14.Bölüm

23 6 3
                                    

Sabah uyandığım zaman Dağhan yanımda yoktu. Acaba dün gece rüya mıydı? Çok güzeldi. Bana sarılmadı ama yanımda uyudu. Onun kokusu ile uyudum. Yataktan kalkıp üzerimi değiştirdim. Mutfaktan çok güzel kokular geliyor. Mutfakta İdil ve Emre'nin kahvaltıyı hazırlıyor.
"Günaydın Aryana." dedi Emre. Emre'ye pas vermedim. Arkamdan iş çevirmiş. Ama dün burada kaldı mı diye merak ediyorum.
"Aryana küsmüyüz. Ama senin iyiliğin içindi herşey. Yapmasaydım Dağhan güzel döverdi beni. Beni ikna etmek için İdil çok dil döktü." Emre'yi aslında affettim ama yalvarmasını  istiyorum. İdil benim için dil dökmüş tabi canım. Bende inandım.

"Aryana vallahi doğru söylüyorum inan ya. "
" Sana inanıyorum ama yaptığın doğru değil . Bana düzgünce söyleseydin zaten izin verirdim yanımda beni korumana. Sen dün gece burada mı kaldın?"
"Evet. Burada kaldım."
"Ya niye evine gitmedin. Lan yoksa senin evin yokmu. Hemen gözlerini devirme." Emre beni bir odaya çekti.
"Lan bırak kolumu. Niye çekiştiriyorsun."
"Aryana bir sus. Bende burada kalıyorum. Seni takip etmek için başka evde kalıyordum. Artık bende burada kalıcağım."
"Lan Emre beni ev konusunda bile kandırdın. Seni varya seni." İşte şimdi beni kandırmayı ne demek olduğunu görür.

"Ya sen beni her konuda kandırmışsın birde affet diyor çık önümden."
"Bak ben ben sana istediğin bir bilgi getiririm sende beni affedersin ne dersin?  " Mutfaktan İdil bizi çağırdı.
"Bakarız getirdiğin bilgiye bağlı. Gel içeri gidelim."

Masaya oturdum. Dağhan ve Yasin hoca yoktu. Hiçbir şey canım istemiyor. Ağzımı hiçbir şeye sürmedim.
"Kızlar bir şey soracağım. Bir kıza hediye ne alınır?"dedi Burak. Emre hemen lafa atladı.
"Bence ayıcık al. Çok romantik. Eğer kız sarışın ise kesin ayıcık al."
"Emre sen kız mısın? Ayrıca sarışınlıkla ne alakası var."
Hepimiz gülmeye başladık.
"Emre kendini kız yerine koyuyor. Zaten kızlardan pek bir farkı da yok."dedim. Emre bana gözlerini devirdi. Onlar tartışmaya devam ederken ben masadan kalkıp koltuğa oturdum. Dağhan neredeydi?
"İdil sen Dağhan'ın nerede olduğunu biliyor musun?"
"Bilmiyorum. Ama birazdan gelir."
"Tamam." Elime bir muz aldım. Yedikten sonra çöpe basket atmaya çalıştım ancak yanına düştü. Sonra alırım diye gidip çöpe atmadım.

İdil'le fazla konuşmak istemiyorum. Ama bazen işime yarıyor. Yasin hocayla işimiz var. Bana her şeyi anlatacak. Ah Dağhan neredesin?
"Ya ben ayıcık al diyorum. " Emre hala ayıcık diye tutturmuş. Dış kapı açıldı ve içeri Dağhan girdi. Ardından Yasin hoca. Dağhan'ın elin kan içindeydi. Yasin hocanın kaşı patlamıştı.
"Dağhan iyi misin?" Hepimiz birlikte ayağa kalktık.
"İyiyim. Arkadaşlar çok önemli bir şey oldu. Herkes otursun. Anlatacağım."
Hepimiz masaya geçtik. Gözüm hala Dağhan'ın yarasına kayıyor. Acaba çok acıyor mu? Yasin hocada oturunca Dağhan konuşmaya başladı.

"Aryana senin için baştan her şeyi anlatıcağım. Yabaniler adında bir seri katil grubu peşimizde. Zaten yüzümüz onların sayesinde bu halde. Peşimizi bırakmıyorlar. Çok tehlikeliler.  Yasin hoca onlar hakkında bir çok şey biliyor ve bize yardım edecek. Bizi eğitecek kimse karşı çıkmasın. Bu ev bizim için daha güvenli. Unutmayın kimseye güvenemeyiz. Bu evin yerini kimse bilmeyecek ve kursa devam edeceğiz. Bana kursta bir öğretmen gibi yaklaşın. İdil sende kursa başla. Büyük bir ihtimalle kursta bir casus var. Hepinizin gözü açık olsun. Amacımız o casusu bulmak. Yakın arkadaşınız olması. Yanık kokusu nereden geliyor."
"Ay olamaz ben pizzayı ısıtmak için fırına atmıştım." İdil kalkıp pizzayı fırından çıkardı ancak pizza yanmıştı.
"İdil dikkat et ayağına düşmesin." Emre bunu derken kalkıp İdil'in yanıma gitti.
"Emre dursana . Ben taşırım bırak. Emre yere düşecek. Zaten yanmış." 
"Emre bırak ve İdil sende bırak. Kavga etmeyin."dedim ama herşey için çok geç. Pizza Emre'nin ayağına düştü.

"Aaaaa yanıyorum. İdil iyi misin? Ben kötüyüm. Hem sana hemde ayağıma yanıyorum. Ay ben ne dedim." Emre ah Emre. Az önce ciddi ciddi bir şey konuşurken şimdi Emre'nin sakarlıklarıyla uğraşıyoruz.
"İdil Emre ne dediğini bilmiyor. Emre gel hastaneye gidelim. Dağhan ,Yasin hocam siz kalkmasına yardımcı olun."
"Ya benim bir şeyim yok. Bak ayağa kalktım. "
"Emre otur düşeceksin. Çöpün yanında muz kabuğu var."
"Ne muz kabuğu mu? Ay sırtım." Emre muz kabuğuna basıp düştü. Ah Emre ben sana ne dedim ya.

İzimizdelerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin