Duş almak için banyonun kapısını ittirdiğimde içeride Christopher'ı görmeyi beklemiyordum. Özellikle belinden düşmek üzere olan havlusuyla yüzünü tıraş ederken. Kol kasları ve karın kasları eskiye göre hacimlenmişti. Vücudu o kadar iyiydi ki sırtındaki, omuzlarındaki ve üst kollarındaki yara izleri bile vücudunun güzelliğini örtemiyordu.''Burada ayna var mıydı?'' diye sordum.
Eve geldiğimden beri hiç ayna görememiştim ama Christopher şu anda lavabonun üstündeki nereden geldiğini anlayamadığım aynanın önünde tıraş oluyordu.
''Nasıl yani daha önce fark etmedin mi? Bu kapağın arkasındaydı.'' Aynı zamanda yana kaydırdığı sürgülü kapağı göstermişti.
Ah, aptalın tekiyim.
''Yardım etmemi ister misin?'' Yüzünün sağ tarafında gözü olmadığından o tarafları tıraş etmekte zorlanıyor gibi görünüyordu.
Ondan cevap beklemeden yanına gittim ve tıraş bıçağını elinden aldım. Eğer dün Miles ile o konuşmayı yapmasaydık asla bu şekilde davranamazdım. Ama artık davranışlarımda biraz daha rahattım. Christopher'ın bana kesinlikle bir ilgisi vardı.
Beni nazikçe belimden tuttu ve lavabo tezgahına oturttu. Zaten onun boyuna ancak böyle yetişebilirdim.
''Kafanı biraz yana yatır.'' Çenesinden tutarak kafasını bana göre sağa doğru yatırdım.
Onun canını yakmak istemediğimden ve yüzünde kesiklere sebep olmak istemediğimden nazikçe tıraş bıçağını yüzünde gezdirdim. Tıraş bıçağında biriken tıraş köpüğünü ve sakallarını suyla temizledikten sonra sağ boynunun alt kısımlarını tıraşlamaya başladım.
Birden, ''Hiç sormuyorsun.'' dedi.
''Neyi?''
''Yüzümün neden bu halde olduğunu.'' Bacaklarımın arasında bana daha da yaklaştı. ''Merak etmiyor musun?''
''Ediyorum ama sormaya çekiniyorum. Yani seni kırmak istemiyorum. Bana hazır hissettiğin zaman anlatacağını düşünmüştüm.''
''Sana daha önce de söyledim. Bana sormazsan sana anlatamam.'' Ve bana biraz daha yaklaştı. Arada kalın bir havlu olmasına rağmen altındaki sertliği hissettim.
''Yani şimdi sorsam, anlatır mısın?''
''A-anlatmaya çalışırım.'' İlk defa yanımda kekelediğini duydum.
''O adamla ilgili değil mi?'' Kimi kastettiğimi biliyordu.
Güldü. ''Anlamışsın.''
''O halde,'' dedim, tıraş bıçağını kenarıya bırakıp yüzünü tamamen bana çevirirken. ''Anlatabilmen için seni biraz rahatlatmalıyım.''
Soru işareti dolu bakışlarını bana yöneltirken elimi ensesine koyup yüzünü yüzüme yaklaştırdım. ''Ama burada yapmayalım. Yatağa gidelim.'' Eğer burada yapsaydık odaklanamazdım çünkü lavaboda olduğumuzdan aklıma Amanda gelirdi.
Beni ikiletmeden bacaklarımı beni sardı ve kucağına aldı. Yatak odasına gidene kadar öpüştük. Başta çok nazikti ama beni yatağa yatırdıktan sonra o kadar sert öpmeye başlamıştı ki dudak dolgusu yaptırmak istediğim dudaklarımın şu anda istediğim dolgunlukta olduğuna eminim.
''Artık kendimi tutmak istemiyorum. Bence yeterince alıştın.'' Ne demeye çalıştığını anlamıştım. Cinsel hayatıma daha yeni başladığım için canımı yakmamaya çalışıyordu. Fakat artık çömez dönemimim bitmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güzel Çirkin (+18)
Любовные романы''Onunla seks yapacağım. Bu ne anlama geliyor biliyor musun? Sonunda düzgün seks sahneleri yazabileceğim! Hem de tüm detaylarıyla!'' Telefonda konuşurken oradan oraya zıplıyordum. Heyecanla etrafımda dönerken onu odanın kapısına yaslanmış, kollarını...