Rüyada keskin, parlak, altından yapılmış güzel bir kılıç görmek; evlat, hak, adalet, menfaat, mal ve mülk, düşman üzerine zafer ve iktidar anlamına gelir. Zenginlik ve güçle tabir edilen iyi bir rüyadır.
Herkes böyle bir rüyayla uyanmayı diler. O uy...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Üstten bakan gözlerinin ve buyurgan sözlerinin kalbini ne kadar üşüttüğünü bilseydi, ısıtmak için ceketini yakması gerekirdi.
Arryn, av dönüşü akşam yemeği daveti için bulunduğu iki kişilik mütevazı masanın bir ucunda, boğazına dizilen onlarca paslı çiviyi yutkuna yutkuna genç adamın yüzüne bakakalmıştı. İdam fermanının okunuşunu dinleyen bir mahkûmdan farksızdı.
O akşamüstü Ken, av dönüşünde haftanın birkaç gecesi nöbete kaldığı Gözlem Evine gitmek için kaleden ayrılırken ahırlarda yolu Jasper tarafından kesilip durdurulmuştu. "İyi akşamlar Jas." Dedi.
"İyi akşamlar küçük prens. Nasılsın?"
"İyiyim kuzen teşekkürler sen nasılsın?"
"İyiyim, biraz dursana. Seninle konuşmak istiyordum."
Ken, atına binip gitmeden önce birkaç fazla dakikası olduğunu hesap edip durdu. Havadan sudan konuşacaklarını sanıyordu fakat Jasper, bir önceki gün Leo'nun, onun yanında Arryn'e karşı takındığı pervasızca hareketlerden ve son olarak avda ikisinin eşleşip üstelik gözlerden uzakta piknik yapıp geriye elleri boş gelmelerinden deliye dönmüş hırsını alamadığı için o ana dek Ken ile yapacağı konuşmayı kafasında tasarlamıştı. Leo'nun yine ne hinlik peşinde olduğunu anlamasa da kasıtlı olarak kendisini Arryn Fergo'dan uzaklaştırmak için öyle hareket ettiğini anlayabiliyordu. İşte nispet öyle değil böyle yapılır, demenin kendince yolunu bulmuştu.
Lafı dolandırmak yerine Ken'i alaycı küçümser bakışlarla baştan aşağı süzdü, "Sen budalanın tekisin kuzen! Üzgünüm ama acı gerçeği artık birinden duyman gerek!"
"Efendim?"
"Arryn Fergo ile şu bir türlü tamamlanamayan nişanınız..."
Ken gözlerini çevirdi, nedense herkesin aylardır birinci gündem konusu olarak ısıtıp ısıtıp önüne sürdüğü o konuydu elbette... Jasper'ın da Arryn'e ilgi duyduğunun farkındaydı fakat önemsememişti. "Eee, ne olmuş?"
"Seni ailenin en akıllı adamı sanırdım, yanılmışım... Babanın bilgeliğini alabilecek tek varis sendin oysaki! Arryn gibi olağanüstü bir kızı oyalamakla ne kaçırdığının farkında değilmiş gibi duruyorsun. Nedenini merak ettim."
"İltifat ederken hakaret edebilme becerin inanılmaz Jasper, derdin ne açık konuş?"
"Açık konuşuyorum dostum! Kızın babası diyarın en güçlü ikinci adamıyken sen kıza karşı ilgisizsin. Ona karşı ilgin var ve saklıyorsan, karizmatik duruşunu doğrusu kutlarım... Cidden ilgisiz isen cinsel yöneliminden şüphe ederim. Yoksa hemcinslerinden mi hoşlanıyorsun Ken? Neredeyse 19'una gireceksin ve hala hiçbir kızla birlikte olmadın."
Ken öfkeyle dişlerini sıkarken kızardı, nefret dolu bakışlarla dişlerinin arasından konuştu, "Haddini aşıyorsun Jasper kendine gel! Arryn ile olan meselem seni hiç alakadar etmez!"
