8.BÖLÜM

6 5 0
                                    

PALM springs yolu tam bir felaketti.
Uykumdan uyandırıldığım için perişandım. Direksiyona Alp  geçtiği halde de uyuyamadım.
Aklımda
çok fazla şey vardı.
Eva, itibarım, görevim. Düşünceler vızır vızır beynimde dolanıyordu.
Bir sürü derdim vardı. Arabayı Alp'in kullanması da endişelerime endişe katıyordu.
Babam annemle vedalaşmama izin vermediği için de üzgündüm.
Onu rahatsız etmek istemediğini
söylemişti ama ben gerçeği biliyordum.
Nereye gittiğimi öğrenirse annemin bizi durdurmaya kalkmasından
korkuyordu.
Son görevimden sonra çok sinirlenmişti.
Ne de olsa tek başıma dünyanın öbür ucuna gitmiştim
ve döndüğümde de geleceğim tamamen belirsizdi.
Annem babama, Druidlerin beni işlerine geldiği gibi
kullandıklarını, sonra da bir kenara fırlatıp attıklarını söylemişti. Bu geceki planların önünde durabilir miydi
bilmiyorum ama ben de yerime Eva'nın gönderilmesi riskini almak
istememiştim.
Babamdan zaten sıcak ve içten bir veda beklemiyordum sanırım ama kardeşimle ve annemle
doğru dürüst vedalaşamamak garipti.
Şafak, Nevada’nın çöl manzarasını alev alev yanan kızıl ve bakır bir denize çevirdiğinde uyumaktan
tamamen vazgeçip gücümü toplamaya karar verdim.
Bir benzin istasyonundan devasa boy bir kahve alıp
Alp'e  yolun kalanında arabayı kullanabileceğimi söyledim.
Alp  direksiyonu seve seve bana teslim etti
ama uyumak yerine o da kendine bir kahve alıp yol boyunca benimle çene çaldı.
Arkadaşça tutumunu
sürdürmekte hala ısrarlıydı. Öyle ki bu sahtelik karşısında önceki düşmanlığını mumla arar oldum. Benden
şüphelenmesi için ona bir neden vermemeye kararlı olduğumdan kendimi çok  zorladım ve
gerektiği yerlerde başımı salladım. Sürekli dişlerimi sıkarken bunu yapmak zor oldu tabii.
Sohbetin bazı kısımları o kadar da kötü değildi.
İşle ilgili konuşmaları kaldırabiliyordum ve çözmemiz
gereken bir sürü mesele vardı. Bana okulla ilgili bildiği her şeyi anlattı. Ben de bir süreliğine evim olacak
yerin bütün ayrıntılarını beynime kazıdım.
Hazırlık Okulu belli ki prestijli bir yerdi.
Oraya bir nevi üniversite gözüyle bakabilir miydim acaba? Druidlerin standartlarına göre işim için gereken her şeyi
biliyordum ama içten içe daha fazla bilgi için yanıp tutuşuyordum.
Kendi okumalarım ve araştırmalarımla
tatmin olmayı öğrensem de üniversite uzun zamandır hayalimdi.
Benden daha fazla şey bilen ve bana
öğretebilecek bir şeyleri olan insanların arasında olmak bile yeterdi aslında.
Son sınıf olduğumdan kampüs dışı ayrıcalıklardan da yararlanabilecektim. işimizle ilgili aldığımız ilk
emir de  sahte kimlik kartlarını hazırladıktan sonra bana bir araba bulmaktı.
Yatılı okulda kısılıp
kalmayacağımı bilmek durumu daha dayanılır kılıyordu.
Gerçi Alp'in  kendi ulaşımımı sağlamamı
istemesinin tek nedeninin, görev sırasında çıkabilecek her türlü yükü omuzlamamı garantilemek olduğunun
farkındaydım.
Ayrıca Alp beni, aslında daha önce düşünmem gereken bir konuda da aydınlattı.
Barın ile sen okula kız kardeş olarak kaydedildiniz, dedi.
Ne? Yaşadığım şaşkınlığa rağmen direksiyon milim sarsılmadı. Bir vampirle yaşamak başka şeydi,
onlardan biriyle akraba olmak başka. Neden? diye sordum.
Göz ucuyla baktığımda omuz silktiğini gördüm.
Neden olmasın? Sürekli onun etrafında olmanı ve aynı
odada kalmanızı açıklar işte. Normalde okul farklı yaşta kişilerin aynı odada kalmasına izin vermiyor ama
aileniz okulun her zamanki politikalarından ödün vermesine karşılık dolgun bir bağış yapacağına söz verdi.

ÇARPIŞMA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin