Askıda || Bölümler çoğalana kadar bir süre askıda, daha sonra sık sık bölüm gelecektir.
Elleri saçlarımda gezerken konuştu. "Çok sevdiğim bir söz var, Beren." Bütün dikkatimi ona verdim. O ise beni yine kalbimden vuracak sözleri dilinden döküverdi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Beren Argun
•
BİR HAFTA SONRA;
Aynanın karşısında makyajımı tazelemiştim. En sonunda çantamdan çıkardığım parfümünden iki fıs üstüme sıkarak son kez aynada kendimi kontrol ettim. Çok güzel bir kadındım aslında. Bunun da farkındaydım. 1.68 boylarında, 57 kilo, yapılıydım. Kıvırcık, açık toprak rengi saçlarım belimden bir karış yukarıdaydı. Gözlerimi çekik, çağla büyüklüğünde ve tarçın rengiydi. Sivri bir çeneye, dolgun dudaklara ve yanağa sahiptim. Görüntümü seviyordum. Güzeliğimi de sonuna kadar kullanıyordum.
Seda tuvaletten çıkıp ellerini yıkamış, bana dönmüştü. "Senin şu gizemli çocuktan ne haber?"
İması karşısında herhangi bir tepki vermeyip aynadan beyaz, ince askılı cropumudüzeltiyordum. O gün Seda eve geldiğinde beni öyle görüp her şeyi anladığı için ona en baştan anlatmıştım olanları ama heyecanıma yenik düşmüş olduğum için biraz fazla enerjik anlatmıştım. "Bulamadım," dediğimde, sesimdeki kırıklığı anlamaması için uğraşmıştım. "Adını da hatırlamadığım için artık hiç bulamam."
"Sen partide gördüğünü söylememiş miydin? O gün çekilen fotoğraflara bakmadın mı?"
"Baktım tabii ki, Seda. Ama yok. Çocuk yer yarıldı ve yerin içine girdi."
Onu bulmak için bir haftadır uğraşmıştım ama uğraşlarım herhangi bir sonuçta elde etmemişti. Görüntüsünü de tarif etmiştim. Tanıyan, bilen yoktu ya da belki ben yanlış yerlerde arıyordum. Bilmiyorum. Bayadır uğraşıyordum. "Çok çekiciydi," dedim sureti gözümün önüne düştüğünde. Yüzümde anlamsız bir tebessüm oluştu. "Öyle yakışıklıydı ki anlatamam, Seda. Bakışları, gülüşü, konuşuşu... Bilmiyorum. Bambaşkaydı."
Seda heyecanla bana dönüp işaret parmağını bana doğru salladı. "Yine aynı şey oldu," dedi oldukça enerjik bir tavırla. Aynadan onu izliyordum. Yüzünde saklayamadığı saf bir heyecan, gözündeki minik bir parıltı ile bana bakıyordu. "Yine ondan bahsederken kendini kaybettin. Yoksa..."
"Yoksa diye bir şey yok," dedim sözünü keserek. "Etkilendiğimi kabul ediyorum. Etkilenmesem aramak için uğraşmam ama bilmiyorum Seda. Onu düşünmek bile bedenimde farklı tepkilere sebep oluyor."
Elimle yüzümü kapatma isteği hiç benlik değildi. O yüzden yapmadım. Gerçi şu bir haftadır yaptığım hiçbir şey benlik değildi. Bir gece geçirdiğim adamı didik didik her yerde aramıştım. Peki, bulduğum da ne olacaktı? Dudaklarına yapışıp bu sefer de aynı zevki ayıkken mi yaşatmasınıisteyecektim? Ya da nasıl yaklaşacaktım? Bunlar onu bulduktan sonra doğaçlama olarak gerçekleşecekti. Şimdi tek istediğim onu bulmaktı.
