12.Bölüm

24 8 13
                                    

Şu an karşımda kurs hocam duruyordu.
"Hocam sizin ne işiniz var burada?"
"Aryana aramıza bu kadar soğukluk girdiğini bilmiyordum."anlamaya çalışıyorum ama kimse bana yardımcı olmuyor.
"Neler oluyor burada? Biri bana her şeyi açıklasın."yeter benimle oyun oynuyorlar.
"Bak uzun hikaye ama ben Dağhan'ım. Sana sakin bir yere geçelim herşeyi açıklayacağım ."
"Ha ha ha sen- ha ha ha  ha ." Gülmekten konuşamıyorum. Sanki ben malım.
"Hadi ama komik birşey yok Aryana."dedi ve bana daha çok yaklaştı. Biraz daha yaklaştı ve kulağıma doğru eğildi.
"Ben senin hala aşık olduğun Dağhan'ım ."dedi ve göz kırparak bende uzaklaştı. Gözlerim doldu. Bu gerçek olabilir mi? Bu o olabilir mi?

Kafamı hayır anlamında salladım. İnanmıyorum.
"Gözlerime bak eskiden baktığın gibi ve eski beni bul oralarda. Aslında benim sadece dış görünüşüm değişti ama ruhum hala aynı." dediğini yaptım ve gözlerine baktım. İnanmadım çünkü beni bakışları ile  ikna edemezdi.
"Tamam kimliğini göster." Kimliğini gösterdi gerçektende oydu. Ama şüphe  hep benleydi.
"Artık Yasin hocanın söylediği yere geçelim mi?"dedi İdil sabırsız bir sesle. Dağhan hadi anlamında başını salladı. Sessiz bir sokağa girdik hala Dağhan'ın nasıl yanımda olduğuna inanamıyorum. Ama mutlu ve huzurlu hissediyorum.
"Yasin hoca kim?"
"Birazdan tanışırsın." dedi Burak ona karşılık vermedim. Birden İdil ayağa kalktı. Şarkı açtı ve dans edelim diye teklif etti. Teklifini reddettim. Bu kız birden bana iyi olmuştu. Neden?

Dağhan ayağa kalktı. Kesin İdil ile dans edecek. Buna dayanamam. Ancak şaşıracağım bir şey yaptı.
"Hadi gel birlikte dans edelim."
"Cidden mi?" Böyle saçma bir durumda dans mı?
"Bu kadar şaşırmanı gerektirecek bir durum yok" Şaşkınca onun yüzüne bakarken sessizce bana
"Hadi ama yoksa benimle dans etmek istemiyor musun?" Ona inat ayağa kalktım ve hafif melodili bir şarkı çalıyordu. Dans etmeye başladık. Şu an yağmur yağması gerekiyor. Hani filmlerde olur ya.
"Keşke" Bunu da dışımdan söyledim.
"Sen iyice romantik yaptın ortamı. Neyse gel oturalım." Öküz tabi romantik olsun isterim. Neyse sakinim.

Dağhan'ın telefonu çaldı. Bizim yanımızdan biraz uzağa gitti. Ama ben onu duyuyordum. Emre diye biriyle konuşuyor. Sadece bunu duydum. Yanımıza geldi. Burak kim aradı diye sordu. Dağhan cevap verdi.
"Emre aramış. Kurstan benim hocalık işlerimi halletmiş. Bide herkesin beni beğendiğini söyledi." Bu son cümle benim içindi çünkü bana bakarak söyledi. Bu Emre kim acaba? Dağhan aklımı okumuş gibi konuştu.
"Bu arada Emre senin Emre." Oha Emre lan seni varya.
"Siz neler yapıyorsunuz? Anlatmak ister misiniz?" Hepsi birden ayağa kalkınca bir şey oldu sandım. Ancak 40 yaşlarında bir adam yanımıza gelmişti. Ben ayağa kalmadım. Burak bana ayağa kalkmam için işaret yaptı ancak ben umursamadım.

"Bırak Burak çok inatçı. İstesen de kalkmaz. Bu arada Aryana ben Yasin Ertürk. Ama sen bana Yasin hoca diye bilirsin." Şimdi anlaşıldı. Ama beni nerden tanıyordu?
"İlk önce ben seni tanımıyorum. Ayrıca sen beni nereden tanıyorsun? Burada neler oluyor ?"
"Aryana siz tehlikedesiniz  ve bana güvenmek zorundasın. Eve gidelim her şeyi daha ayrıntılı anlatacağım. Burak sizi parkta görmüşler. Buraya kadar takip etmişler. Hızlı olmalıyız. Araba nerede?"
Burak gidip hemen arabayı yanımıza  getirdi. Herkes bindi ama ben binmedim. Beni ne zannediyorlar. Ben neden tehlikedeyim? Bunlara neden güvenim.
"Ben sizinle gelmiyorum. Size inanmıyorum." Dağhan bunu söylememi beklemiyormuş  gibi afalladı. Ama tek bir şey bile söylemedi. Yasin hoca bana
"Aryana şimdi sırası değil."

Dedi ve o anda bir silah sesi duydum. Karnıma baktığımda ise vurulmuştum. Yere yığıldım zaman sadece Dağhan'ın bana doğru koştuğunu gördüm.

İzimizdelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin