Bölüm 4 -Christopher-

17.9K 608 155
                                    

Bu bölümün çoğunluğunu Christopher'ın ağzından anlattım. Bir dahaki bölümlerde böyle yapar mıyım sanmıyorum ama bu bölümlük içimden geldi. Öyle bi içimden geldi... Yorumlarınızı bekliyorummm

ROSELLA

Sert ve geniş bir beden altımda yatıyordu. O kadar sıcaktı ki vücudumuzun birbirine değen kısımlarımız nemlenmişti. Ben kıpırdanmaya başlayınca uyandığımı anlamış olacak ki konuşmaya başladı.

''Uyandın mı?'' Derin ve uykulu erkeksi bir ses. Eğer bu sesi her sabah uyandığımda duyacaksam evliliğe olan olumsuz bakış açımı hemen değiştirebilirdim. ''Daha on bire çeyrek var. İstersen biraz daha uyu.''

''Senin bu saatte çalışıyor olman gerekmiyor muydu?'' Dilim damağım kupkuruydu, ağzımı şapırdattım. ''Sana engel mi oldum?''

''Hayır, ilk geceden seni yalnız bırakmak istemedim.''

Gözlerimi ovuşturdum ve parmaklarımla kaşlarımı düzelttim. Çünkü dün gecenin ardından beni gözlerimde çapaklarla görmesini istemiyordum. Üzerimize örttüğümüz çarşafı vücuduma sararak dikkatlice üstünden kalktım. Gözlerine bakabilecek miydim bilmiyordum ama gözlerimi yüzüne diktiğimde kaşlarım çatıldı. Maskesini takmıştı. Dün zaten görmüştüm ama yine de hala yanımda rahat değildi. Yanımda rahatsız hissetmesini istemiyordum. Ama bunu ona söyleyemezdim.

''Çok ince düşüncelisin.''

''Hayır, olması gereken bu.'' diyerek itiraz etti.

''İlk duş mu alalım yoksa kahvaltı mı yapalım?'' diye sordum lafı karıştırmak için. Yatakta oturmaya çalışırken kasıklarımda hissettiğim ağrıyla yüzümü buruşturdum. Dün gece gerçekten canımı yakmamak için çok dikkatli ve nazik davranmıştı. Ama ilk geceden bunu tek seferle bitirmemiştik. İki kez... Her ne kadar canımı yakmamaya çalışsa da o gerçekten büyüktü. Hayır, hayatımda ilk defa gördüğümden demiyorum sonuçta bende daha önce porno izlemiştim... Başlarda olan utangaçlığımın yerini şevhet almıştı. Her ne kadar utanmamak için hatırlamamaya çalışsamda gerçek gün gibi ortadaydı.

''Çok acıyor mu?'' yatakta doğrulurken bana yaklaştı.

''Birazcık acıyor.''

''Sen sıcak bir duş al. Ben o sırada kahvaltıyı hazırlayayım.'' Yere doğru eğilip bokserını aldı. ''Kahvaltıdan sonra ağrı kesici alırsın.'' iç çamaşırını giymek için ayağa kalktığında yatakta gördüğüm kırmızı lekeyle kafamı dizlerime doğru eğdim. ''Pişman mısın yoksa utanıyor musun?'' diye sordu anında.

''Pişman değilim. Lütfen öyle düşünme. Sadece anlarsın ya ilk seferim işte... Biraz utanıyorum.'' dedim. Pişman mısın lafının altındaki ima bence bu yüze sahip biriyle yattığın için pişman olup olmadığımı soruyordu. ya da ben kafamda fazla kuruyordum.

''Utanmana gerek yok. Senin izin verdiğin yere kadar devamı gelecek zaten.'' bunu o kadar ciddi söylemişti ki nutkum tutuldu.

''Ben en iyisi duş alıyım bir an önce.'' Karşımdaki sanki daha önce hiç görmemiş gibi çarşafı vücuduma iyice sardım ve yataktan fırladım. Ayağa kalkmamla inlemem bir oldu. Sonra birden sırtıma ve dizlerimin arkasına koyduğu kollarıyla beni havaya kaldırdı. Üzerimdeki çarşafa daha da sıkı sarıldığımı fark edince gözünü devirdi.

''Bakmıyorum.''

Sanırım bu utangaçlığımla onu kırıyordum.

Üzerimde sımsıkı sarıldığım çarşafımla beni küvete bıraktı. Sonrasında ne bana baktı ne de bir şey söyledi. Banyodan öylece çıkıp gitti.

Güzel  Çirkin (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin