Uyarı!
Yazıcagım bölümleri denemeye kalkmayın bu sizin icin avutma yöntemi olmasın..
İyi okumalar <33
*Önceki bölüm*
Benden TELEFON NUMARAMI İSTEMİŞTİ. Acayip mutluydum. Yani ben isteyemeden o istemişti bile.
Telefonunu uzattı. Bende hemen telefon numaramı yazdım.
...
"Kan, kendine zarar verme"
Yatağımda tavana bakmış uzanıyordum. Haruki'den izuku havası almıştım. Bu beni daha çok üzüyordu. Beni daha çok boşluğa atıyordu ve bu boşluğu dolduracak bir çözüm yöntemim yoktu. Sadece onu yapmak dışında. Yanıma bir tane jil3t aldım ve çatı katına çıktım. Yanımda bir çanta ile gitmistim. İçinde not defteri, kalem, jil3t, sargı bezleri ve peçete.
Çatı katına çıkmıştım. Kimse yoktu ve sessizdi. Benim tam aradığım yerdi. Demirliklere yaklaştım. Demek o gün İzuku da böyle hissediyordu.
Aşağı doğru eğilmiştim. Bu bina oldukça yüksekti. Ama kendimi atmamalıydım. İzuku'nun hayalini hâlâ gerçekleştirmem gerekiyordu. Sonra ölürsem öleyim bir sıkıntı olmazdı. Villainler öldürdü diye düşünürlerdi.
Demirliklerden uzaklaştım ve yere oturdum. Çantamdan jil3ti çıkardım ve yine yaptım. Yapmamam gerekiyordu. Ama yapmamak elimde değildi. Çantamdan artıdan peçeteyi ve sargı bezlerini çıkarmıştım. İlk önce peçete ile kanı temizledim sonra da o yarayı sargı bezi ile sardım. Hızlı olmam gerekiyordu çünkü birisi gelebilirdi. Hemen sardım ve üstümdeki ile sargıları kapattım.
Bir anda kapı açılma sesi geldi. Düşündüğüm gibi oldu. İyiki hızlıca yapmıştım. Yoksa yakalanırdım.
Kim geldi diye arkama bakmıştım. İzuku'ydu.. ama o ölmüştü. Nasıl gelebilirdi. Umrumda değildi. Yanına gidicektim.
Bi anda kapının oraya koşmaya başladım. Gerçek olup olmaması umrumda değildi. Sadece onu özledim ve ondan özür dileyecektim. Koşmaya başladığımda bir anda uzaklaştı. Benden korkuyor gibiydi. Ama ben onun yanına gitmeye kararlıydım.
Ben koştukça o uzaklaşıyordu. Benden kaçıyor olması çok üzüyordu. Yani yaptıklarımı biliyorum ama benim derdimi de dinlemesini istiyorum.
*Yorulmuş bir sesle*
Bakugou: İzuku durur musun artık!
İzuku bir anda durdu. Sonunda diyeceklerimi dinliyecekti. Ben bu anı hic kaçırmadan kullanmalıydım.
Bakugou: Bana kızgınsın biliyorum ama beni dinlemeni istiyorum
İzuku: Niye seni dinleyerek zamanımı kaybedeyim ki.. Sen sadece zaman kaybısın bakugou katsuki
Bana ismimle seslenmişti. Yani benim ona ismiyle seslenmemin sebebi artık onunla alay geçmediğimi anlaması içindi. Ama büyük bir ihtimalle bana olan olumlu düşüncelerini yok etmiş olmasıydı...
Bakugou: izuku.. lütfen beni dinle. Çok kısa sürecek.
İzuku: ...
Bakugou: Bunu söyle olarak algılıyorum.. Sana küçüklükten beri yaptığım şeyler için özür dilerim. Ben o zamanlardan beri tehdit ediliyorum. Lütfen beni affet.. Hem benden bir isteğin vardı ya onu başardım! UA'ya birincisi olarak gi-
İzuku: Yeter! Senin o berbat sesini ve bahanelerini duymak istemiyorum. UA'ya gitmişsindir o da bana hava atabilmek için değil mi!? İşin gücün sadece hava atmak! Eğer tehdit edilseydin bana söyleseydin dediklerini ciddiye almazdım bile. Senin yüzünden öldüm ben! SEN TAM BİR CANAVARSIN!!
"Sen tam bir canavarsın"
.
.
.
Bakugou: Ben tam bir canavarım.. görüşürüz izuku...
Eşyalarımı aldım ve hemen kapının oraya koştum. Gitmemle çıkmam bir oldu. Artık gözlerimden yaşlar çıkabilirdi. Eve doğru koşarken kirpi saçlı çocuğu gördüm. Onu umursayamazdım
*Eve geldiğinde*
Eve gelmiştim. Geldiğim gibi odama çıktım. Yaşlı kadını dinliyecek morelim yoktu. Yoksa gözünün önünde ağlardım.
Üstümü çıkardım ve duşa girdim. Duşta oturup ağlamak çok güzeldi. Rahatlatıyordu beni. Duştan çıktıktan sonra üstümü giydim ve yatağıma uzandım. Telefonuma baktığımda baya mesaj geldiğini gördüm. Kim bana bu kadar mesaj atardı ki?
Baktığımda birisi bilinmeyen numaraydı diğeride Haruki'ydi. Haruki'nin yazdığını gördüğümde havalara uçmuştum. İlk önce ona yazdım.
*Mesajlaşma*
"Haruki: Bakugou nasılsın!"
"Haruki: Ben Haruki"
"Haruki: Ehe mesajlarım gitmiyor"
"Haruki: Müsait olduğunda yazarsın"
"Haruki: Bay bayy""Üzgünüm yazamadım :Siz"
"Biraz işlerim vardı :Siz"
"Kusura bakma :Siz"Keşke daha erken yazabilseydim. Ama şey diyemezdim "ya ben çatıya çıkıp kendime zarar verdim sonra ölen arkadaşımı görüp ondan ozur dilemeye çalıştım". Öyle deseydim bana deli gözüyle bakardı. Bir anda mesaj geldi. Hemen baktım. Ya Haruki'dense
Düşündüğüm gibi Haruki'dendi. Çok mutlu olmuştum. Hemen mesajına baktım.
*Mesajlaşma*
"Haruki: Heh sıkıntı yok takma o kadar kafana"
"Haruki: Ee daha daha naber""Konusucak konu yok dimi :Siz aklında"
"Haruki: Şeyy evet"
"Haruki: Ama ne farkeder ki yani""Tamam tamam ben iyiyim :Siz
sen nasılsın?"Konuşma bu şekilde ilerlemişti. Çok saçmaydı ama 2 saat konuştuk bu şekilde. Yani konu baya ilerlemişti. Her şeyden konuşmuştuk. Alakalı alakasız.
"Haruki: Aaa ne alaka yaaa"
"Aw neyse çok geç oldu yaşlı :Siz
Kadın uyu uyu diye başımın
Etini yiyor yarin okulda konuşuruz""Haruki: Tamamdır görüşürüz"
"Görüşürüz :Siz*
Haruki ile konuştuğum için çok mutluydum. Benim gibi birisiyle konuşuyordu ama yine de iyi anlaşmıştık. Onla konuşurken sanki izuku ile konuşuyormuşum gibi hissettim. İzuku ile alakalı şeylerde genellikle çok üzülürdüm ama bu sefer içimde bir mutluluk vardı.
...
Yazar sonunda yazdı ehm-
Kusura bakmayın geç gelebiliyor- çünkü ben bölümleri okula giderken ve okuldan dönerken yazıyorum yani geç gelebiliyor
Şimdiden 85 okuyucu olmuş çook- teşekkürlerr <33
Görüşürüzz-