"Acil iş bulmam gerek."
Seokjin saçlarını karıştırırken önünde yemek yiyen Namjoon ve Jimin'e bakarak söyledi.
"O kadar iş var gir işte birine."
Jimin ağzındaki yemeği çiğnerken anlaşılmaz sesi ile büyük olana bakarak konuştu.
"O kadar kolay mı sanıyorsun? Kaç tane yere baktım garsonluk için ama yeni bir işçiye ihtiyaçları yokmuş."
"Sen neden işe giriyorsun ki? Şimdiye kadar ihtiyacın yoktu."
Namjoon dikkatlice arkadaşına bakarken sordu. Onun zor durumda olup olmadığını anlamaya çalışıyordu.
"Şimdiye kadar ailem bir şekilde ihtiyaçlarımı karşılıyordu ama kız kardeşim kaza geçirdi ve onun hastane masrafları falan derken bana yetişemiyorlar."
"Hey, kardeşin iyi mi?"
Jimin endişe içeren sesi ile sordu. Seokjin ve Namjoon'u daha yeni yeni tanımaya başlasa da sanki yıllardır tanışıyorlarmış gibi hissediyordu. Onları çok sevmişti.
"İyi, merak etmeyin."
"Ben sana yardım ederim."
Üçü de sesin geldiği tarafa doğru döndü. Taehyung elleri cebinde yüzündeki anlamlandıramadıkları gülümseme ile Seokjin'e bakıyordu.
"Sen neden her yerden fırlıyorsun? Yoksa bizi mi izliyorsun?"
Jimin artık yavaş yavaş sinirlenirken kaşlarını çatarak kendisinden uzun olan ayakta dikilmiş çocuğa baktı.
Gülümseyen yüzü kendisini ifadesizliğe bırakırken bakışlarını sarışına çevirdi. Sonra aklına bir şey gelmiş gibi aniden kahkaha atmaya başladı. Üç arkadaş karşılarında masaya tutunarak gülen bedene anlamaz bakışlar atıyordu.
"Bunun derdi ne böyle? Tanrı'm, buna akıl ver sonra bizim başımıza patlıyor."
"Jimin Jimin Jimin... Ben senin yerinde olsaydım benimle konuşurken dikkat ederdim. Her an sana sürprizlerle gelebilirim. Ayağımın altında fazla dolanma küçük fare."
"Ne saçmalıyorsun sen?!" Jimin yumruklarını sıkarak kendisini tutmaya çalışıyordu.
"Seokjin, benim babamın restorantı var. Sana orada iş ayarlarım, yani eğer istersen."
"Ah, şey ben bilemiyorum. Aslında..." Arkadaşlarına bakarak sanki fikirlerini almak ister gibi bir süre bekledi. İkisi de omuz silkince cümlesine devam etti.
"Olur."
Taehyung'un yüzüne geniş bir gülümseme yayılırken ellerini küçük bir çocuk gibi çırptı.
"İşte bu! Okul çıkışı benimle birlikte gidelim."
Seokjin onu başı ile onayladıktan sonra Taehyung onların yanından uzaklaştı.
________
"Jungkook"
"Hm"
Kimsenin olmadığı sahilde rüzgar saçlarını savururken elleri cebinde yürüyen beden yüzündeki küçük gülümseme ile sarışına baktı.
Jimin'de ona aynı gülümseme ile karşılık verirken konuşmaya devam etti.
"Birlikte bir şeyler yapalım mı? Sadece okulda görüşüyoruz ve okuldan sonra kısa bir yürüyüş dışında bir şey yapmıyoruz."
Böyle olmasının sebebi son zamanlar derslerine yoğunluk vermesiydi. Jungkook kısa bir süre düşündü ve gülümsemesini silmeden onu onayladı.
"Hafta sonu bir kafede buluşalım mı? Sonra tüm günü birlikte gezeriz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Angel Of Death
Random"Bana emir mi verdin bebeğim? Üstelik seni bir daha uyarmayacağımı söylememe rağmen ellerini mi kullandın? Şimdi sana ne yapmalıyım? Yaramaz çocuklar her zaman ceza alır Jimin-ah." Sert ses karşısında Jimin'in içi titredi. Ceza kelimesini duyması il...