Bullet Holes | jenlisa

VI.

Bu oldukça garip işe alışmam zor olacak gibiydi. Jisoo tam bir despottu ve Bay Wang mümkün olan her küçük anda benimle flörtleşmeye çalışıyordu. Evet, evli olmasına rağmen.
Bay Wang'in rahatsız edici tavırları Jennie'yle arasındaki problem her neyse Jennie'nin haklılık payı olduğunu gösteriyordu. Bu arada, kimse Jennie'yle arasındaki problemin ne olduğunu söylemiyordu.
Jisoo'ya birden fazla kez bu konuda soru sormuştum ve her seferinde kaşlarını çatarak "Sadece işini yap" demişti. Ben de şansımı fazla zorlamamaya karar verdim.
Öğrendiğim kadarıyla her Aralık ayı ortasında Bay Wang şirket çalışanlarını durum değerlendirmesi yapmak üzere evine yemeğe çağırıyordu. Jisoo bunun son derece önemli bir toplantı olduğunu ve orada düzgün davranmazsam beni işimden etmek için elinden geleni yapacağını söylemişti. Beni korkutmayı başarmıştı. O yüzden o toplantı için hazırlanmaya sabah 6'da başladım.
Sabah ilk iş olarak duşumu aldıktan sonra Jisoo'nun kıyafetlerimi koltuğun üzerine bıraktığını gördüm anlaşılan tek erkenci olan ben değildim. Askıya asılı şekilde koruyucu bir örtüyle örtülmüş elbiseyi gördüğümde gözlerim büyüdü. Bir korumanın giymesi için fazla gösterişli bir elbiseydi bir karışıklık olmuş olabileceğini düşünerek eşofmanlarımı giyip Jisoo'yu bulmaya gittim.
Mutfakta oturmuş ajandasına bir şeyler karalıyordu. Mutfaktaki hummalı hazırlık benim geç bile kaldığımı gösteriyordu. Düşüncemi doğrular şekilde Jisoo beni gördüğünde kaşlarını mümkün olan en abartılı şekilde çattı.
Jisoo: Bu ne hal Lalisa?
Lisa: Unnie bir dakika konuşabilir miyiz?
Jisoo gözlerini devirerek ayağa kalktı ve mutfağın dışına doğru beni takip etti.
Jisoo: Sorun ne?
Lisa: Bıraktığın elbise...biraz abartılı değil mi?
Jisoo: Ben bana verilen elbiseyi koydum.
Lisa: Anlıyorum ama bir korumaya uygun gözükmüyor.
Jisoo sabrının tükendiğini belli ederek derin bir nefes aldı.
Jisoo: Bana bir iyilik yap ve sana verilenleri sorgulamayı bırak.
Cevabımı beklemeden arkasını dönüp mutfağa tekrar girdi.
Onunla iletişim kurmak imkansız gibiydi, genelde her girişimim onun bana kızıp uzaklaşmasıyla bitiyordu. Normalde herkesle anlaşmayı başarabilen ben Jisoo'nun savunmasını kırmayı bir türlü başaramamıştım.
Ben de arkadaşlık hayallerini bir kenara bırakıp sorgusuzca o elbiseyi giymeye, sorun çıkarsa da suçu Jisoo'ya atmaya karar verdim.
Zaman fark etmeden geçmişti ve kendimi aynanın karşısında hazırlanırken bulduğum ana nasıl geldiğimi anlayamamıştım bile. Kapımın tıklatılması yine Jisoo'nun beni azarlamaya geldiğini düşündürmüştü ama onun yerine kuaför ekinini karşımda buldum bu iş gittikçe garipleşiyordu, ben sadece korumaydım ama o gecenin en önemli kişisiymiş gibi hazırlıyorlardı.
Her şey tamam olunca toplantı odasına inmemi söylediler ve tabii Wang'in yanından ayrılmamamı. Wang beni görünce ilk olarak boylu boyunca süzdü sonra hafif bir ıslık çalarak elini belime koydu. Bu hareketinden ne kadar rahatsız olduğumu yüzümle yeterince ifade ettiğimi düşünmüştüm ama görünüşe göre etmemiştim öyle ki eli hala aynı yerde durmaya devam ediyordu. Kulağıma yaklaşıp fısıldadı.
Wang: Muhteşem gözüküyorsun.
Yüzümde yapmacık bir gülüşle karşılık verdim ters bir şey söylemek istemiyordum ama kendimi gerçekten zor tutuyordum.
Elinden kurtulmak istercesine hafif sağa doğru adımladım. Hareketimi fark edince elini çekti ve ayakta oturmayı bekleyen adamlara sandalyelerini gösterdi.
Sanırım ayakta kalacaktım ki mantıklı olan da buydu burada Wang'e zarar verecek biri olduğundan emin değildim ama yine de ayakta her şeyi görmek daha kolay olurdu. Ayakta durduğumu fark edince Wang homurdandı.
Wang: Jisoo! Lisa'nın sandalyesi nerede?
Jisoo hemen getireceğini söyledi. Elinde sandalyeyle dönünce Wang hemen sağını gösterdi. Toplantıyı buradan takip edecektim anlaşılan.
Wang'in açılış konuşmasıyla başlayan toplantı herkesin ajandalarını ve dosyalarını çıkarıp ekonomik terimler kullanarak tartışmasıyla devam etti. Sonrasıysa kahve servisi ve kısa bir mola. Mola anı birkaç dakika öncesindeki hararetli tartışmanın gürültüsünün aksine son derece sessizdi. Bu sessizliği bıçak gibi kesen bir kadının sesi oldu.
Jennie: Şirketin en büyük hissedarını toplantıya davet etmemek ne demek oluyor Wang?