez sarılabilir miyim?" dedi aşırı aşırı tatlı bir ses tonuyla. Böyle bir ses tonu ile böyle bir soru sorduktan sonra ona nasıl hayır diyebilirdim? Draco'nun yanına gittim ve sıkıca sarıldım. "Artık ben de senin arkadaşınım Draco. Bana istediğin her şeyi her an anlatabilirsin. İstersen beraber yine astronomi kulesinde sohbet ederiz ha?" dedim ona teklif sunarak. Neden bilmiyordum ama kabul etmesini her şeyden çok istiyordum.
"Elbette. Memnun olurum." dedi. Birbirimize iyi geceler dedikten sonra yatakhanelere girdik. İçimdeki anlamsız bir heyecanla yatağa girdim ve bu geceyi düşünerek uykuya daldım.
-3 hafta sonra-
Artık yavaş yavaş bu ortama alışıyordum. Hogwarts aşırı eğlenceli ve sempatik bir ortamdı. 3 hafta boyunca Harry, Ron ve Hermione ile buluştum. Ama genelde Tom, Blaise, Pansy ve Draco ile beraberdim. O kadar eğlenmiştik ki. Derslerden harici kalan zamanlarda bahçede dolaştık. Beraber sohbet ettik. Her gece Draco ile astronomi kulesinde buluştuk ve sohbet ettik. Bazı geceler ağlayarak bana ailesini daha doğrusu babasını anlattı.
Daha tanımadan babasından nefret ediyordum. Bir çocuğa -ve bu kendi çocuğu- böyle davranılmamalıydı. Babası ne kadar kötüyse annesi o kadar iyiydi. Annesi ile bir gün tanışmak cidden isterdim. Bugün salıydı. Karanlık sanarak karşı savunma dersinden çıkmış birazdan uçuş dersine geçecektik. Bu zamana kadar beraber sözel dersler yapmış şimdiyse pratik üzerine bir ders işleyecektik.
"Çocuklar daha neyi bekliyoruz? Geç kalacağız hadi yürüyün." dedi Tom. Biz bahçeye çıktığımızda Madan Hooch daha gelmemişti. "Bak Tom, Madam Hooch hâlâ gelmemiş bile. Geç kalmadık." dedi Pansy. Pansy ve Tom durmadan birbirleri ile sataşıyor ama asla küsmüyorlardı. Onların ilişkilerini asla ama asla anlamıyordum. Sanırım onlar bundan memnundu. "Madam gelmeden herkes sıraya geçsin." diye seslendi bir Slytherin öğrencisi.
"Evet arkadaşlar herkes süpürgelerine yanına geçsin ve inanarak 'yukarı' desin." dedi Madam Hooch. Bir yanımda Pansy, bir yanımda Draco vardı. İçimdeki tüm inancı toplayarak 'yukarı' dedim. İlk denemem olmasına rağmen gayet başarılıydım. Süpürgem elimdeydi. Bir kaç deneme sonrasında Pansy de başarmıştı.
"Bu süpürge neden uçmuyor! Yapamıyorum." diye hayıflandı Draco. Ona doğru döndüm ve konuşmaya başladım. "Bak şimdi Draco. Gözlerini kapat ve derin bir nefes al." dedim ve Draco dediklerimi yaptı. "Güzel. Şimdi tüm inancını topla ve içinden şunları tekrarla 'başaracağım. Başaracağım.' ve kendine inandıktan sonra sesli bir şekilde 'yukarı' de." dedim sakince. Draco gözlerini kapattıktan sonra bir kaç saniye bekledi. Sesli bir şekilde "Yukarı." dedi.
"Başardın Draco! Bak bu kadar kolay." dedim sevinçle. "Yardımın için teşekkür ederim Y/n." dedi Draco. Madam Hooch herkes başardıktan sonra konuşmaya başladı. "Bu haftalık dersimiz bu kadar. Haftaya isterseniz haftaya ikili gruplar ya da tek bir şekilde uçmayı deneyeceksiniz. Grup halinde uçacaksanız grupları dersten önce ayarlayın." dedi ve bahçeden uzaklaştı.
Bahçede bir banka oturduk. Ben ve Blaise yere oturmuştuk. "Eee kim kiminle uçmayı planlıyor?" dedim. "Benimle uçmak ister misin Pansy?" dedi Tom. Pansy önce "Sen ne diyorsun?" der gibi baktı ama sonrasında hemen kabul etti. "Sen de benimle eş olmak ister misin Y/n?" dedi Draco. Düşünmeye gerek yoktu. Hemen kabul ettim. Blaise sitem eder gibi bir sesle "Siz hemen eşleştiniz ama ben kiminle uçacağım?" dedi. Aklıma gelen bir fikirle hafifçe sırıttım. "Hafta ki ders Gryffindor ile ortak. Ron ve Hermione eş olacaktır. İstersen Harry ile eş olabilirsin?" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SILLAGE*Draco Malfoy*
Fanfiction"İnsanlar iki kafa, dört kol ve bacaktan yaratılmıştı. Ancak bu hayatı yaşanılmaz kılıyordu. Tanrı ise buna bir çözüm buldu. İnsanlar artık tek kafa, iki kol ve bacaktan oluşuyordu. Ancak Tanrı tek bir şeyi ayırmadı. Ruhlarını. Böylece iki ayrı ins...
