Sevgilimyazarım *Yarı Texting* #F#

38

12. Sınıf olmak çok kötü. Herkes sınav diyor başka bir şey demiyor. Ben çok yoruldum. :'(

***

Ba ba bak havaları nasıl da geriniyor

Ne gerinmesi
Gece gece noluyor Beren?

Alain delon'um benim nasıl da kasılıyor

Kim kasılıyor?

No no no almıyım, başkası alsın
Tipim değilsin, üstü kalsın

Ne içirdiler sana?
İyi misin sen?

Jajdjdjjdjd
Ben Mutlu
Telefonu Beren'den zorla aldım
Bir şaka yapayım dedim.

Beren alınca yaz

Yazdım sevgilim

Hoşgeldin
Bu saatte neden uyanıksınız?

Şey
Sabahlayacağız

Sabah dershanede dersin var

Bu hafta yokum

Ne demek yokum?
Neden şimdi söylüyorsun

Anlık bir şeydi
Babamın iş çıkışında söyledim zaten

Yeni yani
Bir hafta daha göremeyeceğim yani seni

Evet :(

Pekala
Sabah dışarı çıkabilir misin?

Yurdun dışına çıkarım
Sanırım

İyi
Yarın sabah oradayım

Mustafa değer mi ya?
Yorulma sen

Senin için değer sevgilim
Yarın oradayım
Seni görmeden de dönmem

Peki
Mustafa

Efendim gülüm?

Seni çok seviyorum

Bende seni çok seviyorum bebeğim

:D

Sor hadi sor

Yaa
Canım sevgilim
Bebeğin miyim gerçekten?

Evet, sen benim bebeğimsin.
Sevgilim, gülüm, gülüşüm, canımsın...

İyi ki sen Mustafa

İyi ki sen Beren

***

"Sevgilim?"

"Efendim?"

"Kızarık yanaklarını yerim senin." dediğinde gülümseyip yerime iyice yayıldım.

"Yeme. Lazım o bana."

"Yemezsem olmaz. Sen yurda geldikten sonra değişmişsin ha. Hiç köydeki gibi değilsin."

"Değişmiş miyim? Nasıl olmuşum?" dediğimde kendime bakıyordum. Kilo almıştım ve bu yüzden mutluydum.

Önceden, yurda gelmeden önce, çok zayıftım. Otuz sekiz kiloydum. Herkes de zayıf zayıf diyordu. Şimdi ise elli beli geçmiştim. Tabi bunda düzenli yemem ve kullandığım vitamin haplarının etkisi de var.

"Çok güzel olmuşsun." dediğinde gülümsedim. O şu an beni görüyordu ama ben görmüyordum. Okul bahçesinin karşısındaki yoldaydı. Bir ağacın altında. Ama bakmadığım için göremiyordum. O beni görüyordu.

"Sessiz sessiz oturacak mısın bebeğim? Yoksa benimle konuşacak mısın?" dediğinde elimle etek pantolonumu oynuyordum.

"Telefonla konuşmak hiç benlik değil. Ne yapayım?"

"Gece ne yaptınız peki?"

"Ne yapmadık ki? Film izledik. Onun hakkında, sonracığıma dersler hakkında arkadaşlar hakkında birazcık da senin hakkında konuştuk."

"Benim hakkımda ne konuştunuz?"

"Seni birazcık övdüm." dediğimde gülümsedim. Düşünüyorum da... Çok yakışıklı, çok zeki, çok tatlı, bir görseniz nasıl da uzun boylu... Bayağı övmüşüm.

"Birazcık? Sen bunu birazcık daha açar mısın sevgilim?"

Yurdun kapısından kızların çıkmasıyla onlara baktım. Bizim beş kişilik tayfa geliyordu işte. Şimdi rahat bırakmazlardı.

"Açarım tabi ama ilk önce şu kızları atlatmam lazım."

"Niye ki? Rahatsız ederler mi?"

"Yok da..." derken arkamdan Mutlu "Sen yine mi konuşuyorsun? Bizimle ilgilen bizimle." dedi.

"Hep onlarlasın zaten." dedi Mustafa.

"Bize hiç vakit ayırma." dedi Mutlu.

"Asıl bana ayırmıyorsun." dedi Mustafa.

"Kime diyorsam? Sevgilisini dinlesin o!" diyen Mutlu'yla Mustafa "Beni dinle sen sevgilim." dedi.

İkilinin arasında kalırken ayağa kalktım. Telefonu kapattım ve hemen yurda girdim. İkisinin arasında kalacağıma hiç biriyle konuşmam daha iyi.