Asker | Texting |

8.bölüm

Yazardan..

Genç kızın içinde garipsediği bir korku vardı. Bu hissi iyi bilirdi. Ya onun başına bir şey gelicekti ya da yakınlarının. Hemen telefonu açıp arkadaşlarına yazmaya başladı.

Siz: Sinem

Siz: İyimisiniz?

Anında cevap gelmişti.

Sinemm: iyiyiz kız nolucak ki?

Sinemm: hem sen nasılsın varıncada haber et.

Siz: tamam ederim

Siz: diğer şapşik napıyor?

Sinemm: iyi iyi

Sinemm: sabahtan beri aşk-memnu izliyor.

Sinemm: ben Bihter Ziyagilim diye diye geziyor ortalıkta

Siz: skaknsjshsjd

Siz: dikkat edin kendinize

Siz: karakola düşmeyin bensiz

Siz: hadi eyw

İyi olduklarını görünce rahatladı genç kız. Aras'a da yazmak istiyordu ama son konuştuklarinda göreve gideceğini söylemişti.  İçindeki sıkıntıyla camdan dışarıyı izlemeye başladı.

                            ******

Valizimi alarak havaalanından çıktım. Şimdi geriye sadece taksi bulup lojmana gitmekti. Saat biraz geç olmuştu şimdi albayın yanina gidemezdim. Zaten arayıp haber vere bilirdim.

" Abla taksi lazım mı?"

Arkamdan gelen sesle birlikte oraya dönünce 25 yaşlarında biri olduğunu gördüm. Kafamı sallayıp onu onayladım. Zaten pek taksi yoktu şans yüzüme gülmüştü.

Elimdeki bavulları alarak arabaya giderken bende onu takip ettim. Akşam olmuştu zaten. Bavullarıda yerleştirdikten sonra bende taksiye binip gideceğim yeri soyledim.

Aradan çok zaman gecmişti ve bu taksi hala ilerliyordu.

"Beyfendi söylediğim yer bu kadar uzakmı? Yoksa para artsın diye mi yolu uzatıyorsun?" Desemde cevap alamamıştım. Siktur yani neden mardini tanımıyordum ki ben.

En sonunda araba durduğunda etrafıma baktım. Issızbir yer gibiydi.
Siktir!
Lan bunlar benim bağırsaklarımı çıkarıp böbreklerimi satıp ıphone almasınlar?

Önümüzde başka bir aracın durmasıyla o da indi  ve dönüp ben tarafa geldi. Kapıyı açıp kolumdan tutarak arabadan indirdi.

"Lan in deseydin zaten inecektim böyke artisliye gerek yoktu yani."

Adam bana anlamazca bakarken bende ona bakıyordum. Aydınlanmışcasına

"Heee. Sen türkce bilmiyon galiba. Du yu spik tökis?"

Yok bu beni hala anlamadı.

"Sen biliyor türkce?" Başını sallamasıyla baygın bakışlarımı ona attım.

"Nah biliyon. Sabahtan beri bir yerimi yırttım anlamadın nereye biliyon? Arada gelde ablan ders versin sana ders."

Ben konuşana kadar zaten diğer arabaya gelmiştik. Yine koltudaki yerimi alınca arabadaki şahsiyetsiz şahsiyetlere baktım. Ikisi önümde biri yanımdaydı. Lan bi dakika! Bunlar terörist?

"Lan. Siz teröristmisiniz?"

Bir şey demeden önlerine baktılar.
Ay kıçımın pembe kıllarına bak sen.

                   * * * * * * * * *

Nerdeyse 2 saat geçmişti ve ben konuş konuş bunları bıktırmıştım.