"Kağan!"
Derinden bir ses yankılanıyordu. Sesi duyan Kağan çevresine bakındı bir süre. Ağaçlardan ve dağlardan başka hiç bir şey yoktu."Nereden geliyor bu ses?" Diye sordu kendine. Daha sonra bir silah sesi çınladı kulaklarında. Korkmuştu. Nereye gideceğini bile bilmiyordu.
"Oğluuum!" Kağan o an sesin annesine ait olduğunu anlayarak daha çok telaşa kapıldı.
"Anne!" Diye çaresizce bağırmıştı.
"Haahahahahahaha" Gülme sesi ile Kağan sesin nereden geldiğini bulmak için kendi ekseninde dödü. Ses her yerden geliyordu sanki.
"Duyduğuma göre beni arıyormuşsun." Gülen adamın uzaktan gelen sesi ile vücudu kasılan Kağan daha fazla dayanamayarak bağırmaya başladı.
"Kimsin sen?"
"Ben senin aradığın kişiyim Denek 301!" Kağan korku ile geri geri gitmeye başladı.
"Profesör?"
***********************************************************************************************
Karnına girdiği sancı ile çığlık çığlığa uyandı Kağan. Karnı patlayacakmış gibi ağırmaya devam edince yattığı yerde cenin pozizyonu alarak sık ve kesik nefesler almaya başladı.
"İyi misiniz?" İçeriye girip telaşla yanına gelen kadına baktı.
"Çok canım yanıyor." Kadın ne dediğini anlayarak hızla Kağan'ın yattığı yatağın ucuna yaklaşıp koluna bağlı olan seruma ilaç enjekte etti.
"Merak etme! Bu ilaç ağrını hafifletecek." Kağan kıvranmaya devam ederek zoraki aklına gelen soruyu sordu.
"Neredeyim ben?"
"Oteldesin. Bende doktorum. Merak etme, kan kaybından bayıldın ama şimdi iyisin." Kağan ağrıya rağmen biraz doğrularak kadının yüzüne baktı.
"Neden sancım var peki?" Doktor yavaşça Kağan'a doğru yaklaşıp yanına oturdu.
"Zavallı şey seni." Kağan kadının dediğini anlamayarak yüzüne bakmaya devam etti.
"Kasıkların dışarıdan değil, içeriden patlamış. Bunu biliyor muydun bilmiyorum ama bir deneye kurban gitmişsin."
Kağan daha çok gerilerek kadının konuyu nereye getireceğini dinlemeye devam etti."Merak etme! Seni karnındaki o şeyden kurtarmak için buradayız." Kağan sırtından aşağıya süzülmeye başlayan ter ile elini saçlarının arasından geçirdi.
"Böyle bir şeyi sizden istediğimi hatırlamıyorum." Doktor şaşkınca Kağan'ın yüzüne bakarak konuşmaya devam etti.
"Yani o şeyden kurtulmak istemiyor musun?" Kağan sinirlendiğini hissederek kolundaki serum iğnesini çekip çıkarttı.
"Yalnız artık çok geç." Kağan anlamayarak kadına baktı.
"Birazdan ağrın artacak ve doğum başlayacak."
Kağan elini tedirgince karnına yerleştirdi.
"O ölü bir şekilde doğacak." Kağan soğuk soğuk terlediğini hissederek lavaboya doğru koştu. Kadın da arkasından geliyordu.
Klozeti açarak kendini kusmaya zorladı. Kadın anlam veremeyerek Kağan'a bakıyordu.
Kağan en sonunda kusmaya başladı. Bir yandan öğürüyor bir yandan da Mirayla konuşmaya çalışıyordu."Mira! Mira beni duyuyor musun? Ses ver. İyi misin? Mira!" Doktor bir Kağan'a bir karnına bakarak şaşkınca konuştu.
"Sen karnındaki o şeyle iletişim mi kuruyorsun?" Kağan sinirle klozetin yanında ayağa kalktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENEK 301
FantasyUyandığınız yer odanız değilse ne yapardınız? Hiç tanımadığı,hiç tatmadığı bir korkuyla açtı gözlerini Kağan. Sırtı sert ve soğuk zeminde, gözleri hafif aralık... Bir deneye kurban gitmek üzereydi Kağan. Sert ve soğuk bakışlarını hızlıca etrafta ge...